Paul 22 yıldır her gün ölüyor!

On beş bin Parisli hep bir ağızdan Give Peace A Chance, Barışa Bir Şans Ver, parçasını söylerken Paul McCartney sahnede kendini çok kötü hissediyor. Oysa, bu parça onlara ait!..

Onlar kim? 60'lı yıllarda şarkılarıyla milyonları ayağa kaldıran, değil bir döneme, neredeyse kırk yıla damgalarını vuran, bugün bile damak tadı veren Liverpool'lu o dört genç, The Beatles.

Yıllarca birlikte çalıştıktan sonra, her grubun kaçınılmaz kaderinden Beatles da payını alıyor. Grup dağılıyor. Ancak, asıl dram ondan sonra. Kimi öldürülüyor, kimi ölüyor. Dram burada da kalmıyor, hiç akla gelmeyecek bir süreç başlıyor.

Grubun artık 60'ına merdiven dayamış gitaristi McCartney, geçenlerde bir dünya turnesine çıkıyor. Bir zamanlar, dünya gençlerini çılgına çeviren parçaları arka arkaya sıralıyor. Yesterday, All My Loving, Here Today, All You Need İs Love sanki günümüzde bestelenmiş!

Ancak, bir terslik kimsenin gözünden kaçmıyor. Yıllar yılı bu parçaların toplandığı kaset ve CD'ler hep Lennon/McCartney imza sıralamasıyla çıkıyor. Ne var ki, son turnede piyasaya çıkan CD'lerde sıralama ters. McCartney önde, Lennon arkada!.. Küçük, ama müzik eleştirmenlerinin dikkatini çeken bir değişiklik. Oysa, grubun kurulduğu yıldan günümüze kadar bu sıralama hep aynı, McCartney adı Lennon'dan sonra geliyor.

Eleştirmenler soruyu patlatıyor, Lennon'ın, bugün 70'ini süren eşi Yoko Ono da, tepkisini göstermekte gecikmiyor. ''Tarihi ters çevirme denemesi'', diyerek McCartney'e ağır eleştiriler yöneltiyor.

Paris'teki konserden önce, McCartney bir gazeteye demeç veriyor. Irak Savaşı henüz patlamamış, ama ramak var. Savaş hakındaki düşünceleri soruluyor. McCartney ‘‘Herkes gibi ben de sadece izlemekle yetiniyorum, ben politikacı değilim’’ diyor. İyi ya da kötü bir tavır almıyor.

Tarafsızlık Fransızları kızdırıyor. Paris'te sahneye çıktığında, konsere gelenler, hem kaset ve CD'lerdeki imza sıralaması değişikliğinin farkında, hem de McCartney'in savaşa karşı tavır almadığından dolayı öfkeli. Give Peace A Chance parçası ise, Lennon'a ait. Yani, Fransızlar hep bir ağızdan aniden bu parçayı söylerken, McCartney'den iki kez hınç alıyor!..

Paul ise, baklayı ağzından çıkartıyor:

‘‘Sanki Lennon bir dahi, ben ise, sıradan bir gitarist! Sanki, bizim grubu yaratan ve ayakta tutan sadece Lennon imiş gibi!’’

Demek Paul otuz yıl hep bu yetmezlik, hep bu ikinci planda kalmış olmak duygusuyla yaşıyor! Otuz yıl! Paul kendini bir türlü aşamıyor. Oysa, işte tarihe geçmiş o pop grubunun anlı şanlı dört üyesinden biri. Ama, yetmiyor!

Sanki Lennon müzik devrimi yaratmış ve milyonları fethetmiş bir gençlik idolü, o ise kenarda kalmış ana kuzusu! Hayır, hiç öyle değil. Ama, gel de bunu Paul'e anlat! O ne yazık ki, hep birlikte yarattıkları muhteşem başarının mimarlarından biri olduğunu unutuyor, Lennon'ın ölümünden 22 yıl sonra, en yakın arkadaşından rövanş almaya kalkıyor!.. O 22 yıldır her gün ölüyor!.. Kazandığı ün ve sempatiye, kendi eliyle çizgi çekiyor.

Yetmezlik ve kıskançlık duygusu! Ne zaman, kime çarpacağı belli değil. Çevrenize bakın, kim bilir, kimler? İnsanı ya felakete sürükleyen o kapan ya da kendisiyle barışık yaşamak. Tercih sizin!..
Yazarın Tüm Yazıları