Yurtsan Atakan: Nerede kalmıştık



Yurtsan ATAKAN
Haberin Devamı

Görünen o ki, İnternet'te bilgi akıyor Türk bakıyor. Geçen gün bilgisayarıma gelen bir e-mail (elektronik posta) mesajı, gavur icadı matbaayı Osmanlı topraklarına getirmek için 300 yıla yakın sabreden ülkemiz insanının, İnternet trenini de uzaktan seyretmeyi yeğlediğini gösteriyor. (...)

Yukarıdaki paragraf altı yıl önce ağustos ayında bir pazar günü, Ertuğrul Özkök, Tezcan Yaramancı ve Cafer Yarkent'in de büyük desteğini arkamıza alarak Türk basınında ilk kez Hürriyet'te yayınlamaya başladığımız İnternet sayfasındaki yazımın ilk paragrafı.

Aradan altı yıl geçmiş. İlk üç yıl sonunda bayrağı Haluk Kalafat'a devretmiştim. O da başarıyla yürüttüğü misyonunu yaklaşık bir buçuk yıl sonra Nevzat Basım'a devretmişti. Nevzat Basım bir yılı aşkın bir süre boyunca, takip etmekten büyük bir zevk duyduğum sayfalar hazırlayarak bayrağı tekrar bana teslim etti. İki buçuk yıl aradan sonra Türk basınının haftalık ilk periyodik İnternet sayfasına, bırakmış olduğumdan da zengin ve etkin bir şekilde kavuşmaktan çok mutluyum.

Ancak ne yazık ki, aynı mutluluğu aradan geçen altı yıl boyunca gösterdiği gelişme hızı açısından Türk İnternet'i için duyamıyorum. Evet doğru, altı yıl önce, biz bu sayfaya başladığımızda Türkiye'deki İnternet Servis Sağlayıcılar'ın sayısı bir elin parmak sayısını ancak buluyordu. Turnet, TT-Net, Superonline, E-kolay yoktu, İnternet Servis Sağlayıcılığı yasal bir zemine oturtulmamıştı, Türkçe içerik neredeyse sıfırdı. Bırakın ''portal'' kavramını Türkçeye çevirmeye çalışmayı, ''Internet site'' kavramını Türkçeye ''İnternet sitesi'' olarak çevirmek için bile göbeğimiz çatlamış, ''e-mail''i ''e-posta'' olarak dilimize sokabilmek için yukarıdaki ilk paragrafta örneğini gördüğünüz parantez açma tekniğini aylarca kullanmak zorunda kalmıştık.

95 Ağustos’undaki ilk yazımızın son paragrafı da şöyleydi: ''Alemin uzaya fırlattığı haberleşme uydusuyla övünen Türk Telekom, Müteferrika kadar elini çabuk tutarsa, üzerinde çalıştığı mevzuatı 300 yıla kalmadan tamamlayacak da, 2000'li yıllarda çölleşmesi beklenen bereketli Türk topraklarında mantar gibi İnternet servisi veren kuruluşlar bitecek. Gün ola harman ola...''

Mevzuat bitti bitmesine, hatta İnternet Üst Kurulu diye ne idüğü belirsiz bir kurulumuz dahi kuruldu kurulmasına ve hatta ve hatta İnternet servisi veren kuruluşlar mantar gibi bitti bitmesine ya bitiş o bitiş... Ne yazık ki bu bitiş bereketli bir bitiş olmaktan çok bu şirketlerin çoğunun pilinin bitmesi şeklinde oldu.

Ama durun bizim pilimiz bitmedi şimdilik. Hürriyet'in rakipsiz gücünü arkamıza alıp, altı yıldır kesintisiz yaptığımız gibi sektörü dürtüklemeye devam edeceğiz. Bu sayfaya bu gücü veren herkese, Ertuğrul Özkök'e, Tezcan Yaramancı'ya, Cafer Yarkent'e, Haluk Kalafat'a, Nevzat Basım'a, sektöre ve tabii siz okur yazarlarımıza teşekkür etmeyi bir borç bilirim.

Bu sayfa yukarıda isimlerini saydığım kurucuları sayesinde kurumsallaşmıştır. Ve bu güçlü kurumsallığı sayesinde Türk İnternet sektörüne itici güç olmaya devam edecektir.

Alakalı not: Galatasaray'ı Avrupa takımı yapan en önemli etkeni merak edenlere Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın kurucusu kim diye kendi kendilerine sormalarını ve yalnızca otuz saniye düşünmelerini tavsiye ederim.

yurtsan@hurriyet.com.tr

Yazarın Tüm Yazıları