Gerçi siz bu yazıyı okurken dönmüş olacağım ama bu satırları yazarken Las Vegas’taydım.
Günahlar Şehri olarak da anılan dünyanın kumarhane cenneti Las Vegas, Computer Associates’in (CA) iş yönetimindeki son teknolojik trendleri tanıttığı CA World’e ev sahipliği yapıyor. Buradan izlenimlerimi, pazar günleri yayınlanan Bilgi Çağı Yorumları köşemde ayrıca yazacağım. Şimdi değineceğim konu standartlar.
Türkçe F klavye, uyduruk Türkçe Q klavye tartışmasını izleyenler, standart konusunun tartışmadaki öneminin de farkındadırlar. F klavyenin önemi bir Türk standardı olmasından ve bu standardın devlet-ithalatçı işbirliğiyle uyduruk bir klavye dizilişi olan Türkçe harf destekli Q klavyenin istilasına kurban edilmiş olmasından kaynaklanıyor. F klavyeye karşı çıkan Hıncal Uluç da dahil bir grup, uyduruk Türkçe Q klavyeyi standartlaştırmamız gerektiğini savunuyorlar. Gerekçeleri ise Q klavye dizilişinin dünyada yaygın kullanılan bir diziliş olması. Tezin savunucularına göre Türk standardı F klavye yerine, dünyada (aslında ABD’de ve bazı batı Avrupa ülkelerinde) yaygın olarak kullanılan Q klavyeyi kullanırsak, yurtdışına çıkınca rahat edermişiz.
Bu yazıyı CA World’u ziyaret eden gazeteciler için kurulan uluslararası basın merkezinden yazıyorum. Dünyanın dört bir yanından gelen gazetecilerin çoğu yanlarında getirdikleri taşınır dizüstü bilgisayarlarını kullanıyorlar. Basın odasına gelme nedenleri, taşınır bilgisayarlarını buradaki kablosuz ve kablolu İnternet bağlantı olanağından yararlandırmak. Kendi bilgisayarlarını kullandıkları için, klavye sıkıntısı da çekmiyorlar doğal olarak. Ben bu gibi toplantılarda genelde yaptığım gibi, CA World’de de basın merkezinde bulunan bilgisayarları kullanmayı yeğledim. Buradaki tüm bilgisayarlar İngilizce Q klavye olduğundan ve ben de Türkçe F klavyeye alışık olduğumdan bir miktar zorluk çekiyorum tabii. Ama buradaki yöneticilerle konuşurken de İngilizce konuşmak zorunda kalıyorum. İngilizcem iyi ama insan hiçbir yabancı dili kendi anadili kadar rahat kullanamaz. Yabancı ülkelerde iş yapabilmek için nasıl İngilizce öğrenmek zorundaysak, yabancı ülkelerde bilgisayar kullanmak istiyorsak da İngilizce Q klavye kullanmayı öğrenmemiz gerekiyor. Ama ikinci klavye olarak, anadilimizin klavyesi olarak değil. Ben de öyle yaptım ve İngilizce Q klavye ile de yazabiliyorum. Anadilimin standart klavyesi Türkçe F klavye ile yazdığım kadar hızlı yazamıyorum ama idare ediyorum.
Geçenlerde İstanbul’da yapılan Erovizyon Şarkı Yarışması için kurulan basın merkezine yerleştirilen bilgisayarların tümü İngilizce Q klavyeydi. Yurtdışında sayısız etkinliğe katıldım ve sayısız basın merkezinde çalıştım. Bazıları tıpkı bizim gibi İngilizce Q klavye yerine kendi ulusal klavyelerine sahip ülkelerdi. Hepsi kendi ulusal klavyelerine sahip bilgisayarlarla donatmışlardı basın merkezlerini. Madem uluslararası basın merkezi kuruyoruz, bilgisayarları da İngilizce Q klavyelerle donatalım dememişlerdi. Bizde ise tam tersi yapılmıştı. Yabancı gazetecilere yalakalık yapılmak uğruna Türk gazeteciler, Türkçe ve Türk standartları eşek yerine konulmuştu. Basın odalarına tek bir İngilizce Q klavye koymayan Almanlar ya da Fransızlar gibi yapalım demiyorum. İngilizce Q klavye kullananlara da saygı duyalım ama önce kendi dilimize, kendi standartlarımıza gerekli saygıyı gösterdikten sonra...
Standartlara uymak ve uyulmasını istemek, bazılarının kafası basmasa da çok önemli. Türkler standardın ne demek olduğunu bilmiyor, standartlara uymanın getireceği avantajları anlamıyor diye, standartları savunmaktan vazgeçme gibi bir lüksümüz yok. Yarı cahiller ordusu yaygın kullanım ile standardı birbirine karıştırıyor diye, her yaygın kullanımı standart kabul edecek halimiz de yok. Q klavye yaygın kullanılıyor diye bu klavyenin standart olduğunu sananların kafasına kalmamızı sonuçlarını yaşanan deprem felaketlerinde görüyoruz. Bunların kafasına kalmak, İstanbul’da yaygın inşaat biçimi depreme dayanıksız inşaatlar olduğu için inşaat standardını depreme dayanıksızlık olarak ilan etmek demektir.
Batılılaşmak istiyorsak standartların önemini anlamak ve kullanmak zorundayız. Standartlar sadece sanatçıları bağlamaz...