Yunanistan tatili için 10 tüyo

Atina ve civarında nereler gezilir, ne yenir, ne içilir, ne konuşulur, neler revaçta?

Yunanistan’da yaz turu, Atina ve civarı, Selanik-Kavala, Ege adaları, İtalya’ya bakan İyon Denizi adaları, Mora (Peloponez) Yarımadası ve Girit Adası olmak üzere altı ana bölüme ayrılır. Denizin renginden, mimariye, yemeklerden insanların yapısına kadar birbirinden farklı altı  diyarda hissedersiniz kendinizi.
Nereye giderseniz gidin, insanlar bu dönem size mutlaka iki şeyi soracaktır. Birincisi ‘Muhteşem Yüzyıl’  dizisindeki yeni bölümleri, ikincisi de Gezi Parkı olaylarını. Ne diyeceğinize  hazırlıklı olun. Yunan ekonomisini sorarsanız, insanların yüz ifadeleri değişebilir. Endişelenmeyin. Muhtemelen, gelirlerinin azalmasından, eski ‘lüküs hayat’ı özlediklerinden bahsedecekler ve kendi siyasetçilerini yerin dibine batıracaklar.

Olur ya yolda öyle siyah tişörtlü, siyah pantolonlu yarmalardan oluşan bir kalabalık görürseniz pek yaklaşmayın. Irkçı-faşist ‘Altın Şafak’ partisinin üyeleri olabilirler. Yabancıları sevmezler, Türkleri ise hiç sevmezler.
Rotanız eğer hayat kadını Aspasia’ya âşık olup, uğruna Akropolis mabedini inşa ettiren kral Perikles’in memleketi Atina ise hem bir başkentte ama aynı zamanda büyük bir tatil köyündesiniz demektir. Hemen her yerde otel, yemek ve eğlencenin fiyatları ya da taksi ücreti, son derece makul.  Trafik de akıcı. Kriz yüzünden benzinin litresi iki katına çıkınca (1.7 euro) trafik rahatladı. Atina şehir merkezi, yabancı göçmenler uzaklaştırıldığından güvenli ama çok sessiz çok sakin...�

Sabah denize, kumsala teslim edin bedenlerinizi başkentte. Deniz temiz. Favorim Varkiza semtindeki Yabanaki plajı. Daha temiz istiyorsanız denizi yakındaki Nea Marki, Mati, Marathona sahillerine
gidin. “Geldik madem ada da görelim” diyorsanız, Atina’nın yakınında Egina, Poros, Hyidra var. Üçü de şahane.  �
Öğle vakti öyle parlak bir yemek beklemeyin. Sandviç filan revaçta. ‘Everest’ veya  ‘Grigoris’ hazır yemek zincirlerinde sandviçiniz kendi damak zevkinize göre hazırlanıyor. Siz ne isterseniz o malzeme. Kahve vakti geldi mi burada Fredocino iki yıldır pek moda. Atina’nın ‘Nişantaşı’sı Kolonaki’de ister meydan, ister Milioni sokağında yudumlayın kahvenizi. Şehrin güneyinde Glifada’da da kafeler sokağı Zisimopulu. Kuzeyde Kifisia, batıda ise Burnazi’nin meydanları kafein ihtiyacınızı fazlasıyla giderecektir.

Malum ekonomik kriz var. Şehrin geceleri hafta içinde acımasızca sakin. Et yemeklerini tavsiye etmem. Balık ve deniz ürünlerine hücum. Adres mi? Şehir merkezini sahile bağlayan Singru Bulvarı üzerinde Onasion hastanesinin arkasında ‘Kakavia’ adlı salaş balık lokantası. Kötü dekoru saymazsak unutamayacağınız bir ziyafet çekeceksiniz.  Yemek sonrası biraz müzik ve içki için eski adı Turkolimano, sonraki adı Mikrolimano’daki barlar. Sigara her yerde serbest.
Hafta sonu durum farklı. Güneydeki sahil üzerinde müzikholler, barlar tıka basa.�
Alışveriş için Atina eskisinden daha cazip. Fiyatlar eskisi
gibi uçmuyor. Aynı markalar İstanbul’da daha pahalı. Mutlaka yüzde 10-15 pazarlık yapın.