Paylaş
Hatta önyargısızlığımla pek övünürdüm.
Meğer çok küçükmüşüm ve burnum Kaf Dağı’ndaymış. Kendime şöyle bir ciddi bakmamışım. Pek kolay atıp tutup sağa sola çakmışım. Ne çok önyargım varmış, ne çok şeyi hiç bilmeden sürekli bir fikir ve yargı edinmişim, farkettikçe kendime hayret ettim.
Tanıdığım tanımadığım insanlar ve hayatlar hakkında hep önyargılarım varmış, evet. Hem de kocaman kocaman, derin mi derin. Üstelik hep kulaktan dolma sığ sohbetlerden olma.
Hani ne oldu da bunların farkında olur oldum derseniz, kesin cevap veremem. Bazen okuduğum bir yazı, bazen şahit olduğum bir olay veya hakkında önyargılarım olan şeyle karşılaştığımda girdiğim şokla, kızaran yüzümle farkeder oldum galiba.
Bu önyargı meselesi bir hastalık. Çok basit şeylerle başlıyor, sizi üzerinde durmadıkça çok önemli şeylere kadar ilerleyip hayatınızı örümcek ağlarıyla kaplıyor. Net göremez oluyorsunuz bir sürü şeyi.
İnsanın bu konuda tedavi filan alması gerekibiliyor şiddet ve boyutuna göre bence.
Tam da bununla ilgili haaarika bir proje geldi önüme.
O kadar hoşuma gitti ki!
Toplum tarafından dışlanan insanlara karşı olan önyargıyı azaltmak, bir dialog ortamı yaratmak ve en önemlisi "Gençlerin sivil toplum kuruluşu" olan TOG' un da en önemli misyonu olan toplumsal barışa katkı sağlamak amacıyla düzenlenen bir "İnsan Hakları" projesi bu.
Adı “Yaşayan Kütüphane”.
Yaşayan Kütüphane aynen gerçek bir kütüphane gibi işliyor. İlk olarak etkinlik alanındaki standa gidip kayıt oluyor ve bir görevli tarafından size kitap isimlerinin ve önyargı listesinin bulunduğu katalog gösteriliyor.
İşte Yaşayan Kütüphane’nin farkı da burada başlıyor.
Karşınızda okunmak üzere bekleyen bir kitap yerine sizinle sohbet etmek için hazır bekleyen bir insan buluyorsunuz. Toplumun bir kesiminin zihninde "yabancı" veya "öteki" olarak konumlandırılmış bir insan.
Örneğin; eski bir seks işçisi ya da bir transseksüel veya Yahudi, Ermeni, Kürt, Alevi, Şizofren, Gay, Eski uyuşturucu bağımlısı, HIV +, Lezbiyen…
!f İstanbul kapsamında gerçekleşecek olan Yaşayan Kütüphane,
19-20 Şubat tarihlerinde 13:00- 17:00 saatleri arasında Beyoğlu Ghetto'da izlenebilir.
Önyargılı davranmayın. Gidin kendinizi deneyin bakalım.
Önyargılı mısınız, değil misiniz bir bakın.
Gitmeden önce de bir durup düşünün derim.
Önyargılarınız neye, kime?
Neden?
Sizin önyargı duyduklarınız sizin için de önyargılı olabilir mesela...
Bunu değiştirmek istemez misiniz?
Neden?
Yonca
“canlı”
Anahtar gençlerin elinde!
Toplumsal barış hepimizin hayali, hepimizin çabası.
Dünyanın daha iyi bir yer olması için ADIM ADIM harekete geçiyoruz, toplumsal değişimi yaratan gençleri de destekliyoruz.
Adım Adım Oluşumu’ndan arkadaşım Şener Kurtuluş TOG için koşacak Runtalya’da.
TOG’u destekleyen Şener Kurtuluş inanılmaz bir adam.
Kendi kilometrelerce koşar, yetmez geri gelir gider herkese yardım eder, destek verir, hiç yorulmaz. Hep gülümser bir de.
Biz 1 koşuyorsak, aynı yolda o 5 koşar.
TOG bağışları için hesap bilgileri:
Hesap sahibi: TOG
Banka: Garanti Bankası / Bağlarbaşı Şubesi
Hesap no: 422 - 6296674
Hesabın Iban numarası : TR89 0006 2000 4220 0006 2966 74
Açıklama kısmına: AAO/Şener K/ Kendi adınızı soyadınızı yazmayı unutmayın.
Hatta bağışınızla ilgili Şener’e meydeyteo@hotmail.com adresine mail atabilirsiniz.
TOG ile ilgili daha ayrıntılı bilgilere aşağıdaki bağlantılardan ulaşabilirsiniz:
- İnternet sitesi: www.tog.org.tr
- Facebook sayfası: www.facebook.com/Toplum.Gonulluleri.Vakfi
Bugüne kadar Adım Adım Oluşumu, TOG’la işbirliği çerçevesinde 2009’dan beri hayata geçirdiği çeşitli sportif etkinliklerde toplam 277.160 TL’nın gençlerle ilgili çeşitli eğitim, proje/etkinlik ve hizmetlere aktarılmasına destek oldu
Paylaş