İskele olayı

Bizim sitenin denizden oldukça yüksek bir iskelesi var.

Haberin Devamı

Hani böyle tepesinde durup aşağıya baktın mı, içinin bir hoş olduğu: “Hadi canım sen de! Hiç buradan atlanır mı?” dediğin cinsten. Aslında bir kere atladın mı olay bitiyor. “Çok da fena değilmiş yahu!” deyiveriyorsun. Hemen de havaya girip sağa sola: “Ben merdivenden inmiyorum, atlıyorum..” filan der hale geliyorsun, üstelik yaşın kaç olursa olsun kesin bu muhabbeti yapıyorsun. Çok eğlenceli!

 

Çocuklar için büyük olay bu iskeleden atlama olayı. Deniz de derin tabi bu arada. 4-5 metre. Arada da coşuyor; ama size zevki ve eğlenceyi anlatabilmem mümkün değil. Dalgaya atlamaca, iki dalganın arasına atlamaca; deniz düzken dibe dalmaca, havada çığlık atmaca, geri geri atlama, balıklama, bombalama, çivileme, hayat maksimumda şeklinde zıplamaca filan derken; gün nasıl geçiyor, gece nasıl uyuya kalıyoruz bilmiyorum. Yorgunluktan salyalarım aka aka uyuyorum; çünkü ağzım 1 karış açık!

Haberin Devamı

 

Oğlumuz tam 3 senedir her yaz: “ Bu sefer kesin atlayacağım!” diye geliyor ama iskeleye gelince bir türlü kendini hazır hissedip de atlayamıyor. Ama dökülen dili, tekrarlanan bozuk plak misali cümleleri görseniz, gerçekten fenalık geçirirsiniz.

 

Kızım ikinci senemizde, arkadaşlarının gazına gelip atladığı için o bu durumu aşmıştı. Ama tabii o da atlayana kadar dilim yüreklendirme konuşması yapmaktan şişmiş ve hatta kulaklarım da: “Baaak bi şeycik olmuyo işteee!” diye diye bin kere atlamaktan kaçan sular yüzünden kısmî sağır olmuştu.

 

Neyse uzun lafın kısası oğlumuz bu sene, kendinden bir yaş küçük arkadaşı Sinan hiç düşünmeden atlayınca, accayip gurur yaptı ve cupadanak atladı!

 

Öyle komikti ki manzara; 3 senedir halimi gören site sakinleri ve iskeledaşlarım ayağa fırlayıp alkışlarla bu mutlu anımızı bizimle büyük bir coşku ile paylaştılar. Hatta bazılarının benim gibi gözleri doldu, gözgöze gelip de birbirimizin bu trajikomik halini fark edince gülmekten öldük. Ne o, oğlum iskeleden atladı!

Haberin Devamı

 

İnsanlık için küçük bir adım olabilir; ama bir çocuk ve ailesi için bu resmen tarihi bir an gibidir.

 

* * *

 

“Yoncacım, iyi de bundan bize ne?” diyenler içinse cevabım:

Oğlumun sudan çıkar çıkmaz avaz avaz: “Anne bence bu yüzyılın olayı benim bu iskeleden atlamamdır! Bunu kesin yazmalısın!” demesidir.

 

J

 

Yonca

“iskeleanası”

Yazarın Tüm Yazıları