Dayanışma hasretlisi bir millet

Neden “Hah şimdi tam da birlik olma sırası!” dediğim yerde, hep ortadan kaybolmuşuzdur veya bölünmüşüzdür hiç anlamam ki!

Neden birebir hepimizi ilgilendiren bir konu olduğunda bile, kavga edecek, anlaşamayacak bir dolu sorun bulup bir türlü el ele veremeyiz ki?

Kavga etmek nasıl olsa çok kolay,

Sıkıysa iyi geçinmeyi denesek ya!

Neden meydanı hep bomboş bırakırız?

Neden kadınlar kapıyı erkeklerin açmasını beklerken, erkekler de kadınların ortalığı toplamasını bekler?

Neden herkes hep beraber hamle yapmaz?

Pek tabi ki sonuç alınamaz bu durumda.

...

Geçen haftaya kadar böyle düşünüyordum...

Bir olay karşısında iki kişi hemfikir olduysa, üçüncüsü sırf muhalefet olsun diye tepesine biner...

Di.

Dördüncüsü: “Sen öyle dedin; ama ben senden daha iyisini derim!” şeklinde olayı ego çarpıştırmasına çeker...

Di.

Bu sefer değişik birşeyler oluyor bize,

Bu sapık adamın suçlu olmasına rağmen salıverilmesi, hepimizin kanına aynı anda ve aynı şekilde dokundu galiba!

Taciz olayı ortada,

İğrenç adam ortada,

Çocuk ortada,

Anne ortada,

Adli tıp rapor bozuntusu ve yargı da ortada.

Ama bu sefer,

Ortak tepkimiz de gayet ortada!

Ayrımcılık ve ego yarışı yapan insanlar gitmiş, yerine ağız ve gönül birliği yapan insanlar gelmiş!

Bu sefer bir ilki başarsak,

Şu işe bir el atsak ya adam akıllı.

Çünkü bu sefer uzun zamandır yaşamadığımız bir “birleştirici tepki” var havada.

Dincisi, dindarı, başörtülüsü, türbanlısı, politiği, apolitiği, laiği, liberali hemfikir şu sapık adam konusunda!

Çünkü o adam suçlu ve serbest geziyor dışarıda.

Çünkü o çocuk mağdur ve “çocuk olma hakkı” yokmuşcasına yaşamaya mahkum edildi, tıkılı kaldı kapalı kapılar ardında...

Ne olur,

Birlik olalım sapıklık ve çarpıklığa karşı, inatla.

Bu sefer kararlılıkla bir sonuca gidebilirsek eğer...

Hem geleceğimizi kurtaracağız,

Hem de unuttuğumuz bazı duyguları tam da zamanında yeniden yaşayacağız.

Sanırım, uzun zaman sonra, nihayet

ve

En sonunda,

Birlik olmayı başaracağız!

Yonca

“Hazırolda”

“Ayrıca...” diyerek devam eden dip not: Yurtlarda yapılan gizli çekimle tespit edilen çocukların durumu, evlenmek istemediği için ailesi tarafından nişanlısına tecavüz ettirilen çocuğun durumu; ellerinde taşlarla, savaşmak için yetiştirilmiş, beyinleri yıkanmış çocuklarımızın durumu var daha... Alın bize hep beraber ele alınacak birkaç konu daha!

Kin, nefret, bölücülük, ayrımcılık tohumları ekenlere inat birbirimize kenetlenmemiz gerekmiyor mu sizce hala?