Yonca Tokbaş

Erkek annesi olmak

29 Mayıs 2009
Erkek evlat yetiştirmek kız evlat yetiştirmeye benzemiyor.

Çünkü;

 

Bir kadına hakkı ile hakkını verebilecek, sayacak, sevecek, kadını hor görmeyecek, ruhunu okşayıp, beynini takdir edecek bir erkek adam yetiştirmek, inanın çok ama çok fazla uğraş gerektiriyor.

 

Bir kadının doğuştan içinde olan bazı şeyleri, bir erkeğe sonradan öğretmek gerekebiliyor.

 

Kızımın erkek kardeşinin, yani oğlumun, kadın ruhundan anlayan bir adam olarak yetişmesi için çabalıyorum.

Yazının Devamını Oku

Siz sinirli olduğuma bakmayın ben aslında çoook sakinim

28 Mayıs 2009
O Sapık Adam, <br><br>Kısaca OSA diyeceğim...

Artık bizler tarafından daha da beter edilmiş 14 yaşındaki zavallı B.Ç. ye taciz iddiasından mahkemeye gitmiş dün.

 

Hem de kadınlardan korktuğu için 5 koruma ile!

 

Vay vay vay!

 

Hale bakın Sayın Okur,

Yazının Devamını Oku

Ben bir İş Bankası çocuğuyum

27 Mayıs 2009
Gözümü açtığımda, Annem İşbankası’ nda çalışıyordu.

İlk İş Bankası kumbaram metalik griydi.

 

İçine parayı attın mı bir kere hapı yuttun!

 

Kolay açılmazdı, para illa ki birikirdi.

 

Bayramlarda dolması için elde gezdirilirdi. Ağır ama afilli bir çanta gibiydi.

 

Yazının Devamını Oku

Bir Bakan bir cenazeye “gidebilir” olabilmeliydi

26 Mayıs 2009
Bir ülkede eğer bir Bakan veya herhangi bir Devlet Adamı “bir” cenaze törenine katılamıyorsa,

Ve bu katılamamanın nedeni;

 

Protesto ve/ya provokasyon ihtimali ve hatta “tehlikeli bir psikoloji” olabiliyorsa, ortada çok ciddi bir sorun yok mudur acaba?

 

Siz, dünyanın medeni ülkelerinde, böyle vahim nedenlerden dolayı halkı temsilen halk tarafından seçilenlerin, halkın arasına karışamaması durumları olduğunu hiç duydunuz mu?

 

Baştan alayım;

Yazının Devamını Oku

Pabuç kadar dili olan çocuk sahibi olma durumu

25 Mayıs 2009
Ben çok konuşup bir o kadar da çok cevap veren,

Pabuç kadar dilimle car car cevap verdikçe de, zavallı anne babamı çıl çıl çıldırtan bir çocuk oldum.

 

Eeeeee, hayatta er ya da geç herşeyin bedelini ödüyor insan. Sen misin annene cinnet geçirten, Allah dedi “Al sana, al al Yonca!”.

 

Maziden kalma bir sahne var aklımda; annem mutfakta kabak oyuyor, ben de dikilmişim annemin başına, onun içini oyuyorum!

 

Yazıklar olsun bana...

Yazının Devamını Oku

Cuma günleri yazmamak için elimden geleni yapıyorum

22 Mayıs 2009
Çok zorlanıyorum.

Ama başaracağım.

 

Perşembe’ den stresi basıyor; “Yazma yarına, bir gececik dinlen Yonca. Yok yok kesin yaz be kızım, deli misin, nasıl olsa yazı var aklında. Ayıp olur okurlara, yazın içinde kalır, perişan olursun bak sonra....! Yok ama, yazma bak zaten perişansın yine, azıcık dinlenmen lazım be Yonca...! Erkenden yat bari bu gece...”

 

Bir öyle bir böyle, bir iç sayıklamadır başımda...

 

Amma çelişkili ve tutarsız bir kadınım ya!

Yazının Devamını Oku

Özür ve engel

21 Mayıs 2009
Özür nedir bilir misiniz?<br><br>Engel tanıdınız mı peki?

Özürlü olmak, engelli olmak; ailenizde özürlü ve/ya engelli bir insanın olması ne demektir bilir misiniz?

 

Hele de bu ülkede özürlü olmak, özürlü bir çocuğun ablası, abisi ya da kardeşi olmak nedir hiç birebir yaşadınız mı?

 

“Allah kimseye yaşatmasın!” dediniz kesin okurken.

 

Demeyin.

Yazının Devamını Oku

Sevgili Türkan Saylan

20 Mayıs 2009
Benim güzel kızım henüz küçücük bir kadın.

Onu 9 yıl önce dün,

 

19 Mayıs 2000 gününün son dakikalarında kucağıma aldım.

 

Saat 23:35’ de.

 

İzmir’ de,

Yazının Devamını Oku