Paylaş
Türkiye’nin bir ucundan öteki ucuna kadar ne çok çocuğa ulaşıyoruz, ne inanılmaz bir histir bu, anlatamam.
Adım Adım’dan arkadaşlarımla topladığımız bağışlarla öğrenim birimlerinin açılmasına, işletme giderlerinin karşılanmasına, bir yılda binlerce çocuğun eğitim almasına katkı sağlayanlardan sadece biriyim.
Hafta sonu oğlumla birlikte Dubai’den atladık uçağa ve Edirne’ye gittik.
İşletme giderleri Adım Adım koşucularının bağışlarıyla karşılanan TEGV Edirne Öğrenim Birimi’ni ziyarete. Çocuklarla zaman geçirip yaptığımız ufacık katkının nasıl ete kemiğe büründüğünü gözlerimizle görmeye...
Küçücük bir konak. İçinde rengarenk özgür ve mutlu bir dünya. Kapıdan giren her çocuğu özenle karşılayan gönüllüler ve yüzlerinde yine o tanıdık gülümseme. Yaptığı işten tatmin olan, severek yapan insanlarda var o ifade.
Ve Urfa’da, Van’da, Antalya’da, İstanbul’da, Edirne’de her nereye gittiysem TEGV birimlerine, hep o aynı mutlu, ışıl ışıl gözler.
Edirne’deki o küçücük birimde 27 aktif gönüllü çalışıyor. Halen 80 kişilik başvuran da eğitimlerini tamamlayıp aktif rol almaya hazırlanıyorlar.
1 yılda yaklaşık 1050 öğrenciye eğitim verme kapasiteleri var. Birisi bana dese ki bir okuldan içeri gireceksin duvardaki panoda adın soyadın yazacak, çünkü oranın hayata geçmesine katkın olmuş... Yemin ederim “ay ne güzel bir hayal” derdim. Hayal değil. Gerçek işte.
Karşımda o kırmızı panoda beyaz harflerle yazılmış adım soyadım duruyor, Adım Adım’dan başka arkadaşlarımla beraber.
Oğluma gösteriyorum heyecanla. O da mahcup mahcup gülümsüyor. Sonra akşam dönünce soruyorum; Aslan Cem sen ne hissediyorsun diye. Cevaba gel hele;
“İnsanların bağış yapması, yani karşılık beklemeden siz koşunca iyi bir şey yapmaları çok ilginç ve şaşırıyorum bu kadar çok kalabalık olmanıza. Burası çok yaratıcı bir okul. 10 dakikada 100 tane şey öğrendim.
Kimsenin zorla bir şey yapmadığı, merak ettiği için bir şeyler sormak istediği bir yer gibi geldi bana. Düşler Atölyesi’nde daha çok çalışmak isterdim...” Çocuktan al haberi!
11 yaşında oğlum bunları söyledi bana.
Başka güzel haberlerim de var.
Edirne’de, ne gönüllü açısından, ne de eğitimlere ilgi gösteren aile ve çocuk açısından sıkıntı var. Bu Edirne ve ahalisinin duyarlılığını gösteriyor. Bunun tek nedeni de güven. Ailelerin TEGV’e güvenleri tam.
Öte yandan özellikle araştırdım ve öğrendiğim kadarıyla İl Milli Eğitim Müdürlüğü ilk günden beri desteğini esirgemiyormuş.
Edirne Belediyesi ise TEGV Edirne Öğrenim Birimi’ne ve çalışmalarına hep tam destek vermiş. Bunca ailenin, çocuğun, gönüllünün sahiplendiği, beslendiği bir ortama Milli Eğitim Müdürlüğü ve Belediye’nin eş zamanlı tam destek olması resmen alkışlanası bir tutum.
20 yılda 60 bin 442 gönüllünün destek verdiği TEGV sayesinde tam 2 milyon 59 bin 23 çocuk eğitim desteği almış durumda.
Bir düşünün.
Yılmadan özverilerle yapılan bu gönülden yatırım içimizi açmaz, bize daha çok çalışma ve sabırla azimle iyi bir şeyler için çabalama gücü vermezse... Ben ne diyeyim bize?
Yok yok. Bir azim, bir umut verir bence.
O zaman, mutlu, umutlu bir hafta olsun hepimize. Yonca “pırıl pırıl”
Paylaş