19 Mayıs

Ben, Atatürk’ün bu ülkeye miras bıraktığı ve asla içi boşaltılamayacak en büyük değerimiz, “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı”mızdır diye düşünüyorum.
Özü öylesine sağlam ve kalıcı bir değer, bilgelik, miras ve yatırım barındırır.
19 Mayıs; özgürlük, bağımsızlık, emek, vazgeçmeyiş, yoktan var ediş, direniş, dayanıklılık, güven, akıl, strateji, disiplin, dayanışma, birlik ve imkansızlıklardan zafer elde edilmiş bir değerler bütünüdür.
O yüzden gençtir, gençliğe armağandır.
Saydığım değerlerin her biri, bir de sporda vardır, sporla yaşatılabilir. Gayet zekice adı konmuş, miras bırakılmıştır.
Benim kendi çocuklarıma, ülkemin gençlerine anlatmaktan gurur duyacağım, salık vereceğim değerlerimin toplamıdır.
Sporun bir insana neler kattığını bildiğim için bugünün Türkiye’sine bakıp gördüğüm en büyük eksiğimizdir bu bayramın bize ilelebet benimsetmek istediği.
Politika uğruna, ayrı düştüğümüz her şeyin üstünde bir anlam ifade etmesi gereken şu çok önemli iki kelimeyi, “gençlik ve spor”u bir araya getiren 19 Mayıs’a hakkını teslim etmemek, kanımca bu ülkeye yapılmış en fena kasti fauldür.

Ülkemde spor adına dileklerim

1- Çocuklarımızın akıl, beden ve ruhlarının sağlıklı gelişmesinin temeli olan “Beden Eğitimi Dersi” hak ettiği değeri ve önceliği geri kazanmalıdır. Partilerin söylemlerinde, sporun gelişimine dair bir konuya değinildiğini hiç duymadım. Milli Eğitim Bakanlığı, çocuklara sporu sevdirecek öğretmenler için çalışma başlatmalıdır.
2- Ülkede spor kültürü, spor ruhu için kökten ve kalıcı bir şeylerin yapılması ve bayramın, geldiği göstermelik bir kutlamadan ibaret olma halinden kurtarılması hayalimdir. 19 Mayıs ne olması gerektiği gibi bir anma, ne de anlattığı ruhta bir gençlik ve spor anlayışına sahiptir.
3- Sporcuna hak ettiği desteği vermeden, kaderine terk edip perişan ettikten sonra istediğin kadar 19 Mayıs kutla, eylem söylem tutmuyor, olmuyor.
4- Değişik spor dallarında dereceler yapan sporcularımıza basında hak ettikleri yerin verilmesini; spor haberlerinin verilişinde kullanılan dilin spor kültürüne yakışmasını dilerim. Okurun doğru bilgilendirilmesi amaçlanmalı.
5- Kadın sporcularımızın başarılarının erkek sporcularla eşit halde basında yer almasını dilerim.
6- Google’a “Türk kadın sporcu” kelimelerini girdiğimizde “güzellikleriyle dikkat çeken” içerikli haberler çıkmasının toptan değişmesini istiyorum.
7- Basında sporun her dalına; engelli sporcular, özel sporcular da dahil, eşit derecede yer ve önem verilmesini istiyorum.
8- Büyüklerin çocuklarına “spor yap” demekten 1 adım öteye gidip, kendilerinin de spor yaparak harekete geçmesini; büyüklerin küçüklere örnek ve destek olmasını önemsiyorum.
Son olarak...
Uzun soluklu bir amatör sporcu olarak, çok çalışan, emek veren, bakarak değil bizzat zorluklarını yaşayarak yapan ve yazan bir insan olmak, kendi adıma mutluluğumdur.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın değerlerinin hakkını vererek yaşayan, anlatan, uygulayan herkesin bayramını kutlarım.
Yonca
“19”

Bugün anne oldum

Destina, 19 Mayıs gecesi doğdu. Ben 17 yıl önce bugün anne oldum.
Ülkesinden uzakta yetişse de değerlerine bağlı, ülkesini seven, ilgili, tarihimizi merak eden bir genç oldu kızım.
Çok da iyi bir sporcu.
Spor alışkanlığını çocuk yaştan verebildiğimiz, sevdirebildiğimiz ve hayatının merkezine oturtabilmiş olduğumuz için geleceğine dair zerre endişem yok.
Yok, çünkü zor koşullarda dayanıklılığı, uzun vadeli sürdürülebilir enerji kullanmayı, etiği, adaleti, takım olmayı, kaybetsen de saygılı olmayı, sinir yönetimini spordan başka hiçbir şey bu kadar güzel öğretemez bir insana.
Kızıma da, oğluma da bu değerleri verebildiğim için mutluyum.