440 Filistinli 285 Myanmarlı 185 Somalili 109 Pakistanlı 22 Eritreli Bi o kadar İranlı, Gürcü, Iraklı, Suriyeli, Tunuslu, Mısırlı, Yemenli, Faslı, Sudanlı, Moritanyalı, Bangladeşli, Ruandalı girdi sınırlarımızdan kaçak olarak... En az!
Çünkü bunlar, şehirde yakalananlar... Yakalanmayanların sayısını bilmiyoruz.
Sınırlarımız elek.
O nedenle, sınırımızı şakır şakır geçip karakollarımızı basıyorlar, deniz üssümüzü roketleyip, yollarımızı kesip, mayınlayıp, lojmanlarımızı tarıyorlar takır takır.
O nedenle, her ne kadar yalaka yazarlarımız “çömeldiği yerde gül biter” dese de, bu ülkenin Başbakanı ve Genelkurmay Başkanı, kendi topraklarımızda çömelmek zorunda kalıyor.
O nedenle, bu devletin bakanı, dağlık sınırımızı az öteye, az beriye kaydıra kaydıra savunmayı teklif ediyor... Sanırsın, nefesi tükenmiş 56 model Magirus’tur devlet... Düz ovada gidiyor, yokuşta çekmiyor!
Ve, hal böyleyken...
İstanbul Havalimanı VIP salonundaki kalabalığı görünce fena halde sinirlendi Başbakanımız... Derhal valiyi filan çağırdı, fırçaladı, her önüne gelenin VIP’e sokulmamasını istedi; VIP’e giren çıkanın bizzat takipçisi olacağını söyledi.
Nedir VIP? Very Important Person. Türkçesi, çok önemli kişi. ÇÖK yani.
Böylece, memleketimizin kanayan yarasına parmak basılmış oldu... Devletin önemli kişileri ÇÖK’üyor diye, öyle her önüne gelen ÇÖK’emeyecek artık.
Genelgesi var, kuralı var, nizamı intizamı var bu işin kardeşim... Sadece ÇÖK’mesi gerekenler ÇÖK’ebilecek.