Paylaş
Oğlan cevap veriyor, üç-beş kuruş bir trilyon babacım... İçişleri bakanı hâlâ, ne ben oğlumu aradım ne oğlum beni aradı, dinleme “yok” diyor.
*
Ulaştırma bakanının bacanağı gözaltına alınıyor. Ulaştırma bakanı, haberim “yok” diyor. Müteahhitler, Binali kalırsa yaşadık, milletin a...na koyacağız diyor. Binali, gene haberim “yok” diyor.
*
Ekonomi bakanının koluna 700 bin liralık saat takılmış, rüşvetten fezlekesi var, oğlu hapiste... Ekonomi bakanı, şerefimle hizmet ediyorum, veremeyeceğim tek kuruş hesabım “yok” diyor.
*
Toki bakanı, ne yaptıysam başbakanın talimatıyla yaptım, başbakanın istifa etmesi gerekir, şahsen benim izah edemeyeceğim hiçbir husus “yok” diyor. Bilahare, sayın başbakanımdan özür dilerim, şahsen benim ve liderimin izah edemeyeceği hiçbir husus “yok” diyor.
*
AB bakanı, elbise kutularının içinde 500’er binlik poşetler almakla suçlanıyor, bizim abdestimizden şüphemiz “yok” diyor, hamdolsun namazımızdan da itikadımızdan da şüphemiz “yok” diyor.
*
Adalet bakanı, fezlekelerin içine bakılmadı, nasıl geldiyse, öyle geri gönderildi, yasalara aykırı bir durum “yok” diyor, yargıya baskı “yok” diyor, hükümetin yeni savcı falan ayarladığı “yok” diyor.
*
MİT tırlarını yakalayan savcı, polis, jandarma, alayı görevden alındı, tırlar kaçırıldı, yayın yasağı getirildi; dışişleri bakanı, gizli saklı bir şey yapıldığı “yok” diyor. Bir lira olacak denilen dolar, iki buçuk liraya gidiyor; maliye bakanı, abartılacak bir durum “yok” diyor. Yağmur yağmıyor, barajlar boşaldı, son 20 senenin en düşük seviyelerine inildi; su işleri bakanı, kuraklık tehlikesi “yok” diyor. Kendi kendine yeten yedi ülkeden biriydik, saman ithal ediyoruz; tarım bakanı, üretimde eksiklik veya azalma “yok” diyor. İşsizlik patladı, 4.7 milyon, Ankara’nın köyleriyle beraber toplam nüfusundan fazla işsiz var, Ali Babacan hâlâ, herhangi bir çözüm paketine ihtiyaç “yok”, çünkü ülkede kriz “yok” diyor. Çalışma bakanı, 800 lira büyük para, asgari ücretle geçinilmez diye bir şey “yok” diyor. Devlet koruması altında bulunan 15 yaşındaki çocuk, cinsel saldırı sonucunda hamile kaldı; aile bakanı, çocuk bize hamile olarak gelmiş, yurtta tecavüz “yok” diyor. Tübitak raporu, resmen, Balyoz ve Ergenekon davalarındaki kilit belgenin sahte olduğunu ortaya koydu; bilim bakanı, bu rapor Tübitak raporu ama, Tübitak’ın kurumsal imzası “yok” diyor. Bütün sınavlarda olduğu gibi SBS’de de rezalet çıktı, cevap anahtarlarını karıştırdılar, mahkeme yürütmeyi durdurdu; milli eğitim bakanı, SBS’de sorun “yok” diyor. Eczacı odaları bangır bangır bağırıyor, başta kanser ilaçları, 500 civarında ilaç piyasada bulunmuyor; sağlık bakanı, dünyadaki bütün ilaçlar burda var, sıkıntı “yok” diyor. Hava kuvvetlerindeki seçkin pilotlar, Balyoz davasına tepki olarak şakır şakır istifa ediyor; milli savunma bakanı, yeterince pilotumuz var, öyle uçup gittiler diye bir şey “yok” diyor.
*
Başbakan, günde 78 kere paralel devlet diyor, paralelle yatıyor, paralelle kalkıyor, cunta diyor, çete diyor, örgüt diyor, casus diyor, haşhaşiler diyor, inlerine gireceğiz diyor; Bülent Arınç, paralel devlet soruşturması falan “yok” diyor. Hayati Yazıcı daha şahane, tek devlet var, paralel devlet “yok” diyor.
*
Altı bakan hakkında fezleke var, iki bakan çocuğu hapiste, kendi oğlu ifade verdi, yolsuzluk, rüşvet, villalar, müteahhit havuzu gırla gidiyor... Başbakanımız, şahsımla zerre kadar alakası “yok” diyor!
*
Dolayısıyla... CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne başvurması ve hükümetin çıkardığı hsyk kanununun “yok hükmünde” sayılmasını istemesi, gayet makul bir taleptir.
*
Çünkü hakikaten...
Yok böyle hükümet yani.
Dünyada örneği yok!
Paylaş