CIA işkence uçaklarının bizim memlekete şakır şakır girip çıktığının açıklandığı gün... Amerikalı kahveci Starbucks’ın bizim memleketteki tuvaletlerine şifre koyduğu ortaya çıktı.
* (Türkiye, Washington’dan izin almadan işemeye bile gidemez diyorum, inanmıyorsunuz bana.) * Ve, hâlâ deniyor ki, yok efendim Yemen’e vizesiz giriyoruz, vay efendim Suriye’ye vizesiz giriyoruz filan... Kardeşim, sen önce Amerikalının kenefine vizesiz gir, ondan sonra konuş! * Neyse... Uluslararası mevzulara girmişken, hazır vize de istenmiyor, şu Tunus’a bi girip çıkalım bari. * Tunus malum, yürrrü ense tıraşını göreyim ülkelerindendir. First lady eskiden kuafördü çünkü... Manikür pedikür, şimdi 7 milyar doları var iyi mi! Kaşımı aldırayım derken donunu kaptıran ahali, nihayet uyandı, ayaklandı. Kocası, halk kahramanıydı, 1.5 ton altınla kaçtı. * Tunus’ta olan biten “Acaba bizimkiler de uyanır mı” diye, Cezayir, Fas, Mısır gibi “böyle başa böyle tarak” ülkeleri endişelendirdi haliyle... Çünkü, bu Tunus, algıda dünya sonuncusuydu. * Algıda derken, aman karıştırılmasın, dondurmadan bahsetmiyorum... Okuma, anlama, kavrama, sorgulama, akıl yürütme; algılama yani. * Bir araştırma yapılıyor bunun için, tüm dünyada, 2003’ten beri Türkiye’de de yapılıyor... Ele alınan ülkeden tesadüfen, sokaktan 5 bin kişi seçiliyor, olan biteni algılayıp algılayamadığı test ediliyor. * Finlandiya, Güney Kore, birinci... Kanada, Avustralya ikinciliği paylaşıyor. Almanya, İtalya, Fransa, Japonya gibi gelişmiş ülkeler en üst sıralarda... Hatta, Yunanistan. * Tunus dünya sonuncusuydu. Bi üstünde... Sondan ikinci? Biz. * Valla size de zahmet verdim buralara kadar okutarak ama, uçak, espresso, tarak filan sayarken kendi yazdığımı kendim bile anlamadım doğrusu... N’ooluyomuş yani, şeyedemedim.