* “Türkiye patlıcan ülkesi” dedi. * Ukrayna, portakal devrimi. Gürcistan, gül devrimi. Kırgızistan, lale devrimi. Tunus, yasemin devrimi. Mısır, zaten adı üstünde. * Bizimki ne olmuş oldu böylece? Patlıcan devrimi. * Bu saatten sonra kimse çıkıp da, “muz cumhuriyeti” diyemez artık bize. * Hükümet mesela... İmambayıldı. Çankaya? Hünkârbeğendi. * CHP-MHP desen... Musakka’cı. Vay efendim imambayıldı’da kıyma bile yokmuş da, bu iş zeytinyağlı olmazmış filan. * (Siyah Türk’üz, Beyaz Türk’üz diye, renkli demeçler verirken, zart diye üstü çizilen mebuslarımızın suratı? Mor.) * BDP, oturtma... En son polise oturttular. * (İnsanın yazarken bile ağzı sulanıyor... Sanırım o nedenle, hamarat Sabahat’ın parmaklarını yedi o emniyet amiri.) * İmralı aşçısı ise, millete nasıl hazmettiririz diye kendisine akıl danışan takunyalılara, tarif yazdırıyor ha bire... Beni buradan çıkarıcan, çıkarmazsan, döşücem mayını, pat’lıcan. * AB’cidir topan... Şerefli basınımız, sofraya oturacağını zanneden ahaliyi iştaha getirmek için şapırdata şapırdata yazar durur: Belki yarın, belki yarından da yakın, Brüksel lahanasının yerini alacak, topan patlıcanım. * Öküzün bile yemediğini gençlerimize yedirmeye çalışarak, kibar kibar, “Şifre var ama, sehven, işgüzarlığımıza geldi, özür dileriz, affedersiniz, pardon” diyen ÖSYM Başkanı Profesör “Ali” Demir, ne pişirmeye çalışmış oluyor? Alinazik. * Tufaya getirilen gençlerin “Şifrecinin canı can da, benimki patlıcan mı?” diye sorması ondan. * Alinazik rezaleti itiraf ettiğine göre... Tatmin olanlardan, avanta bulgur-makarna yerine, hangi yemeği bekliyoruz şimdi? Kızar’tma. * Gak dedi, şak şak şak. Guk dedi, şak şak şak. Şakşuka değil de, nedir bu şekerim? * Neyse ki, imambayıldı yerine karnıyarık’la ekürisi cacık’ı ikram etmediler Françis’e... Maazallah, “Türkiye hıyar ülkesi” de diyebilirdi.