Paylaş
Türkiye çok sert tepki gösterdi. Washington Büyükelçimiz, anında geri çekildi... AKP’den yapılan ilk resmi açıklamada “Türkiye muz cumhuriyeti değildir” denildi. ABD’nin Ankara Büyükelçisi derhal Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı, kınandı, fırçalandı. Başbakan Erdoğan, “Kusura bakmasınlar, bu işe pabuç bırakacak değiliz, inceldiği yerden kopsun, iş oraya gidiyor, asla geri adım atmayız, bu böyle biline” dedi. İncirlik’in kapatılması gündeme geldi. Dışişleri Bakanımız, “Orada meclis varsa, burada da Meclis var... Bu bizim için milli onur meselesidir” dedi. Cumhurbaşkanı Gül, adeta rest çekti, “Esefle karşılıyorum, büyük meseleleri küçük iç politika oyunlarına alet etme teşebbüsünde bulundular, Amerika Birleşik Devletleri’nin vizyonuna yakışmayan bir tutum oldu, itibarına zarar verdi, bundan böyle iki ülke arasında yaşanacak olumsuz sonuçların sorumlusu Türkiye olmayacaktır” dedi. Türk basını, Irak’ta yaşanan zulmü manşetlerine taşıdı, “Bize ders vermeye kalkanlara bak, Kızılderili soykırımını da unutmadık” başlıkları atıldı. Sonra, Ergenekon’dan üç-beş kişiyi içeri tıktılar, araya laga luga girdi, ahali unuttu, şak diye geri çektiğimiz Washington Büyükelçimiz, 12 gün sonra tırıs tırıs Washington’a geri gönderildi.
¡
Şimdi diyeceksiniz ki, “Hem bildiklerimizi yazmışsın, hem de yanlış yazmışsın, büyükelçimiz
12 gün sonra değil, 25 gün
sonra geri gönderildi.”
¡
Kardeşim...
O bugün olan.
¡
Benim yazdığım üç sene önceki.
¡
Washington Büyükelçimiz başkaydı.
Dışişleri Bakanımız başkaydı.
ABD Ankara Büyükelçisi başkaydı.
ABD Başkanı başkaydı; beyazdı.
ABD Dışişleri Bakanı başkaydı.
Hatta, siyahtı.
¡
Orada ak’la kara yer değiştirdi...
¡
Bizim Başbakan aynı.
Cumhurbaşkanı aynı.
Bi de ahalinin hafızası aynı.
Paylaş