Bikiniden başka hiçbir şey, kışın yediğimiz pasta ve çikolataların hesabını bu kadar haşince soramaz. Olan oldu, o çikolatalar canlı organizmalara dönüştü. Yine de yazın tadını çıkarmak, bikini ve mayolarla barış imzalamak lazım...
Mart ayından itibaren haberleri gelmeye başlar: Filanca mayo markası dünyaca ünlü top-model bilmem kimle (genellikle pek ismi duyulmamış top-modeller olur bunlar) Antil Adaları’nda çekim yaptı. Arka sayfaya hep aynı kadınların fotoğraflarını koymaktan sıkılan meslektaş da, bu mevzuyu tüketene kadar kısa haber yazıp durur: "Miranda’nın erkek arkadaşı yok". Ertesi gün bir haber daha: "İsveçli top-model Miranda çikolataya bayılıyor".
Mayo reklamındaki kızın çikolata yediğine bir gram bile inanmazsınız. Üstelik kafanıza takılır: Yahu bizim memleketin üç tarafı denizlerle kaplı değil mi? Bunlar ne diye mayo çekimi yapmak için Küba’ya Jamaika’ya filan gitmişler ki? Şu fotoğraf aynı Patara’da çekilmiş gibi durmuyor mu? Ne diye o kadar masrafa girmişler sanki? Şart mıdır?
YAZ ÖNCE RUSLAR’A GELİR
Mayo reklamlarının ardından önce Ruslar için yaz gelir. Antalya’da orada burada denize giren, güneşlenen nefis sütun gibi Rus kızlarının fotoğrafları birer birer düşmeye başlar.
Asıl eğlenceyse Türkler için de yaz geldiğinde başlar. Sahnelerimizin hanımefendi sanatçıları bir türlü kameralardan kaçamaz. Biz onların selülitlerine bakarak dedikodu yaparken, sanatkarlarımız "ters ışığı" suçlar. Kimi zavallılar tekneden kaçak göçek denize girmeye çalışırken mağdur olur. Süreyya’ya ve Eda’ya laf edip durduğumuz gibi, onlara da zerrece acımayız...
Sıcaklar iyice bastırıp okullar kapanınca "sıradan kadın vatandaşın" da ifadesi alınır elbette. Meşhurlar sevenleri için bunca çileyi çekerken, televizyon karşısında kıs kıs gülen sayın hanımefendinin bikini ve mayo giyme sırası gelmiştir nihayet!
MEVSİM NORMALLERİ VE ANORMALLERİ
Yiğidin malı meydana dökülene kadar kendini Victor’s Secret modeli sananlar çareyi kat kat pareoya sarılmakta bulur. Bikini giymenin ilk sakar utangaçlığı atlatılınca da, çareyi kendinden daha etli butlu kadınlara bakarak avunmakta bulur akıllı kadın. Kim ne derse desin, tersinden de olsa bayağı bayağı bir sembol giysi bikini-mayo. Bu mevzu açıldığında herkesin kafası durmuş ergen oğlanlara benzemesi bu yüzden.
Halbuki normalde, bir yarımada olan bu ülkede kıyafetlerimizin içine bikinilerimizi giyerek işe gitmemiz gerekirdi bizim. Paris’te yapay kumların, Londra’da çimenlerin üstünde güneşleniyor millet, İstanbul’u kocaman neşeli bir plaja döndürmek çok mu imkansız? Deniz günlük hayatımızın bir parçası olsa, tuzlu suyla temasımızı güdük yıllık izinlerle sınırlamasak daha mı rahat ve geniş olurduk? Böylece bikini ve mayo durumları normalleşir miydi? Göbek, bacak, selülit, frikik teraneleri uzamayabilir miydi?
Çırağan’ın havuzunda da, Türkbükü’nün havalı beachleri’nde de, halk plajında da güneşlenseniz fark etmez. Ancak bedenimizle, güneşle, denizle ve doğayla doğrudan ve sağlıklı bir ilişki kurduğumuzda bu tükenmez mayo ve bikini destanı mutlu sona ulaşabilir. Dondurmayı da kızarmış kalamarı da rahat rahat yeriz. Eh, ne de olsa önümüzde uzun koca bir yaz...
Kim bir beden incelmek ister
O kadar ahkam kestik madem, hizmetimizi de yapalım. Mendo’s mağazalarında satılan Maryan Mehlhorn’un Charmline serisi mayoları içerdikleri yüzde 40 likrayla bir beden küçültüyormuş kadın kısmını. Hem de bunu bizi hiç sıkmadan yapıyormuş. Denemekte yarar var. Bu arada Mendo’s’a gitmişken Gottex, Gideon Oberson, Emamo, Calvin Klein, Emporio Armani, Just Cavalli ve Estemar’a da bir bakın. Zira bu markalar sadece orada satılıyor.
Haftanın Kanatsız İlham Perisi: Roisin Murphy
Epey uzun zamandır takip ediyorduk bu hanımefendiyi, nihayet bir punduna getirebildik. Efes Pilsen One Love Festivali için 21 Haziran’da (yani bu cumartesi) İstanbul’da bir konser verecek olan Murhpy’yi gözünüz bir yerden ısırıyor değil mi? Evet, kendisi uzun yıllar Moloko grubunun solistiydi. Şimdi müzik kariyerine tek tabanca devam eden bu İrlandalı güzel kadın, pek müstesna bir şahsiyet. Öncelikle benzersiz bir erotik şarkı söyleme şekli var. Müzik anlayışı epeyce "yenilikçi", sahnedeki varlığı "büyüleyici", tavırları "eksantrik", beden dili ve danslarıysa "kendine özgü" diye nitelendiriliyor. Roisin’in bu köşeye konuk olma sebebiyse cidden şaşırtıcı ama onda asla gülünç durmayan giyim-kuşam zevki.
Bütün iyi sanatkarlar gibi modayı "bir tür sanat formu" olarak algılayan Roisin bu konudaki cesaretiyle dikkat çekiyor. Modayla oyun oynamaya ve kendini değiştirmeye bayılan şarkıcı sahnede, videolarında ve çekimlerde en avangard moda deneylerine girişmekten çekinmiyor. Adı sanı duyulmamış genç yetenekleri keşfetmesi (Gilles Deacon) bir yana, tasarımcıların (Viktor&Rolf) sadece ve sadece podyum için tasarladığı şov parçalarının da hakkından geliyor. Şu sıralar alternatif disko kraliçeliğine oynamakla meşgul olsa da, ikinci el giyim-kuşama da epeyce meraklı. Neredeyse bir model kadar çarpıcı olan Roisin Murphy kamera karşısında da sahnedeki gibi rahat ve etkileyici. Kendisini en kısa zamanda artist bir yönetmenin filminde (kısacık bir rolde de olsa) görme arzusundayız...
MODA AJANS
Karne kötü, bisiklet şahane
İlla karne getiren çocuklara mı alınır bisiklet? Bir arkadaşım geçenlerde 35 yaşında bisiklet kullanmayı öğrendi ve pek de güzel oldu! e-rider’ın katlanabilme özelliği olan elektrikli motorlu bisikleti iki tekerlekli bisiklet üzerinde durabilen (ve tabii gidebilen) herkes için muazzam bir yaz hediyesi.
Jennifer Lopez’den neyiniz eksik
Alicia Keys, Britney Spears, Destiny’s Child, Ciara, Eva Longoria, Paris Hilton, Shakira, Virginia Madsen, Gabrielle Union, Jennifer Lopez ve Mischa Barton gibi ünlülerin en çok tercih ettiği markalardan biri olan "bebe" artık Türkiye’de. Adını da en az koleksiyonları kadar sevdiğimiz markanın hakikaten bebeksi bir seksapeli var...
Nevada çölünde yanan adam
Nevada Çölü’nde düzenlenen "Burning Man Festival"i hiç duydunuz mu? Ben yıllardır iç geçiririm mesela... Chevignon da kayıtsız kalamamış bu acayip festivale ve ilkbahar-yaz koleksiyonu "Black Rock City" için sınırsızca ilham almış. Burning Man’in gerçeküstü ruhuna Fransız yorumu enteresan olabilir.
Hem ajan hem provokatör
Agent Provocateur ünlü İngiliz iç çamaşırı markası. Biraz pahalı ancak bayağı görünmeden aşırı seksi tasarımlar yapmayı başarıyorlar bir şekilde. Kanyon’da da satılan bu markanın parfümünün de epeyce hastası var. Markanın yüzü Kate Moss’du ancak bu kutsal görevi İngiliz sosyetik model Alice Dellal’a devrediyormuş yakın zamanda.