Türk müziğinin ünlü bestecisi Avni Anıl, arkadaşımız Yener Süsoy'a müziğimizin ünlü sanatçılarını değerlendirdi.
Biraz ‘‘acımasız’’ gibi görünse de Avni Hoca, aslında son derece açık sözlü. Sanatçılara, kendi gözüyle müzikal açıdan not verdi.
Avni hoca gençlik döneminde Türk emniyetinin karakol polislerinden biridir aslında.
- Ev ekonomisine katkıya 7 yaşında başladım. Anam Biga'nın köyünden, şoför babam ilk Bulgaristan göçmenlerden Üsküdar'ın İstiklal Madalyalı Hamdi Baba'sı. 19. İlkokul'unu bitirip Paşakapısı Ortaokulu'na başladığımda ailemin bana ve kızkardeşim Berhayat'a ders kitabı alacak gücü yoktu. Onun için derslerimi Üsküdar Halkevi'nin kütüphanesinde çalışırdım, ansiklopediler okurdum. Arkadaşlarım sinemaya gidip top oynarlarken ben evde Üsküdar'daki Foto Ulus'ta, Foto Kenan'dan getirdiğim cam filmlere rötüş yapardım. Babam 1951'de kara sarılığa yakalanıp çalışamaz olunca geçim sıkıntımız arttı. Tam o sırada gazetede bir ilan gördüm, Ankara Polis Enstitüsü'ne 141 lira küsur kuruş maaşla öğrenci alınacağını yazıyordu. Hemen Bahçekapı Sansaryan Han'daki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne gidip dilekçemi verdim. Bir süre sonra Nevzat Atlığ ısrar edince, polislikten istifa ettim. Ama gönlüm hala o güzel emniyet mensuplarındadır.
Telif hakları için çok çileler çektim
Avni hocanın bankalarla kağıtçılar arasında koşuşturduğu yılların tanıklarındanım. ‘‘Musiki ve Nota’’ için nice üç aylıklar, plak telifleri tüketti
- Çok çile çektim, ama hiç pişman değilim. En büyük çileyi bildiğin gibi yayıncılık hayatımda yaşadım. ‘‘Musiki ve Nota’’ dergilerimle yetişmiş nice konservatuvar öğrencileri var. Onları çıkarabilmek için çok borçlandım, sonunda icra memurları kapıya geldi. İcra memurlarının en sevdiğim tarafı kitaplara, taş plaklara, tesbih, çakmak koleksiyonuna dokunmuyorlar, buzdolabını götürüyorlar. Yener'ciğim, sen çok iyi bilirsin kendi adımı 8 sene kaldırdım Türkiye Radyoları'ndan, telif hakları mücadelesi için. Kim yapar bunu? Şimdi biraz daha tedbirli yaşıyorum, mesela yeniden bir dergi yayınına girmem. ‘‘Ezgileriyle Avni Anıl’’ kitaplarımı başka kitapçılar yayınladı, ben telif alıyorum.
Yorgunluğunu
gördüğüm sevgi siliyor
- Başarılı, istenilen güzellikte ve kalıcı şeyler yapacaksan, yorgunluğu seveceksin, çileye gönüllü olacaksın. Bunca yılda büyük ilgi, büyük sevgi sahibi oldum, bana yetiyor. Evden Üçkuyular'a kadar yürüdüğüm zaman en az yirmi kişi elimi öper, benimle sohbet eder, fotoğraf çektirir. Bir belediye otobüsü şoförünün el frenini çekip elimi öptüğü söylesem inanır mısın? Yener, benim hiçbir zaman taşınmazım olmadı ve olmayacak. Ehliyetim var, hiç arabam olmadı, kirada oturmaya bayılırım. Babam da hep kiracı olarak yaşadı, aileden tevarüs ediyor galiba. Bende para durmaz, üç aylık maaşımı üç günde bitiririm. Benim en büyük kazancım çocuklarımın anası Mine'dir, hakikaten çok fedakár kadındır. Hayatta hiçbir şeye imrenmedim. Karıma, çocuklarıma üç gün Büyük Efes'te yemek yediririm, bir ay evde ekmek zeytin yerim, hiç şikayetçi olmam. Param olduğu zaman taksiyle giderim, olmazsa otobüse binerim, o da yoksa yürürüm. Bende şikayet, sitem ve pişmanlık asla olmaz.
Adıma yapılan gecelerden hiç para almadım
- Beni adımı taşıyan her musiki şöleni ya bir özürlü derneği yararınadır ya da polis, Mehmetçik Vakfı yararına. En son yaptığım 55. Sanat Yılı geceme Kenan Evren teşrif etti, ayakta alkışlayıp bana kemençe hediye etti. Bu geceyi bile Kültür Bakanlığı İzmir Devlet Klasik Türk Müziği Korosu'nu Güçlendirnme Derneği'ne hibe etttim. Bugüne kadar düzenlenen gecelerden kendim kırk para almadığım gibi sanatçı arkadaşlarım da hiçbir karşılık beklemeden katıldı. Allah izin verirse 2003 yılında 60. sanat yılını kutlayacağım, şu anda 21 il hazır. Bir ilde şehit polis çoçuklarına burs için, bir başka ilde Mehmetçik Vakfı yararına, bir diğer ilde huzurevi yapımı için düzenlenecek.
Bir ufak rakıyı 3 gecede içerim
İçkiyi, başladığımdan bu yana bir müsekkin olarak aldım, Ziya Paşa'nın tarifi üzre içtim. İçki bir gönül cilası, bir sohbet ve muhabbet vesilesi olduğunca iyidir, onun dışındaki çirkinliktir. Bir ufağı üç gecede içerim, bugüne kadar hiç sarhoş olmadım.
Nat King Cole'süz uyumam ben, dinlenmek için o adamın plağını veya kasetini koyarım hemen.
200'ün üzerinde televizyon belgeselim, 4 konservatuvar, 22 üniversite korosu kuruculuğum var.
Sayısal Loto ve Şans Topu'na bayılıyorum. Bugüne kadar iki defa 5 tutturdum. İlkinden kazandığım 800 milyonu Ankara'da kızıma, torunuma verdim, anında bitti.
AVNİ HOCA'NIN NOT DEFTERİ
EMEL SAYIN
İyi eğitim aldı, duygulu kızdır ama, yapmacığı fazla, abartılı. Her konuda abartı kötü şeydir.
MUAZZEZ ABACI
Güvendiğimiz, övündüğümüz, bir tane daha çıktı dediğimiz bir sanatçıydı ama, hayallerimizi yıktı. Şimdi artık Adnan Şenses'le beraber avaz avaz bağıran, tepinen bir kadın oldu.
BÜLENT ERSOY
Bütün konservatuvarlarda kötü icra diye göstereceğim tek kadın, felaket bir şey.
NALAN ALTINÖRS
1981 yılında radyoya aldığımız, sevdiğimiz, alto sesler içersinde duygusunu en iyi birleştirenlerden biri. Ancak onu da son birkaç programında abartılı buldum, inşallah düzelir.
ADNAN ŞENSES
Nasıl sever beni, ben de onu severim, delikanlı adamdır. Ama Adnan Şenses'i ‘‘Türkiye'nin Frank Sinatrası’’ diye lanse ettiler, bu ne demek kardeşim, adamın aklı duruyor.
MUAZZEZ ERSOY
Gayet güzel çalışıyor, aferin kıza.
SEHER DİLMAÇ
Çok iyi yetişmiş, yeteneğini bilimsel verilerle gayet güzel uyguluyor.
AHMET ÖZHAN
Pırlanta, başladığı günden bu yana mükemmeliğini sürdüren bir sanatçı.
SEZEN AKSU
Çok çalışkan, yeteneğini çok iyi yansıtan, sesini çok iyi kullanan bir güzelim sanatçı. Keratanın bir de mizah, atraksiyon yanı var.
SERTAP ERENER
Çok iyi bir şarkıcı.
KAYAHAN
Kendine özgü çok güzel şeyler yapıyor.
ELİF GÜREŞÇİ
Ankara Radyosu'nun bu gözde sesi herhalde estetik yaptırmış, zor tanıdım kendisini. Şu anda çok iyi, inşallah bozulmaz.