Mektepli demokrasi

ÜÇ gündür yazmayı sürdürdüğüm “Avrupa Kentsel Şartı: 2”nin 26. Maddesi’nde şu saptama yapılıyor:

“Avrupa’nın seçilmiş yerel yöneticileri olan bizler, yerel demokrasinin uzun yıllardır pek çok politikacı için ulusal demokrasi okulu işlevi gördüğüne inanıyoruz.”
Gerçekten, yerel demokrasi bir çok politikacıyı ulusal politikiya, demokrasiye hazırlayan bir okul olarak kabul edilir.
Sadece siyasi deneyim, yetenek açısından değil sosyal olarak da politikaya hazırlar.
En yakın, güncel örneği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın ardından politikanın zirvesine yürüyen Başbakan Tayyip Erdoğan.
* * *
Başkan Melih Gökçek de “kıdem” açısından benzersiz bir örnektir.
Gökçek 1984 yılında Keçiören Belediye Başkanlığı’ndan bu yana çeyrek asırdır, yerel demokrasi okulunun en kıdemli ve devamlı “öğrenci”lerinden birisi olmuştur.
Bu dönemle birlikte yerel demokrasi okulunda 30 yıla ulaşarak, kırılması çok zor bir rekora imza atmaya da adaydır.
Ancak, yerel demokrasi açısından “en mektepli” yerel yöneticinin, kente, ilçe belediyelerine, kentliye demokrasinin olanaklarını açtığını söylemek olanaklı değildir.
Çünkü gerçek yerel demokrasi, kentliye, diğer ilçe belediyelerine söz ve yönetime katılma hakkı, doğru(dan) bilgilenme olanağı, kent planlarında işbirliği, semtlere/mahallelere eşit hizmet sağlanması gibi bir dizi ilkeyi zorunlu kılmaktadır.
* * *
Avrupa “Yeni Kentlilik Manifestosu” da yerel demokrasiye geniş yer ayırıyor.
Ayrıca “yerel referandumları ve halkın doğrudan katılımını sağlayan her türlü düzenleme”nin teşvik edilmesini, hayata geçerilmesini de “kentsel bir şart” olarak kuvvetle savunuyor.
Yerel referandum kısa süre önce Bahçelievler 7. Cadde’de gündeme geldi.
(Ki az daha “içkili yer referandumu”na döndürülüyordu, son anda dönüldü bu yanlıştan)
Şimdi önümüzde “Çayyolu Meydanı” örneği var.
Tek sorulu bir yerel referandum mesela:
“Meydan mı olsun, lunapark mı?”
Böylece hem Çayyolu’ndaki tek boyutlu karara dayalı tartışma, halkın doğrudan katılımıyla noktalanır.
Hem de yerel katılımın nadir örneklerinden birisi hayata geçer.
Neden olmasın?
Yazarın Tüm Yazıları