PaylaÅŸ
AA muhabiri Zafer Akpınar'ın hazırladığı habere göre, 2009 yılında 2008'e oranla araç sayısı 500 binin üzerinde artmasına rağmen, otomotiv yakıtları tüketimi yüzde 2.3 azalmış.
İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa'da, toplu ulaşımı tercih edenlerin sayısı ise artmış.
İstanbul'da geçen yıl toplu ulaşım araçlarını kullananların sayısı yüzde 20 artış göstermiş.
Ankara BüyükÅŸehir Belediyesi yetkilileri ise, belediye otobüsleri ileÂtaşınan yolcu sayısının 2007 yılında 186 milyondan, 2008 yılında 209 milyona çıktığını bildirmiÅŸ.
Yetkililer 2009 yılında bazı bölgelerin özel taşımaya verildiğini, bu nedenle rakamın 215 milyonu geçebileceğini de vurgulamış.
Yani Başkent'te de toplu taşımı yeğleyenlerin oranı geçen yıl yüzde 15'i geçmiş.
* * *
İstanbul hükümetin Marmaray'a, metroya milyarlarca dolarlık desteğiyle toplu ulaşımda radikal bir adım atıyor.
Başkent'te ise metro her seçimde seçim vaadi, her seçimde "En kısa zamanda bitecek"...
Ama sonuç ortada, 16 yıldır metro filan yok.
İstatistikleri, rakamları aktardım yukarıda.
Ankaralı toplu ulaşımda bunca yokluğa, bunca zamma, eziyete rağmen bulduğu/bulabildiği toplu taşıma araçlarına yönelmek istiyor.
Ekonomik koşullar, şehiriçi ulaşımdaki kaos, otopark yokluğu, dünya kadar üniversite vb. nedeniyle mecburen...
BüyükÅŸehir ise her fırsatta Ankara'da toplu taşıma araçlarını kullanma alışkanlığının çok düşük düzeyde olmasından, ulaşımın genellikle otomobille yapılmasındanÂyakınıyor.
Bir yandan da hemen en pahalı toplu ulaşımı gerçekleştirip,  sürekli zarar etmekten...
Ama hala başarıyı, övgüyü hatta rekoru yapılan ve yapılacak alt-üst geçitlerde, köprülü kavşaklarda arıyor.
Defalarca yazdık:
Eğer bir belediye, 80 küsur alt-üst geçit, köprülü kavşak, otoban yollar vb. ile yaya öncelikli değil otomobil öncelikli bir kent yaratıyorsa...
Eğer bir belediye başta trafik akışının en yoğun olduğu Çayyolu Metrosu'nu ve diğer hatları 16 yıldır vaatle geçiştiriyorsa...
Eğer bir belediye metroyu bırakın metrobüsü bile önce vaat, sonra hayal ya da tramvay yapmışsa...
Ve eğer koca bir Başkent'te geceleri otobüs seferleri belli saatten (hatta hep değiştiği için belirsiz saatlerden) sonra hiç yoksa...
Bir şey demeye de gerek yok artık.
Çünkü rakamlar da, plan da/plansızlık da, Halep de arşın da, hendek de deve de, hesap da terazi de, herşey ortada.
PaylaÅŸ