Paylaş
Sahi, gerçekten bir Vapur Lokantası (da) vardı Gençlik Parkı’nda.
Ama batırdılar, sürgüne yollanan heykellerin yanısıra...
Uzun lafa gerek yok, Paksoy’un şiirini, (aslında bir kent güncesini) sizlerle de paylaşmak istedim:
“(...) Ankara’da Gençlik Parkı’nda
Önce Vapur Lokantası diyorlardı
Sonra Vapur Çay Bahçesi olmuştu
Ben de kendimce
Bozkır Gemisi koymuştum adını
* * *
İki su perisi gösterirdi onu
Çocukluğunu arayanlara Gençlik Parkı’nda
Haydi derlerdi, atla
Bu gemi götürür seni istediğin limana
Onunla bulabilirsin yitirdiğin çocukluğunu
* * *
Öyle de olurdu
Bir Ankara aydınlığında
Göğe salınmış çapamızı çekerek
Açılırdık kıyısız Bozkır Denizi’ne
Alkımlardan alkımlara geçerek
* * *
Kimler olmaz dı ki Bozkır Gemisi’nde kimler
Bir seferinde Piri Reis’le Samiramis’i görmüştüm
Horon teperlerken güvertede
Bir seferinde de bir bardak çay sunmuşlardı bana
Homeros ile Yunus
Selçuk işi bir semaverden kendi elleriyle
* * *
Şiirin ta kendisiydi Bozkır Gemisi
Şapka çıkarırdı yetmiş iki millet
Okuyunca bordamızda yazılı seçkin dizemizi:
“Yurtta sulh /Cihanda sulh”
* * *
Ama batırıldı Bozkır Gemisi
Yadsıyamaz kimse bu yalın gerçeği
Kovuldu çocuklar görmesin diye
Gençlik Parkı’ndan su perileri de...”
Paylaş