Paylaş
Türk halkı ve Türkiye sadede gelmelidir. Türk halkı sadet noktasından çok uzaklaştı. Toparlanıp tekrar sadet noktasına gelmede başarısız olacağından korkmaktayım.
Gün bu gündür ve artık, zamanın ve Tanrı’nın ‘yarın bakarız’a tahammülü yoktur.
Türkiye için ‘yarın’ bugün olmuştur. Türkiye, yarını bugünde yakalayamazsa batar.
Evet, Türkiye artık sadede gelmelidir.
Sadet; particilik oynamak değil, uyanış, diriliş, ayağa kalkış ve gayret kuşağını kuşanış siyasetidir. Monşerlik, viskicilik, veya ‘maske namaz’ı araç yaparak halkı soyma siyaseti değil, elini taşın altına sokup ekmeğini paylaşma siyaseti lazım.
Bu siyaseti; oyu ve gücü Müslümanlardan alıp hizmeti Haçlı kurmaylara verenler anlayamaz.
Siyasetin birilerinin babadan kalma mesleği olmaktan çıkarılması gerekiyor. Dış ve iç sömürü odakları siyaseti bir mesleğe dönüştürerek kendi güdümleri dışındakilerin siyaset yapmalarını kısmen veya tamamen önlediler.
Halk kitleleri siyasetin dışına itildi.
Büyük kitlelerin siyasetin dışına itilip âtıl bırakılmasında iki oyun öne çıkarılmıştır:
1. Siyasetin mesleğe dönüştürülmesi,
2. Siyasetin para üzerinden yapılır hale getirilmesi.
Her faaliyette olduğu gibi siyasette de para önemlidir. Ancak siyaset-para ilişkisinde iki olguyu birbirinden ayırmak gerekir:
1. Siyasette teşkilatlanmak için gerekli para,
2. Para üzerinden siyaset yapmak için para.
Siyasette teşkilatlanmak için parayı, o siyasete gönül veren ülke çocukları rahatlıkla sağlar. Bu noktada hiçbir sıkıntının olacağını sanmıyorum. Elverir ki siyaset yapma adı altında, talan, saçıp savurma, onun-bunun kesesinden keyif yapma düzenbazlığı kol gezmesin. Bu düzen-bazlık egemen olmaz, israf ve talana gidilmez ise siyaseti finanse edecek parayı vermekte halk problem çıkarmaz.
Para üzerinden siyasete gelince, o, siyaseti talan, vur-kaç, haram servet aracı yapmanın başlangıcıdır.
Para dağıtarak veya saçıp savurarak yapılan siyasetin götüreceği âkıbet, bu parayı verenlerin vesayet ve hegemonyasına girmektir. Bu vesayeti kuranlar, finanse ettikleri siyaset iktidar olduğunda faturaları ortaya sürerler. Vesayetle gelmiş iktidar, bu faturaları ödemeyi icraat bilecektir.
Türkiye, bu tür siyasetleri demokrasi sana sana bugünlere geldi. "Sizin şu kadar milyon dolarınız var mı ki siyasete soyunuyorsunuz?" diyerek söze başlayanlar, işte bu geleneği yaşatmak isteyenlerdir.
Siyaset dendiğinde söze ‘milyon dolarlar’ ve ‘Amerika’nın icazeti’ diye başlayanların, gününü gün etmek isteyen onursuzlar olduğu anlaşılmadan Türkiye’nin düzlüğe çıkması mümkün olmayacaktır.
Paylaş