Paylaş
İZMİR’in gelmiş geçmiş tüm şairleri, “Tarih Boyunca İzmir Şiir Antolojisi” kapsamında, 1174 sayfalık ve 2000 dolayında şiir kapsayan bir dev kitapta buluştu. “İzmir’in Dağlarında Çiçekler Açar” isimli kitabı, Memet Zeki Gündüz ve Muhittin Bilgen hazırladı, Şenocak Yayınevi bastı. İzmir Edebiyat Tarihi’nin önemli bir eksiği böylece tamamlanmış oldu.
1465 yılında “Düsturname-i Enveri” isimli bir destan yazan Şair Enveri’nin İzmir üzerine bir dörtlüğünden başlayıp, yüzyılları ve yılları yutarcasına günümüze gelen, gelmiş geçmiş en önemli İzmir şiirlerini gözlerimizin önüne seren kitabı kutlamamak elde mi?.. Şimdiden kütüphanemizin en değerli bölümünde yer aldı. Karınca çalışkanlığı ile bu yapıtı hazırlayan iki sempatik araştırmacı dostumuza şükran duymalıyız. Kitapta yer alan 12 şiirimden biri olan ‘‘İzmir Camileri’’ şiirimi yanda yayınlıyorum.
İZMİR ŞİİRLERİ
İzmir üzerine ilk şiir antolojisini, 1934 yılında Hüseyin Avni Ozan hazırlamıştı. Bu değerli kitabı rahmetli edebiyat hocam Belkıs Zincirkıran bana armağan etmiştir. Daha sonra değerli dostum Hüseyin Tuncer, Yıldız Tuncer ile 1991 yılında “Şiirimizde İzmir” araştırmasını yayınladı. Ardından, 2008’de M. Kadri Sümer ile Ahmet Günbaş’ın “Şiirin Adı İzmir” kitabı geldi. Memet Zeki Gündüz ile Muhittin Bilgen’in son kitabı, tüm bu geride kalanların birikimi üzerinde, daha kapsamlı bir muhteva içermekte.
Kendi adıma kitabın sayfaları arasında kaybolurken, hem İzmir sevgim pekişiyor, hem de nice şair dostumla geziniyorum. Nahit Ulvi Akgün’den sevgili ağabeyim Şükran Kurdakul’a, edebi babam Salah Birsel’den can dostum Bahattin Ertük’e kadar ölmüş şairlerimle bir kez daha birlikte olmak içimi titretiyor. Yüksel Pazarkaya gibi, Asım Öztürk gibi, Abdullah Neyzar Karahan gibi, Timuçin Özyürekli gibi, Refik Durbaş gibi yaşayan şair dostlarımın İzmirli dizeleri arasında kendimi şiirsel musikiye teslim etmek, ne güzel bir duygu..
NAİM ABİ
Benim çocukluğumda “Naim Soyusinmez” isimli zarif ruhlu bir ağabeyim vardı. Şimdi ismimi taşıyan Karşıyaka’daki 1850 Sokak’taki evimizin tam karşısındaki İtfaiye’nin fedakar neferleri içinde emek verirdi. Edebiyat ve spordan iyi anlardı. Biz mahalle çocuklarını boş vakitlerinde yetiştirmeye çalışan Mevlana yürekli bir ağabeyimizdi.
Beni Beşiktaşlı yapan kişidir, beni şiire bulaştıran da odur. Kitabın 1120’nci sayfasında bu ölmüş dostumun “Kuvayı Milliyeci” şiirine rastladım, çok duygulandım, aşağısındaki notu okuyunca bu şiiri 1981 yılında yayınlamakta olduğum Kocatepe Şiir Dergisi’nde kendimin yayınladığını hatırladım, daha da duygusallaştım. Haydi okuyalım:
“Bre kardeşim / sıra şimdi bizdedir / düşman girmiş İzmir’e / kuvvet dermen dizdedir / Salih Çavuş’u al yanına / okur işgalcinin canına / dededen kalma vardı senin / duvarda asılı martinin / silahını al tütün keseli / haber sal gelsin kör Veli / kardeşim Ahmet’i / ben çarçabuk bulurum / bir de aldık mı efe Memet’i / görsünler o zaman Kuvayı Milliye’yi / bize gazi giydirir şehadet tacını / helalleşmeyi bitirin kız kızan / çoğumuz da birdir azımız da / kavgamız vatan yolunda / bizim sönmez andımız / İstiklal marşımız..”
İKİ ARAŞTIRMACI
Bu dev araştırma kitabını hazırlayanlardan Memet Zeki Gündüz, 1945 Sivas doğumlu. Sivas Lisesi, Çapa Eğitim Enstitüsü, Anadolu Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu. 1966 yılında başladığı öğretmenliğini, İzmir Özel Türk Lisesi’nde sürdürüyor. Öğrencileri tarafından çok sevilen, babacan, bu güzel insanı kutluyorum.
Kitabın diğer hazırlayıcısı Muhittin Bilgen, 1948 Kaş doğumlu. Antalya Aksu Öğretmen Okulu’nu bitirdikten sonra, Gazi Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümü, Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü ve A.Ü. Hukuk Fakültesi mezunu. Sevgili dostum yazar Savaş Ünlü’nün kadim dostudur. Davudi sesi ve güvenilir kimliğiyle çevresinde sevilen Muhittin Hoca ile bir zamanlar birileri aramızı bozmak istemişti. Aynı anda ikimiz de olayı aydınlatıp, dostluğumuzu pekiştirdik. Onu da İzmir’e yaptığı hizmetlerden dolayı kutluyorum. (İletişim: 0.505.906 80 69)
Muhittin Bilgen bu akşam Çeşme’de..
Resimde “İzmir’in Dağlarında Çiçekler Açar” isimli kitabı birlikte hazırladığı Memet Zeki Gündüz ile gördüğümüz araştırmacı-öğretmen Muhittin Bilgen, bugün saat 21.00’de Çeşme Eski Kilise’de “Çocuk Edebiyatı” isimli bir söyleşiye sevgili arkadaşı, ünlü yazar Savaş Ünlü ile katılıyor.
İzmirli şairler buluşunca şiir çiçekleri açar
İşte İzmir Edebiyat Tarihi’nden bir ilginç fotoğraf. Ayaktaki şairler Şahin Çandır, rahmetli Metin Pütmek, Berin Taşan, rahmetli bestekar ve musiki araştırmacısı Ali Rıza Avni, Ümit Yaşar Işıkhan. Oturanlar Turgay Gönenç ve Yaşar Aksoy. Şair dostlarım, 4 Nisan 1984 günü, Arko Sanat Galerisi’nde önemli kitabım “Halikarnas Kadırgası”nın imza gününde beni yalnız bırakmamış.
İZMİR CAMİLERİ
Konak’tan başlarsın
İzmir camilerini aheste gezmeye
Yalı Mescidi’nde elini öpersin
Evliya Çelebi’nin hürmetle
Vakit öğle vakti, suyu serindir sebilin
Kemeraltı Camisi saklıdır
Salepçioğlu salep içer
Başdurak tam köşebaşında
Kestanepazarı şenliğin tam ortası
Şadırvanaltı’nın yaldızlıdır şadırvanı
Hisar en muazzamı
Adı üstünde kalenin ortası
Önü boncuk, Kur’an, takke, çiçek
Sırtını dayamış Kızlarağası’na
Döner var, aşure var, yemeden geçme.
Hocazade Ahmet Ragıp
Hayırsever adamış vesselam
Karaburun yolunda çeşmeleri var
Alsancak’a kurmuş güzelim camisini
Çan sesleri arasında yükselir ezan.
Oysa en benzersiz camileri
Karşı kıyısındadır İzmir’in
Koca ülkeni baştan sona gez
Bulamazsın “Kemalpaşa” ismini taşıyanı
Zübeyde Ana’yı koruyan Osmanpaşa’yı.
Çömezzade, Soğukkuyu’yu yaptırmış
Cemaat, Mevlana’yı yükseltmiş
Zenginin biri, Beşikçioğlu’nu ısmarlamış
Tüm minareler göklerimizi okşar
İzmir Camileri, kadim şehrin gururu..
Yaşar Aksoy
Paylaş