Paylaş
Maçları internetten (FIBA Europe) izleyebiliyorum. İnternette maçları televizyon kanalından izler gibi seyredemiyorsunuz ama sayıları, ribauntları kimin yaptığını, maçın kaç kaç olduğunu anında öğrenebiliyorsunuz. Bu yüzden Ümit Milli Takımımızı izlerken yorulduk. Alınan sonuçlarsa bizi üzdü.
Ben A Milli Takımımızın, bugüne kadarki en güçlü kadromuz olduğuna inanıyorum. A Milli Takımımız Türk basketbolunu zirveye taşıyacaktır. Avrupa şampiyonu olabiliriz. Şampiyon olmasak da madalyayla dönme şansımız çok yüksek. Bu yüzden Avrupa’nın en iyi takımları arasında Türkiye’nin adının da geçecek olması bizi çok sevindiriyor. Hayallerimiz gerçek olmak üzere ama zirvede tutunmak için güçlü ümit milli takımlarına da ihtiyaç var. Ümit Takımı’na ilgi bu yüzden. 3–4 yıl sonra bu Ümit Takımımızda oynayan birçok oyun A Takımımızda yer alacaktır. Ümit Takımımızda ise Furkan ve Sertaç’tan başka yıldız olacak oyuncu sayısı çok az. Furkan her gün daha iyi oyuncu oluyor. Yunanistan maçında attığı sayı 19, yaptığı ribaunt 17. Furkan’ın Türk basketbol tarihinin en çok ribaunt yapacak oyuncusu olacağı muhakkak. İnsanın aklına ‘Acaba attığı sayıdan daha çok ribaunt yapıp, dünyayı şaşırtır mı?’ sorusu bile geliyor.
Takım oyunumuz ise yetersiz. Yunanistan maçında takım olarak yaptığımız toplam asist sayımız sadece 3. Ben koç Mustafa Derin’in bu işe bir çare bulmasını ümit ediyor ve diliyorum. A Milli Takımımıza Enes Kanter ve Doğuş Balbay’ın katılımı yaş ortalamamızı biraz düşürecek ama en önemli kazanç 23 yaşındaki Emir Preldzic. Hep söylüyorum tribünleri dolduran basketbolseverler, basketbol adamlarımıza ‘Biz yeni Hidayetler istiyoruz’ diye haykırıyorlar. Emir’in Hido olma şansı çok var. Bu yüzden genç koçlarımızı hep uyarıyorum. Elinizdeki en yetenekli oyuncunuzu oyun kurucu yapın. Onu önce basketbolcu yapın, pivot olmasını sonra düşünürsünüz. Basketbol garip bir oyun. Oyun kurucu takımın en kısa oyuncusudur diye bir kaide yok ama biz uzun boyluları pivot yapıp, sırtını potaya döndürerek işe başlıyoruz. En kısa oyuncumuzla point-guard yapıyoruz. Genç takımda sırtı hücum potasına dönük başlayan oyuncu ilerde yüzü dönük oynamakta zorlanıyor. Çok yönlü oyuncu olamıyor. Bunu adale hafızasına bağlıyorlar. Basketbolda adale hafızası diye bir anlayış var. Siz hangi hareketi ne kadar çok tekrarlarsanız adale hafızanıza o hareketi yerleştiriyorsunuz. Gençken adale hafızanıza yerleştirdiğiniz hareketi ileride değiştirmek çok zor oluyor. Adale hafızanız doluysa onu boşaltıp yerine yeni alışkanlıklar yerleştirmeniz adeta imkansız. Bu yüzden genç takımda sırtı dönük pivot oynamanız ileride yüzü dönük oynayıp gerçek bir basketbol oynamanıza mani oluyor.
Önceki gün bir e-mail aldım. Genç basketbolcu kardeşimiz geçen haftaki yazımızı kastederek “Türk basketbolunda savunma geliştiren koç olarak Tanjevic’i göstermek ne kadar doğru?” diye soruyordu. “Efes’in bir zamanlar ne kadar iyi savunma yaparak beynelmilel anlamda dahi alkış topladığını unuttunuz mu?” diyordu. Derdimi iyi anlatamamışım. Özür diliyorum.
Önce Efes’in meşhur savunması alan savunmaydı. Biz bire bir adam adama savunmayı Tanjevic’in etkilediğini yazmıştık. Sadece Tanjevic değil Yugoslav koçların hemen hepsi maçlarda kenarda (sınırsız uyarı) dediğimiz bağırıp çağırma alışkanlığı taşırlar. Bu sınırsız uyarı bizim oyuncularımızı tetikte olmaya, savunmada başka bir şey düşünmeden ellerinden gelenin fazlasını yapmaya zorladı. Bu anlayışın sahadaki temsilcisi Ömer Onan oldu. Ömer Onan Türk basketboluna saldırganlığı getiren ilk oyuncumuz. Ondan da herkes bir miktar etkilendi ve saldırgan savunma az da olsa yayıldı. Biz basketbolumuz yeni Hidolar bekliyor diyoruz. Esasında yeni Ömer Onanlar da bekliyoruz. Ömer Onan’a benzemek yeni Hido olmaktan daha kolay. Yeter ki siz kafanızda ‘savunmada saldırgan olacağım’ diye sarsılmaz bir karar alın. Saldırgan savunma bir oyuncuya ne kadar özgüven kazandırıyor gördük. Ömer Onan’ın bu kadar iyi şutör olacağını kimse düşünmezdi. Bu yüzden gençleri uyarıyorum. Savunmada Ömer Onan gibi saldırın. Bu savaş savunmayla bitmiyor. Özgüven sizin çok iyi bir hücum oyuncusu olmanıza da yardımcı oluyor. Attığınız şutu da sokuyorsunuz. Karar sizin. Ya seyredin ya saldırın.
Paylaş