Şimdi müzik: İyi bir yer sanmaları için

90 yaşında bir kadın 20 yaşında genç bir kızla birlikte şarkı söylüyor. Sahnedeki müziğe beraberce tempo tutuyor.

Haberin Devamı

Doğu Batı ile buluşuyor. Dinsizler inananlarla bir araya geliyor. Gelenek modern tarza kucak açıyor. Gerilim uyumla çıkış yolu arıyor. Folklor rap müziğe çarpıyor. Bayan Bejarano rap müzik yapan Microphone Mafia grubuyla sahneye çıkıyor.

Grubu kuran ikisi Türk, biri İtalyan kökenli, Almanya doğumlu üç genç, Almanya’da yaşayan göçmenlerin üçüncü kuşak temsilcileri. Kutlu Yurtseven, Önder Bardakçı, Rosario Pennino rap müziğe farklı bir katkı yapıyor. Onlara fikri veren Alman Sendikalar Birliği (DGB).


Fikir şu, onlar rap müzik yapacak, bazı klasik parçaları modernize edecek, dünyaca ünlü yazar ve şairlerden besteler yapacak.


Ve bir de 85 yaşındaki Bayan Bejarano onlara eşlik edecek.

Haberin Devamı

DEVRİMCİ RUH


Onlar Brecht’in, Almanların Yahudilerle evlenmesini anlatan “Yahudi Fahişesi” şiirini besteliyor, onu çalıyor.


Nazım’ın “Karlı Kayın Ormanı”
şiirini, Schiller’in bir şiirini besteliyor, Theodorakis’ten hapiste yatan bir adamın öyküsünü anlatan “Kasap”, Güney Amerika’ya uzanıyor, “Viva La Liberta” (Yaşasın Özgürlük) nidasıyla insanları ayağa kaldırıyor. Klasik pop müziğin unutulmazlarını çalıyor, onlar arasında yer alan “Bella Ciao” ile eskiden yeniye uzanıyor. Eserler önce kendi orijinal dillerinde okunuyor, daha sonra sekiz ayrı dile çevriliyor.


Okudukları ve çaldıkları şiirlerin ortak yanı, şiddete, savaşa, ırkçılığa, ayrımcılığa karşı mücadele çağrısı.


Grup ilk kez iki yıl önce, 2007’de Dünya Kadınlar Gününde sahneye çıkıyor. Sabit yerleri yok, Almanya içinde turnelere çıkıyorlar.


Konserlerine önceleri elli, altmış kişi geliyor. Şimdi izleyenlerin sayısı beş yüz, altı yüzü aşıyor.


Devrimci ruh
esiyor konserlerde ve şarkılarda. Neonaziler okullarda kendi ideolojilerine uygun CD’ler dağıtıyor, Microphone Mafia Grubu ise, onlara bu şiirlerle, bu rap müzikle karşı tavır alıyor.

BUNA RAĞMEN YAŞIYORUZ


Ve asıl Yahudi kökenli Bayan Bejarano. Müzikten sonra sahnede heyecan.


Bejarano çok görmüş, geçirmiş bir kadın. Auschwitz toplama kampında Nazilerin elinden kurtulabilen ender insanlardan.

Haberin Devamı


İkinci Dünya Savaşı sırasında, genç kızlığa adım atmakta olan bir çocuk. Piyano ve akordeon çalıyor.


Toplama kampında çalıyor. Ne zaman çalıyor? Trenler dolusu insan gaz odalarında ölüme gönderilirken.


Naziler ona tam o sırada çalmasını emrediyor, trenlerle gelen insanların, müziği duyduklarında iyi bir yere geldiklerini sanmaları için.


Bejarano gaz odalarının tanığı. O tanıklığını kitaba döküyor. “Buna Rağmen Yaşıyoruz” (Wir Leben Trotzdem) acılarla dolu anılarını derlediği kitabı.


Rap ziyafetinden sonra sahneye çıkan Bejarano bu kitaptan bölümler okuyor. O günü anımsatarak, bugünlere uyarılar gönderiyor. Anlayana.


Müzik grubunun üyesi Kutlu Yurtseven’le telefonda konuşurken, aniden rahatladığımı hissediyorum. O sohbet beni bir başka bir dünyaya götürüyor.

Haberin Devamı


Oh be, dünya varmış, başka dünyalar, başka hayatlar. Sanki bir anda Sibirya’nın uçsuz bucaksız steplerinde meçhule yol alan trenden iniyorum, edebiyatın, bir bütün olarak sanatın gerçekle örtüştüğü dünyaya adım atıyorum.


Kendime dönüyorum, çevreme bakıyorum, doğru, belki “Buna Rağmen” değil ama, her şeye rağmen yaşıyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları