SÖZÜM ona haber. Sözüm ona, o kanalda din, iman önde geliyor. Din, iman olunca yalan söylemek günah. O, size öyle geliyor.
Önümüzdeki pazar günü Ankara’da Cumhuriyet Mitingi var. Bu mitinge karşı Samanyolu TV meşrebine uygun hazırlık içinde. Üç akşam önce mitingle ilgili bir "haber" veriyor.
Haber mi, korku yaratmak mı, hatta suç işlemek mi, hepsi birbirine karışıyor. O karışıklık içinde net bir olgu var. O TV tam militan tavır içinde.
Yayınladığı habere bakın.
MAHKEMEYE VERİRİM
Samanyolu haberinde, daha önceki Cumhuriyet mitinglerini "darbeye zemin hazırlamak" olarak niteliyor ve devam ediyor:
"Bu defa Ergenekon mitinglerinin PKK yandaşlarının yaptıkları mitinglerden çok da farkı yok. (...) Bu toplantıların Ergenekon Terör Örgütüne destek amacıyla yapıldığı aşikar."
Cumhuriyet mitingine katılmak, buna göre;
1-PKK ile aynı çizgiye düşmek,
2-Teröre destek vermek anlamına geliyor.
Bu mitinge ben katılsam, Samanyolu TV’yi mahkemeye veririm. Ama, bu militan kanala göre, fırsat bulursam.
CİNAYETE DESTEK
Çünkü, haberin devamı var:
"17 Mayıs’ta yapılacak miting savcıların silahlı terör örgütü dediği organize suç oluşumunun faaliyeti olarak dikkat çekiyor. Bu noktada işin en önemli yanı Ergenekon mitinglerine katılacakların düşeceği durum".
Samanyolu’na göre, Cumhuriyet mitingi hem PKK, hem Ergenekon, hem terör mitingi gibi. Aynı zamanda organize suça katılmak.
Bu kadarla kalmıyor, mitinge katılmak demokrasi karşısında yer almakla başlıyor, "darbecilerin, cephanelerin, suikast planlarının, cinayetlerin ve Danıştay saldırısının arkasındayız anlamına geliyor" diye devam ediyor.
Vay anasına. Bu bir haber. Dini ve imanı bütün, yalanı günah sayanların haberi. Mitinge katıldınız mı, cinayetleri destekliyorsunuz, demek.
Ardından hemen tehdit geliyor:
"Güvenlik birimlerinin Türkiye’yi kaosa sürüklemek için provokasyon peşinde koşan bir örgütün düzenleyeceği mitingi yakın takibe alacağı muhakkak."
Herhalde polisle işbirliği halinde, her şeyi biliyor. Katılma korkusu yaratıyor. Tehdit bir alt paragrafta daha net:
"Mitinge bilinçli şekilde katılanlar, Ceza Kanunundaki suç ve suçluyu övme, ayrıca yardım ve yataklık fiilini işlemiş olacaklar ve iki yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacaklar".
BUNUN ADI HABER
Önce zehir hafiyelik, ardından savcı ve yargıçlık taslıyor.
"Cezalandırılacaklar" diyerek, kararı şimdiden veriyor. Mitinge katılmanın ceza maddesi bile hazır. Ama, orada da kalmıyor:
"Mitinge katılacakların tek tek görüntülenerek Ergenekon Terör Örgütü ile bağlantılarının araştırılacağı tahmin ediliyor".
Mitinge katıldınız mı, hayatınız kayıyor. PKK, darbeci, örgütlü suç işlemek, artık ne varsa ve eh, o kadar suç işledikten sonra, hapis.
Böyle bir metnin adı "haber", böyle bir işin adı "habercilik". Geçiyorum haberi, bu "yorum" bile değil. Baştan sona tehdit.
Fethullah’a yakın bu kanal neden en militan kanal? İnsanların doğal demokratik haklarının neden bu kadar karşısında? Devlette kadrolaşma tamam, şimdi saldırı zamanıdır, diye bir yanılgı içinde mi yoksa?
Bu haber temel hak ve özgürlüğün kullanılmasını engellemeye yönelik değil mi? Katılacak olanları şimdiden karalayan bu haberin kendisi suç değil mi?
Başkanlık Türkiye’de ama başkan emekli
BİRLEŞMİŞ Milletler Güvenlik Konseyi’nde başkanlık her ay bir ülkeden diğerine geçiyor. Haziran’da sıra bizde. Bizim üyeliğimizden sonra sıra ilk kez bizde.
Başkanlığı fiilen B.M.’deki daimi temsilci, büyükelçi yürütüyor. Ancak, oradaki büyükelçi aylar önce emekli oluyor. Buna rağmen, oraya henüz atama yok. New York’taki B.M. temsilcilik aylardır vekaleten yönetiliyor. Üstelik emekli bir büyükelçi tarafından.
Baki İlkin New York’ta büyükelçi iken, emekli oluyor. Sonra Cumhurbaşkanı danışmanı sıfatıyla temsilcilik görevine devam ediyor. İlkin, yine büyükelçilik kolaylıklarından yararlanıyor. Ankara’da bazı siyasiler "bu durumu kurallara aykırı" görüyor ve dosya tutuyor. Daha sonra hukuku işletmek üzere.
Bir başka aykırılık ve diğer ülkelere ayıp, başkanlığın emekli büyükelçi eliyle götürülecek olması. Eğer 15 gün içinde bir atama olmazsa.