Paylaş
2004’te George W. Bush’un ikinci kez başkan seçildiği seçimlerde Florida’daki oyların sayımı tam bir ay sürüyor. Oylar kritik, başkanın kim olacağını belirleyecek. Toplumda “seçimin dürüstlüğü ve temizliği” üzerine büyük kuşku doğuyor.
Kongre el koyuyor, ama atı alan Üsküdar’ı geçmiş, başkanlık yine Bush’ta kalıyor.
PLATFORM
Amerika’da olduğu gibi, dünyanın her yerinde seçime “Ali Cengiz oyunları” karışabiliyor.
Geriye dönük tartışma açmak amacıyla değil ama, bundan sonra seçimlerin dürüst ve temiz yapılmasını sağlamak adına, bir platform kuruluyor. Çeşitli mesleklerden 250’yi aşkın insan bir araya geliyor ve temiz seçimleri amaçlayan bir dizi çalışma yürütüyor. Eşgüdümü eski ANAP’lı bakanlardan Yaşar Okuyan üstleniyor.
Yakın zamanda hepimizin kaderini etkileyecek üç seçim var. O halde, seçimlerde dürüstlük, şeffaflık ön planda.
FAZLADAN ALTI MİLYON
Platform adına yapılan açıklamada şu sözler dikkat çekici:
“Özellikle 2007 yılından başlayarak yapılan seçimlerde seçimin dürüst ve şeffaflığına ilişkin yaşanan birçok olumsuz olay seçimlere olan güveni azaltmıştır”. Bu sözün somut dokümantasyonu var.
“2007 ve 2009 seçimleri arasındaki 20 aylık dönemde sandık seçmen listelerine 7.694.809 seçmen eklenmiştir. Oysa, Türkiye geneli ortalama seçmen artışı yıllık 950.000 civarında olup, eklenmesi gereken seçmen sayısının 1.590.000 (79.500x20 ay) civarında olması gerekirdi. Bu durumda, 2009 sandık seçmen listelerine 6.104.809 (7.694.809-1.590.000 = 6.104.809) seçmen fazladan eklenmiştir”.
Hesap çarpıcı.
DOKÜMAN KORUMA ALTINDA
Sekiz kişilik bilimsel bir ekip bir buçuk yıl süreyle 52 milyon 500 bin oyu tek tek tarıyor. Ortaya 21 bin sayfalık doküman çıkıyor. Seçimler üzerinde hayalet dolaştığını gösteren doküman. Bu doküman kayıt altında ve yurtdışında koruma altında.
Burada aklı başında tutum şu. Kimse AKP iktidarını gayrımeşru ilan etmiyor, kimsenin şu ya da bu partiye köstek olmak ya da kıyak çekmek gibi bir derdi yok. Bütün konu, dürüst seçimler.
SİSTEMDE AÇIK VAR
Seçmen kütüğünden ismi silinen, oy kullanamayacağını ancak sandık başına gittiğinde anlayan, parmak boyasının iptali ile birden fazla oy kullanan seçmen, hepsi var bizde.
Tokat’ta Afgan yurttaşlarına kullandırılan oylar gibi, geçici TC kimlik numarası verilen Suriyeli göçmenlere de oy kullandırtılacağı kaygısı yine bizde.
Seçim sisteminde ciddi açıklar var. Oysa, temiz seçim demokrasinin güvencesi. “Sandık” diyor ya, işte temiz sandık. Temiz sandık için gerekli önlemleri yine aynı platform açıklayacak.
Gezi ile birlikte ortaya çıkan çok önemli bir gelişme var. Artık herkes kendi kaderini kendi eline alıyor, başkasına bırakmıyor. Temiz Seçim Platformu bunun en somut hali.
Kıbrıs’ta saç boyası yetmedi
ADAMIN saçlarını boyuyorlar, daha gürbüz görünsün diye.
Kıbrıs’ta seçime giderken, eski Başbakan İrsen Küçük’ün saçını boyamak yetmiyor, “Türk yetkililer” -hangi yetkililer artık siz anlayın- köyleri dolaşıp, “Oyunuzu İrsen Küçük’e verin” diye halka baskı yapıyor. Nafile, bırakın partisini, İrsen Küçük’ün kendisi bile milletvekili seçilemiyor.
Küçük’ün seçilemeyişi aynı zamanda AKP’nin Kıbrıs yenilgisi. AKP seçimde İrsen Küçük’ü destekliyor ve kaybediyor. Strateji dehası Ahmet Davutoğlu yenilgiler zincirine bir yenisini daha ekliyor.
Kıbrıs’ta 2015’te cumhurbaşkanı seçimi var. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile AKP’nin arası limoni. Eroğlu Ankara’dan verilen “direktiflere” boyun eğmiyor. AKP 2015 için İrsen Küçük’ü hazırlıyor. Hazırlık kursakta kalıyor. Milletvekili bile seçilemeyen Küçük’ün cumhurbaşkanı adaylığı artık hayal.
Derviş Eroğlu şimdiden bütün muhtemel adayların önüne geçiyor. Ekim ayında da Rumlarla görüşmeler başlıyor.
Seçimden tek başına iktidar çıkmıyor, koalisyon kurulacak. Gözler Kıbrıs’ın en güçlü ismi Eroğlu’nda. O, başbakanlığa kimi atarsa, o ne derse, o olacak.
Darısı Türkiye’nin başına.
Paylaş