Paylaş
“Ben farklı bir Cumhurbaşkanı olacağım”. O fark kendini sadece günlük tavırda değil, Cumhurbaşkanlığı bütçesinde de gösteriyor. Ahmet Necdet Sezer, Abdullah Gül ve Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı bütçelerine bakınca, fark müthiş.
CHP milletvekili Gökhan Günaydın, Sezer, Gül ve Erdoğan bütçelerini karşılaştırıyor. Çıkan tablo parmak ısırtıcı. Gökhan Günaydın: “Bütçeler üç dönemin kamu harcamalarındaki anlayışı gösteriyor”.
SEZER DÖNEMİ
16 Mayıs 2000-28 Ağustos 2007 arasında Sezer’in bütçesi: 2000’de 13 milyon 720 bin, 2001’de 13 milyon 690 bin, 2002’de 18 milyon 850 bin, 2003’te 23 milyon 680 bin, 2004’te 30 milyon, 2005’te 31 milyon 253 bin, 2006’da 32 milyon 589 bin, 2007’de 33 milyon 893 bin lira. Sekiz yılın toplamı 197 milyon 675 bin lira. Yıllık ortalama 25 milyon liranın altında.
GÜL DÖNEMİ
28 Ağustos 2007-28 Ağustos 2014 arasında Gül’ün bütçesi: 2008’de 55 milyon 561 bin, 2009’da 69 milyon 300 bin, 2010’da 112 milyon 99 bin, 2011’de 116 milyon 900 bin, 2012’de 138 milyon 700 bin, 2013’te 157 milyon 560 bin, 2014’te 199 milyon lira. Yedi yılın toplamı 849 milyon 620 bin lira. Yıllık ortalama 121 milyon lira, Sezer’in yıllık ortalamasından yüz milyon lira fazla. Gül, Sezer’e iyi fark atıyor.
ERDOĞAN FARKLI
Erdoğan’ın bütçesi Sezer ve Gül’e göre çok yüksek.
2015 Cumhurbaşkanlığı bütçesi geçen yıl 214 milyon 800 bin lira olarak tahmin ediliyor. Ama, Erdoğan seçildikten sonra 397 milyon lira olarak belirleniyor. 182 milyon lira daha fazla. Bir yıllık fazlalık Sezer’in neredeyse sekiz yıllık toplamına eşit.
2016 Cumhurbaşkanlığı bütçesi 434 milyon 94 bin, 2017 bütçesi 464 milyon 255 bin lira tahmin ediliyor. Bunlar bugünden tahmin, yarın ne olur bilinmez.
2015’e iki yılın tahmini eklendiğinde, Erdoğan’ın üç yıllık toplamı 1 milyar 295 milyon 349 bin, ortalama 431 milyon lira. Sezer dönemine göre on yedi, Gül dönemine göre üç buçuk kat fazla.
Rakamlar herkesin gözü önünde, ama karşılaştırınca, Gökhan Günaydın’ın incelemesi çarpıcı hale geliyor.
İstanbul gitti gider
İSTANBUL, tarihi alanlarıyla UNESCO Dünya Kültür Mirası koruması altında. Ne var ki, son yirmi yılda AKP zihniyeti ile ne doğa kalıyor, ne tarih. Her yer beton, AVM ve yüksek binalarla dolu. 2012’de Kültür Bakanlığı belediyeleri uyarıyor, buna rağmen Boğaziçi dahil, her yer imara açılıyor. Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce’ye soruyor:
“Emirgan Korusu’nun bitişiğindeki yeşil alan yapılaşmaya açılıyor mu? Zeytinburnu gökdelenlerinin imara aykırı katlarıyla ilgili mahkemenin yıkım kararı ne zaman uygulanacak? Maslak’ta Soma Holding’e ait inşaatta imara aykırılık iddialarına soruşturma açıldı mı?”
Cevapları herkes bekliyor.
Seçimde kapışma belli
AHMET Davutoğlu aynı alana yükleniyor, sosyal yardımlara. İlk kez ev sahibi olacaklara yardım, KOBİ’lere kredi derken, dün turizme destek ve Bağ-Kur emeklilerinin prim borçlarının dondurularak sağlık hizmetlerinden yararlanmaları. Hepsi seçim yatırımı. Bu seçimde kitlelere ulaşırken, onlara “ne verilecek”, şimdiye kadar olmadığı ölçüde, düğüm orada. Davutoğlu kendini halka bu yolla kabul ettirmeye çabalıyor.
Paylaş