Dinci terör sözü örgüt bastırınca...

O sabah bir çok yerde ezan okunmuyor!.. İslamcı teröre İslami tepki!.. O gün bir çok yerde camilerde hocalar vaazlarını aynı konuya ayırıyor!.. İslamcı teröre İslami tepki!..

Terörü lanetleyen, olayın gerçekte İslamcı terör olduğunu, ama terörün İslamla bağdaşmadığını vurgulayan vaazlar veriyorlar!..

Ne zaman?.. Başbakan Tayyip Erdoğan terörün adını koymakta zaman kaybederken!..

İstanbul'da arka arkaya patlayan bombalar Türkiye'nin bütününde derin izler bırakıyor. Toplum, 1999 depremini andıran bir travma yaşıyor. Bu genel kaygı, korku, belirsizlik, dinci kesime ve AKP tabanına dehşet ötesinde, farklı yansıyor.

TAVANA MESAJ

Dehşet, AKP tabanında ve dinci kesimde beklentiye yol açıyor. Beklenti, Başbakan Erdoğan'ın terörün adını koymasında odaklanıyor. Ama, o sırada Erdoğan hala adını koymuş değil!..

Türkiye'nin dengesi sarsılıyor. AKP örgütü, tabanı ve seçmeni ise, çok daha fazla sarsılıyor.

AKP örgütü, beklentisini yukarıya iletiyor. Erdoğan, terörün adını koymalı!.. Bu terörün kaynağında İslamcı örgütler olduğunu söylemeli!.. Tabanın beklentisi, isteği bu.

Erdoğan tabandan gelen tepkiye kulak veriyor. Aradan biraz zaman geçmiş olsa bile, ‘‘bu dinci terördür’’ diyor. Ama, ondan önce, kendisine yöneltilen eleştirilere kapalı!.. Ne zaman ki, kendi tabanı iradesini bu yönde açıkça dile getiriyor, örgütten camilere uzanan irade, o zaman dinci terör, demekten başka çare kalmıyor.

Taban, mesajı AKP seçmeninden alıyor.

Terör olaylarının dış boyutunu önce futbol kararlarında görüyoruz. UEFA'nın Galatasaray ve Beşiktaş'ın Avrupa Şampiyonası'ndaki maçlarını Türkiye dışına taşıması, dışardaki ilk tepki.

Ama, bununla kalmıyor. Dış ekonomik ilişkilere yansımış durumda. Örneğin, Türkiye'de iş yapan ve yeni ihaleye girecek olan firmalar, kendi elemanlarını Türkiye'ye gönderemiyor. Nedeni var.

Batılı sigorta şirketleri, Türkiye'ye gidecek insanları sigorta etmiyor!..

Bu durumda yabancı firmalar ya ihaleye girmekten vazgeçiyor ya da Türkiye'deki yatırımlarını şimdilik askıya alıyor.

Son derece tehlikeli!.. Hükümetin, uluslararası alanda bir güvence vermesi, o ülkelerle her türlü işbirliğine gitmesinin zamanı. Terörün adını koymanın dışardaki önemi burada.

Marx önde gidiyor


ALMAN TV kanallarından biri ilginç bir anket düzenliyor. Tarihte, gelmiş geçmiş en büyük Alman kimdir?.. Alman halkına sorulan soru bu. Ankete ilgi büyük. En büyük Alman olarak, komünizmin babası Karl Marx tüm rakiplerine fark atmış bulunuyor. İlginç olan, Marx'ı bir ara en yakından izleyen büyük Alman kim biliyor musunuz?.. Ünlü tenisçi Boris Becker. Uzun süre Marx'ı yakından izlemesine rağmen, şimdi geriye düşüyor. Yine de, sonuç henüz belli değil. Anket sürüyor. Sonuçlar 28 Aralık'ta açıklanıyor.

Aksu hálá koltukta


CNN Türk'te dün Taha Akyol'un konuğu İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu. Taha Akyol soruyor: ‘‘Terörde istihbarat zaafı var mı?..’’ En can alıcı sorulardan biri. Aksu'nun yanıtı:

‘‘Bizde istihbarat uzmanlaşmıştır. Hatta, diğer ülkeler bile, bunu kabul etmiş bulunuyor. Ben bir istihbarat zaafı görmüyorum.’’

Talihsiz bir açıklama!.. Çünkü, bu sözlerden 24 saat önce, istihbarat yetkililerinin tam tersi açıklaması var:

‘‘Kaç dinci hücre, kaç dinci terör örgütü var, bilmiyoruz. Olaylarda istihbarat açığı vardır.’’

Ya bakan doğru söylemiyor ya istihbarat yetkilileri yanılıyor. Muhtemelen Aksu siyaset yapıyor. Oysa, konu siyaset yapmayı kaldıracak türde değil. Hele, siyaset yapmanın zamanı hiç değil. Bu kadar büyük bir yanılgıya rağmen, Aksu hálá bakanlık koltuğunda!..
Yazarın Tüm Yazıları