CHP’nin duruşu ülkenin kaderi

Her üye, her makama aday olabilir. Her üye yatay ve dikey geçiş hakkına sahiptir. Önseçim şarttır. Her üye düşüncesini özgürce söyleyebilir, ancak parti disiplinine uymak koşuluyla.

CHP’de parti içi demokrasinin suyunu çıkaran pek çok üye var. Zaten üç partili buluştu mu aralarından biri kendisini acele genel başkan adayı olarak görüyor. “Benim partim” demek yerine, temel hastalık, “ego” öne çıkıyor.

Hepimizin hayatını belirleyecek sürece giriyoruz. O sürecin odağında yeni anayasa var. CHP’nin yeni anayasa çizgisinin netleşmesi gerekiyor. CHP Parti Meclisi yarın toplanıyor.

DEĞİŞİM ŞART

Bu olağanüstü dönemde CHP’de sesler karışık. Kakofoniye son vermek için Parti Meclisi’nin partinin tavrını belirlemesi şart. Bunu belirlerken, nereden hareket edecek?

Kendi dar kalıplarına sıkışmış, kentleşmeye, artan ihtiyaçlara, genç kitlelere rağmen, ezberinde hâlâ direnecek geri bir tavır mı, yoksa geniş bir coğrafyada,
yıllardır ulaşamadığı farklı kitlelere uzanacak değişim mi?

Yeni anayasa derken CHP’nin çözmesi gereken temel soru bu. Çözüm kolay değil. Çünkü, katı milliyetçi söylemde inat edenler az değil. Buna karşılık değişim rüzgârları var.

O ZAMAN TÜSİAD

Anayasa, Kürt sorununun çözümü, terörü sonlandırma girişimi aynı döneme rastlıyor, iç içe. Biri ötekinden bağımsız değil.

Örneğin, CHP Kürt sorunu ve terörü neden AKP ve BDP’ye teslim ediyor. Oysa, ilk adımı atan Kılıçdaroğlu. Ama, devamı gelemiyor. Çünkü, ilk adımla birlikte, parti içi hastalıklar yeniden fışkırıyor.

“Neden gittin?” Yok gitmesin, şu gruplara açılmasın, Kürtleri dışlasın, ülkenin üçte birinden oy alamasın, anamuhalefete talim etsin.

Çok iyi hatırlıyorum. Deniz Baykal yeni genel başkan seçilmişti, TÜSİAD’ı ziyaret edecekti. Kıyamet koptu. Vay, sosyal demokrat lider işadamlarına nasıl gider? Sosyal demokrasiden nasibini zerre kadar almamış zavallıların hezeyanı. O zaman TÜSİAD takıntısı, şimdi CHP’ye uzak gelen çeşitli gruplar.

Parti Meclisi yarın a) “yeni CHP’yi” simgeleyecek, b) parti disiplinini sağlayacak, c) kararlarıyla ülkeye güven aşılayacak adımlar atabilmeli.

ÇAYKUR’da grev kararı

YAKLAŞIK beş yıldır hakkını alamıyor ÇAYKUR çalışanı. Görüşmelerden sonuç çıkmayınca, toplusözleşme yetkisine sahip Tekgıda-İş 58 işyerinde on bin işçiyi kapsayan grev kararı alıyor.

Sendikanın istekleri arasında, geriye doğru işleyecek biçimde aylık 180 TL ücret artışı, çay toplama kampanyası sırasındaki (yıpratıcı bir iş) kampanyaya katılanlara ek prim isteği başta geliyor.

Grevin uygulanması için altmış günlük süre başlıyor. Bu arada önümüzdeki salı ÇAYKUR Genel Müdürü ile Tekgıda-İş Başkanı Mustafa Türker’in bir araya gelmesi planlanıyor.

Namazlı turlar

YILLAR ve yıllardır bu ülkede yurtiçi turlar düzenleniyor. Şu gün, şuraya gidilecek, şuralar gezilecek gibi klasik programlar.

Geçenlerde bir tur programı gözüme ilişiyor. İstanbul’dan bir günlük Eskişehir turu. Ancak, bu kez programa ek var. Namaz saatleri. Öğle yemeği sonrasında programa namaz ekleniyor. Dönüşte Adapazarı’nda mola veriliyor yemek için ve yeniden akşam namazı molası.

Turda namaz molası modasının iki nedeni olabilir. İlki, turu düzenleyenler namaz kılanları düşünüyor olabilir, önceden olmasa bile.

Ya da iktidara yaranma turu. Her alana yayılan bu hastalık şimdi de turlarda. Yaranma yarışında elhak üstümüze yok.