Amerikalılar CHP örgütlerini ziyaret ediyor

Ağrı-Ardahan-Artvin

Dağların dorukları bulutlarla buluşuyor. Doruklarla derelerin buluştuğu ormanların ortasında bir yer.
Şavşat, Laşet.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ardahan mitingini izliyorum. Ondan önce Kars’tan Ardahan’a helekopterle uçarken sohbet ediyorum.
Van ve Hakkari mitingleri Kılıçdaroğlu’nu çok etkiliyor. Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ekliyor, 2007’de CHP Hakkari’de sadece 57, evet 57 oy alıyor. Oysa önceki gün, polis kayıtlarına göre CHP’yi Hakkari’de alanda sekiz bin kişi karşılıyor, iki bin kişi Kılıçdaroğlu’yla birlikte yürüyor.
Hakkari’de sabahın köründe evlere baskın yapılıyor. Halk bunu Kılıçdaroğlu’na, o da Hakkari savcısına aktarıyor. Savcının tepkisi çarpıcı:
“Benim insan hakları üzerine doktora çalışmam var. Bu olayların üzerine gideceğim. Faili meçhul cinayet dosyalarını da açabilirim.”
İşsizlik vurmuş, bölgeyi kırmış.
Genç bir adam çok dertli:

OT TOPLUYOR

“Dağlardan ot topluyorum, o otu şehirde satıyorum, çocuklarıma öyle bakabiliyorum.”
Ardahan, Ağrı, Iğdır’da dün CHP’nin yıllardır görmediği bir ilgi. Polislere soruyorum, onların yanıtı:
“Başbakan da çok kalabalık topladı, bu miting de iyi.”
Kılıçdaroğlu o sakin haliyle:
“Bizim mitingler taşıma değil zaten adam taşımak için paramız yok.”
Gürsel Tekin tamamlıyor, çok mantıklı:
“Neden adam taşıyalım ki, boyumuzu görelim adam taşımak yanıltıcı. Anketler yolu ile AKP psikolojik hegemonya yaratıyor. Biz şimdi bunu kırıyoruz.”

TV MESELESİ

Her mitinginde, her sohbetinde Kılıçdaroğlu sözü Başbakan Erdoğan ile TV tartışmasına getiriyor:
“Ben önümüzdeki günlerde TRT’ye çıkacağım, TRT’nin seçtiği gazetecilerle, onlar bize muhalif olsun, daha iyi. Ama Recep Bey benimle çıkamıyor, benden korkuyor, onda yürek yok.”
Meydanlarda en çok alkış toplayan sözlerinden biri de bu.

İYİ KARŞILAYIN

Kars’ta sohbet ederken bir sorum üzerine Kılıçdaroğlu:
“Amerika benimle doğrudan temas kurmuş değil ama, bizim il ve ilçe örgütlerimizi ziyaret ediyorlar. Şu ana kadar yirmiye yakın örgütümüzü ziyaret ettiler.”
Örgütlerden bu ziyaret talebine karşı ne yapılacağı sorulunca, Gürsel Tekin, “iyi karşılayın konuk severlik gösterin” mesajını iletiyor.
Amerikalılar seçimle ve CHP politikalarıyla ilgili her türlü soruyu soruyor.
Alana her çıktığında beni aynı duygu sarıyor. Ya anketler yanlış ya meydanlar aldatıyor.

Pankartlardan örnekler

NASIL ki, AKP mitinglerinde CHP’yi iğnelemek kural ise, CHP mitinglerinde de bunun tersi geçerli.
İşte dünden birkaç örnek:
- “Kartallar yüksek uçar, Recep Tayip Kılıçdaroğlu’ndan kaçar.
- “Tayyip yaz AKP’ye gönder, evine makarna gelsin.”
- “YGS yaz, AKP’ye gönder, şifre cebine gelsin.”
Ben bu pankartları not ederken, Ardahan’da yanıma iki kadın geliyor:
“Burası kışın eksi kırk olur. Kömür altı yüz lira. Biz başa çıkamıyoruz.”
Başkası geliyor işsiz, öteki kolumdan çekiyor, işe almadan önce siyasi inançlarını sorduklarını anlatıyor.
CHP mitinglerine katılanlar dolmuş, bunlar pankartlara yansıyor.

Üç günde onbir il

KEMAL Kılıçdaroğlu dün, bugün, yarın, üç günde on bir ile gidiyor. Bir seçimde 81 ili dolaşan ilk Genel Başkan.
Dün dolaştığı yerler, en yoksul yerler. Bazı yerlerde yoksulluk oranı yüzde 47’ye kadar vuruyor. Ağrı, Ardıhan, Iğdır’da okuma yazma bilmeyenlerin oranı hala ortalama yüzde 17 dolayında. Sanayi yok, tarım iyi kötü, hayvancılık öyle.
Sinema yok, tiyatro yok, müze yok.
Ama, yüzde 30 dolayında yeşil kartlı insan var.
Ardahan hariç, bu yörede 2007 seçimlerinde CHP yerlerde sürünüyor.
Şimdi kendini toplamaya çalışıyor.