BU sivil toplum kuruluşları var ya, ‘‘Onlar hain!.. Onlar Türkiye'nin kuyusunu kazıyor!..’’ Yardımseverliklerine inanmak yanlış!..
Bu sağlık, gıda ve benzeri insani yardımda bulunan uluslararası kuruluşlar var ya, ‘‘Onlar hain!.. Onlar aslında, yardım yapıyoruz, kisvesi altında, yurdumuzda ve bölgemizde Hıristiyanlığı yaymak için çalışıyor!..’’ Onlara inanmak yanlış!..
Adı ve kökeni ne olursa olsun, insani yardım bağlantısı içinde olan ve bu amaçla dünyanın her yerinde çalışan bu örgütlere karşı milletçe çok uyanık olmamız gerek!.. Ülkemizin bütünlüğü, milletimizin varlığı, şanlı tarihimizden aldığımız güçle, ancak böyle mümkündür!..
Şaka gibi, ama değil!.. Ne yazık ki, halen geçerli mantık bu!..
Özellikle Güneydoğu Bölgesi'nde bazı valiler ve güvenlik güçlerinin, uluslararası sivil toplum örgütlerine ve benzeri kuruluşlara bakış açısı, aynen yukardaki gibi. Bu nedenle, Irak'a ya da Kuzey Irak'a herhangi bir insani yardımın Türkiye'den geçmesi, o kadar kolay değil. Müthiş olaylara yol açıyor. Çarpıcı bir örneği var.
Aslen İtalyan olan ve Katolik kilisesine bağlı Caritas, uluslararası bir insani yardım örgütü. Dünyanın her yerinde var. Türkiye'den de Irak'a insani yardım götürmek istiyor. Zor ister!.. Çünkü, bölgedeki güvenlik, emniyet, yönetim, ne varsa, tümü karşı. Çünkü, Hıristiyanlık propagandası yapabilir!.. Diğer itiraz gerekçesi ise, sağlık ve gıda yardımının Kürtlere yapılması!.. Kuzey Irak'ta başka kime olacak ki?..
Önceki gün Ankara, Powell'a insani yardım konusunda söz veriyor. Arada yine sivil toplum örgütleri var. Yukardaki mantık çerçevesinde, bu yardım sizce nasıl işler?..
Selem Senedi!..
Alyanslar, bilezikler, satış senetleri ve bir örnek Selem Senedi.
Erbakan'ın ekonomik modeli malum, adil düzen. Adil düzenin çalışması, ekonomiye kaynak yaratmak açısından, Selem Senedi'ne bağlanıyor. Bu öyle bir senet ki, faiz yok, ama tüm vatandaşlar kapış kapış alıyor ve devlet bir anda para bolluğundan ne yapacağını şaşırıyor!..
Ancak, iktidara gelmesine rağmen, Erbakan Selem Senetleri'ni bir türlü çıkartamıyor!..
Gerçi, şimdi Selem Senedi'nden söz eden yok ama kaynak yaratmak açısından, Irak Savaşı da bahane, Savaş Tahvili, Dayanışma Tahvili, alyans, bilezik bağışları gündemde. Bağışlar tamam, tahviller ise, uzun vadeli ve fiyat artışlarına endeksli.
Semboller ve gerçekler!.. İktidar olmak ve hayaller!.. Haydi tahviller belki, ama halkın özverisi, alyans vs gibi pazar ekonomisiyle uzak-yakın bağlantısı olmayan hayaller, en iyimser yorumla, halkı gaza getirmekten başka anlam taşımıyor!.. Semboller ise, ekonomik gerçeklerle örtüşmüyor.
Kaldı ki, çok tehlikeli, ‘‘çaresiz kaldık’’ havasına dönüşebilir, bu hava da, zaten diken üstündeki ekonomide güvensizliği artırır.