Paylaş
Hiç kimse vatandaşlıktan çıkarılamaz.”
Çok sade, ancak çok çarpıcı bir bir madde. Bu maddeyi AKP, Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda öneriyor. Komisyon Siyasal Haklar Bölümü’ne geliyor ve orada vatandaşlık tanımına dönük partilerin görüşü ele alınıyor. AKP’nin önerisi yukarıda aynen aktardığım gibi.
Bunda ne var denilebilir. Bunda ne olduğu, halen Anayasa’nın 66. maddesindeki vatandaşlık tanımıyla karşılaştırıldığında ortaya çıkıyor.
Anayasa’nın 66. maddesine göre vatandaşlık tanımı şöyle:
“Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür”.
Şimdiki Anayasa’da vatandaşlık tanımı “Türk olmaya” vurgu yapıyor.
Oysa, AKP’nin vatandaşlık tanımı “Türk” olmak vurgusunu kaldırıyor. Sade, objektif bir tanım getiriyor ve o tanımda Türk olmak vurgusu yok. Çok tartışılacak, çok çarpıcı bir dönüşüm.
Anayasa’nın belki de en tartışmalı maddelerinden biri vatandaşlık tanımı. AKP burada, dolaylı yoldan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını kabul etmiş oluyor. BDP’ye çiçek atıyor.
CHP NOT DÜŞTÜ
CHP ise, vatandaşlık ile ilgili bir öneri getirmiyor ama bir not düşüyor. Şöyle:
“Vatandaşlık maddesinin, Anayasa’nın başlangıç bölümü ve Cumhuriyet’in temel nitelikleri ile birlikte tartışılması gereklidir. Zira vatandaşlık kavramı ulus kavramı ile yakın ilişki içindedir.
Vatandaşlığın ırk, dil ya da din birliği olmayıp; bireyi ‘bir arada yaşama arzusuna dayalı olarak’ devlete bağlayan hukuksal bir ilişki olduğu göz önüne alınarak bu konular düzenlenmelidir”.
CHP, Anayasa’nın ilgili maddeleri arasındaki bağlantıyı dikkate alıyor ve tek başına vatandaşlık önerisini doğru bulmuyor.
MHP ÖNERİSİ
MHP’nin vatandaşlık vurgusu tahmin edileceği gibi:
“Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk’tür.
Türk babanın veya Türk ananın çocuğu Türk’tür.
Vatandaşlık, kanunun gösterdiği şartlarla kazanılır ve ancak kanunda belirtilen hallerde kaybedilir.
Hiçbir Türk, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz.
Vatandaşlıktan çıkarma ile ilgili karar ve işlemlere karşı yargı yolu kapatılamaz”.
MHP bugünkü Anayasa’nın 66. maddesindeki ilk iki fıkrayı aynen koruyor ve bazı eklemelerde bulunuyor.
BDP TAVRI
BDP üzerinde uzun süre durduğu Türkiye vatandaşlığı kavramını öneriyor. Orada da sürpriz yok. Şöyle:
“Türkiye vatandaşlığının kazanılmasında, kullanılmasında ve kaybedilmesinde, dil, din, ırk, etnik köken, kültür, cinsiyet, cinsel yönelim ve benzeri farklılıklar gözetilmez. Vatandaşlığa ilişkin esaslar kanunla düzenlenir.
Hiç kimse kendi isteği dışında vatandaşlıktan çıkartılamaz”.
BDP Kürt kavramında ısrar etmiyor. Buna karşılık etnik köken farklılığını ortadan kaldırmayı öngörüyor, Türklük vurgusundan kaçınıyor.
BAŞKANLIK
Uzlaşma Komisyonu’nda partiler vatandaşlık maddesi üzerinde de uzlaşma sağlayamıyor.
Ertesi gün, Başbakan Erdoğan sürpriz olmayan bir çıkışla, “Biz de kendi anayasamızı yaparız, gerekli çoğunluğu bulursak referanduma gideriz” diyor.
Referanduma götüreceği başkanlık sistemi. AKP anayasanın ilgili bütün maddelerinde başkanlık sistemini öngörüyor. Bu nedenle komisyonda uzlaşma sağlanamıyor. Çünkü, diğer üç parti parlamenter sistemi esas alıyor.
AKP’nin vatandaşlıkla ilgili önerisinde Türklük vurgusunu neden yapmadığı burada ortaya çıkıyor.
Olur da, vatandaşlık ve belki başka kritik maddelerde BDP ile anlaşır ve Meclis’te referanduma gidecek çoğunluğu bulur umudunu taşıyor.
Belli konularda AKP ile uzlaşsa bile, BDP başkanlık sistemine karşı.
Paylaş