Paylaş
Siyasi partilerde üyelik konusu
Parlamenter sisteme dayalı cumhuriyetimizin temelini siyasi partiler oluşturuyor. Anayasamız, siyasi partileri vazgeçilmez, olmazsa olmaz unsurlar sayıyor. Peki, partilerimizin temeli, platformu kimlerden teşekkül ediyor? Elbette ki üyelerden... 18 yaşını bitiren bütün yurttaşlar bazı istisnalar dışında siyasi partilere girebiliyorlar. İstisnaları TSK mensupları, güvenlik güçleri, devlet memurları, yabancı uyruklular vs. teşkil etmektedir. Hiç kimse bir diğerini herhangi bir partiye girmeye veya o partiden çıkmaya zorlayamıyor. Yani işin esprisine gönüllülük esası hâkimdir.
Partiye girenlerin hakları, görevleri, yükümlülükleri var. Yükümlülüklerinden birisi de aidat ödemektir. Çünkü partilerin giderleri mevcuttur. Kira, aydınlatma, ısınma, temizlik, su, elektrik, telefon, faks, kırtasiye, mefruşat tutarlarını üyelerin karşılamaları lazım gelmektedir. Fakat üyeler genellikle aidat vermezler. Vermeleri de istenmez. Tüzük hükümlerini şeklen yerine getirmek üzere birisi yahut birileri aidatları öderler, ödenmiş gösterirler. Ödemeleri kolaylaştırmak için de aidatların miktarını asgari ölçüde, örneğin 5 bin lirada tutarlar. Böylece sorumsuz partililer yaratılır. Ve bizzat ceplerinden, sağdan, soldan temin ettikleri bağışlarla, yardımlarla ilçeyi finanse edenler, bu partilileri oy deposu olarak kullanırlar. Zaten bunların kaydını yapanlar, yaptıranlar da aynı kişilerdir.
Çeşitli vaatlerle, hemşerilik, akrabalık ve benzeri gerekçelerle, partinin umdeleri, amaçları, programı, felsefesi, dünya görüşü ile uzaktan yakından ilgisi bulunmayanlar bile, partiye kaydedilirler. Bunlar parti içinde adeta bir sektör oluştururlar. Delegelerin, ilçe meclisi üyelerinin, başkanın, yerel ve genel seçimlerde gösterilecek adayların belirlenmesinde otomatikman görev üstlenirler. Tabiatıyla en küçük ölçüde sorumluluk taşımayan bu tip üyelerin teşkil ettikleri yönetim kadroları ile parti müesseseleşemeyecektir. Neticede seçimler sağlıklı cereyan etmeyecek, adayların en iyilerinin saptandığı, saptananların da en uygunlarının seçildiği ileri sürülemeyecektir. Bütün mesele, partinin en üst kademelerinin de bilgisi, müsamahası ile dönen bu çarkın durdurulması, çok üye yerine az, öz üyelik esasının getirilmesidir. Bu mümkün olmadığı, üyelerde siyasi ahlakın, ciddiyetin, vatandaşlık bilincinin, sorumluluk duygusunun aranmadığı müddetçe, parti içi demokrasinin varlığından bahsedilemeyecektir. Böyle bir ortamda üyelerin, ilçeyi finanse edenlerin düdüğünü çalmaktan, onları hak etmedikleri yerlere taşımaktan başka sebebi hikmetleri düşünülebilir mi?
Şu halde üyelerinin tamamının maddi, manevi katkıları ile yaşayan sağlam bir müesseseyi, partiyi var edebilmek, siyasi yapılanmada ilerleme kaydedip fasid daireler çizmekten kurtulabilmek için A'dan Z'ye kadar tekmil partililerin sorumluluğu yürekten benimsemeleri, hayata geçirmeleri gerekmektedir. Naim TANYERİ/Şişli-İSTANBUL
Eyüp talan ediliyor...
RP'li Eyüp Belediye Başkanı Ahmet Genç'in, yandaşı gerici örgütlenmelere çıkar sağlamak, yurt vb. yerler açmak amacıyla kamu arazilerine saldırmayı sürdürdüğünü bildiriyor CHP İstanbul İl Başkanlığı... Açıklamada, ‘‘Belediye Başkanı, sorunlarla boğuşan, her yağmurla birlikte felaket yaşayan Eyüp halkına hizmet üretmek yerine partizanlık yapıyor, yandaşları için kaçak inşaatlara izin veriyor, hukuk tanımaz tutumuyla kamuyu tedirgin ediyor’’ deniliyor.
Belediyenin hukuk dışı işlemlerine, kamuya ait alanda yapımı süren Akşemseddin Merkez Camii Talebe Yurdu örnek gösteriliyor. CHP'liler, yarın saat 11.00'de kaçak talebe yurdunun önünde yapacakları basın toplantısına Eyüp halkını da çağırıyorlar.
Vicdansız THY!
THY'nin 6.12.1997, 18.30 sefer sayılı uçağı ile hasta yolcumuz Muazzez Güleç'i Denizli'ye göndermek üzere Yeşilköy'e götürdük. Yolcumuzun gerekli işlemleri yapıldıktan sonra, uçağa bindirilmek üzere tekerlekli sandalyeye alınıp valizleri de uçağa yüklendi. Maalesef yolcumuz saat 21.00'de uçağa unutulup bindirilemediği bahanesiyle Göztepe'deki evimize THY'nin minibüsü ile geri getirildi, eşyaları ise Denizli'ye gönderildi. Yolcumuz, hangi hatırlı veya rüşvet veren yedek yolcu için uçağa alınmayarak geri gönderildi. Bunu yapan vicdansız yetkililer hakkında soruşturma açılmasını bekliyorum.
Muammer ERYILMAZ-Göztepe/İSTANBUL
MESAJ PANOSU
BÜYÜKŞEHİR Belediyesi Kültür İşleri Daire Başkanlığı'nca düzenlenen ‘‘Demokrasi Sempozyumu’’, Harbiye Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda bugün başlıyor. BUGÜNKÜ konuşmacılar: Açılış Şenol Demiröz, açılış bildirisi Prof. Şerif Mardin, Prof. A. Savaş Akat, Dr. Mümtazer Türköne, Prof. Mehmet Altan, Dr. Ferhat Kentel, Ömer Çelik, Kazım Berzeg, Doç. Davut Dursun, Prof. Vecdi Akyüz, Etyen Mahçupyan, Ali Bulaç, Yasin Aktay, Prof. M.Akif Aydın, YARINKİ konuşmacılar; Prof. Süleyman Uludağ, Prof. Doğu Ergil, Dr. M. Ali Kılıçbay, Prof. Ömer Dinçer, Prof. Arif Ersoy, Ali Kırca, Prof. İlber Ortaylı, Prof. Levent Köker, Cengiz Çandar, Mehmet Metiner, Mehmet Doğan ve kapanış: R. Tayyip Erdoğan.
TELEKOM'a... Gürcistan'ın başkenti Tiflis'te tedavi gören eşimi aramak için günlerce bu ülkenin çıkış kodu olan 00 788'i çevirip durdum. Meğerse Gürcistan'ın çıkış kodu 00 995 olmuş. Ey Telekomcular, kodun değiştiğini abonelerinize duyurma ihtiyacını niçin hissetmediniz?
YİNE TELEKOM'a.... Florya'dan Beylikdüzü'ne 26 aydır telefon beklerken isyan ediyorum. Hani özelleştirilip iyi olacaktı? Geçen ayki faturamda 6780 kontürlük konuşma yaptığım yer aldı. Ben işimi gücümü bıraksam bu kadar görüşme yapamam!
Mehmet DURAN- E-5 üzeri, TATİLYA
ZAM
‘‘31 Aralık 1997'den sonra vakıf kiraları rayiç bedel üzerinden belirlenecek’’
(Vakıflar Genel Müdürü Mustafa Keten)
Paylaş