Yeter! Söz milletin

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

Kurbanlarımız Mehmetçik Vakfı'na...

Kurban vaciptir, farz değil. Edasında büyük sevap var. Ama... Devletimizin ve milletimizin dahili ve harici düşmanlarına karşı hazır bulunmak zorunda olan Mehmetçiğimizin sağlam ve sıhhatli bulunabilmesinde bir nebze de olsa katkıda bulunacak kurbanlarımızın, Mehmetçik Vakfı'na verilmesi farzdır.

Devletimizin ayakta durması, vatandaşımızın devlete karşı olan görevini noksansız yerine getirmesi, askerliğimizi zamanında yapmamıza ve vergimizi eksiksiz olarak anında ödememize bağlıdır.

Zekát, sadaka ve de kurban bir vergidir. Fakirimizin esas sahibi devletimizdir. Bu nedenle Kuran'ın hükmü olan ‘‘Sadaka fukaranın hakkıdır’’ anlamı tamamen devlet tarafından karşılanmaktadır. Bu nedenle bizler değil Mehmetçik Vakfı'na, ‘Devlet Hazinesi’ne yatırsak daha iyi olur.

Evet ama... Devlet bu verilen vergileri yerinde sarf ediyor mu diye sorulabilir. Cevabım şudur: O yükümlülük de bizlerin sırtındadır. Zira hükümetleri kuracak partileri de bizler seçiyoruz. Bize sosyal haklarımızı, işsizlik sigortamızı temin edeceğine söz veren partilere oylarımızı verelim. Bunda da indi ilahide -Allah katında- büyük sorumluluğumuz olduğunu unutmayalım. Bunun da hesabını bizler vereceğiz.

Hükümetler, görevlerini gereği gibi yapmazlarsa, sorumluluk kendilerine aittir. Gerek bizlere ve gerekse Allah'a hesapları onlar verecektir. Bizler onların vereceği hesabı değil, kendi vereceğimiz hesabı düşünelim.

Demokrasilerde yükümlülük tamamen halkın sırtındadır.

Her durumda sorumlu bizleriz.

Kimse sorumluluktan kaçmaya yol aramasın, bulamaz.

Allah aklımızı nefsimize galip kılsın. Amin.

(Not: Hakkımda, bu da kimdir diye soranlara: Ben medrese mezunuyum. Eski tabiri ile ‘İcazetname’ sahibiyiz. Ayrıca Diyanet İşleri Başkanlığı'nın açtığı vaiz sınavı sonucu, Riyasetin, 7. ikinci teşrin 1956 gün ve 115-5/6513-116 3059 (24635) sayılı yazıları ile vaizliğe ehil görüldüğüm şahsıma bildirilmiştir.)

Muhammet (Mehmet) AKYÜZ-BAKIRKÖY

GÜNÜN SÖZÜ

‘‘Bizler çiçek değiliz, vazomuzdan çıktık. Toplumun her kesiminde varız.’’

(İÜ İktisat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Türker Minibaş)

Yerli kömüre darbe vuruluyor

Uzun bir süredir hükümetlerimiz, enerji konularındaki mesailerinin büyük bölümü yurtdışında sürdürüyor.

Oysa bu ülkede, hiç olmazsa günümüzün ihtiyaçlarını karşılayan bir enerji sektörü var. Bu sektörde yaşanan sıkıntılar var.

Sektörü rahatlatacak bazı önlemlerin, ne maddi desteğe ne de yasaya ihtiyacı var.

Türkiye'nin kendi kaynaklarından üretebildiği enerjinin % 50'sini kömür teşkil ediyor. Yılda üretilen 60 milyon ton kömürün yaklaşık 45 milyon tonu termik santrallarda elektrik enerjisine dönüşüyor.

Sektördeki özel kesim, kömürü genelde yeraltından üretiyor. Üretilen kömürün de %75'i ancak santrallarda kullanılabilir durumda.

Ancak; uzun yıllardır enerji-ekonomi denildiği zaman özel sektör ve özelleştirme gibi kavramlar konuşulurken TEAŞ özel sektörden kömür almamakta direniyor. Adeta özel kesime devletçe amborgo uygulanırken öte yandan ithal kömüre dayalı santral planlanıyor.

Burada akla hemen yüksek para talep ediyor mu sorusu akla gelebilir. Hayır, aksine TEAŞ'ın devamlı satın aldığı, yine bir devlet kuruluşu olan TKİ'nin fiyatlarının daha da altında teklifler reddediliyor. Sonuçta ne oluyor? Ya büyük emekle yeraltından üretilmiş bir enerji kaynağı kullanılmadan stoklarda yanmaya terk ediliyor, ya da işletmeler teker teker kapanıyor. Yeraltı kömür işletmelerinin kapatılması ise herhangi bir fabrika kapatılmasına benzemiyor. Yeraltında meydana gelen göçük, yangın, su baskınları sonucu tüm yartırımlar heba edildiği gibi yeraltındaki rezevler de yok ediliyor.

Devlet, bir yandan çiftçinin buğdayını 200 dolardan alıp 100 dolara satarken, kendine ek gelir sağlayan bu kadar basit uygulamayı başlatmıyor. Sonuçta, binlerce işçi işten oluyor ve milyonlarca dolar değerindeki yatırım ve rezervler de heba olup gidiyor.

Enerji konusunda ülke dışındaki çabalara saygı duyuyoruz. Ancak, içerde olup bitenlere de kahroluyoruz.

İsmet KASAPOĞLU-Türkiye Madenciler Derneği Başkanı



Yazarın Tüm Yazıları