Yeter!Söz milletin

Yalçın BAYER

Bu yatlar kimin?

Gümrükler Muhafaza Genel Müdürü Şahin Sezer'e... Bundan bir süre önce Çanakkale Boğazı'nda Gümrük Muhafaza ekipleri tarafından iki işadamına ait yatlara elkonuldu.

Ankara'dan bir okurumuz size şu soruları yöneltmemizi istiyor:

- Bu tekneler Kabotaj Kanunu'nun hangi hükmüne aykırı davranıştan durdurulmuştur?

- Yatlar hangi ünlü işadamlarına aittir?

- Daha sonra bu yatların yollarına devam etmesine izin verilmiş midir? Verilmemişse, size baskı yapıldı mı?

- Bakanınız Sayın Rıfat Serdaroğlu'nun bu olaydan haberi oldu mu?

- Bundan sonra da Kabotaj Kanunu'na aykırı davranan yatlara boğaz geçişlerinde aynı muameleyi yapacak mısınız?

SSK doktorları bitap düşüyor

SAYIN Nami Çağan... SSK Adapazarı Hastanesi Acil Servisi'ne başvurduğumuzda yoğun bir hasta trafiğine şahit olmaktayız. Nöbetçi hekimlerin aşırı yüklenmeden bitap durumda olduklarını gözlemekteyiz.

Pratisyen hekim sayısının çok yetersiz olduğunu öğrendik.

Metropol kent olması için kanun tasarısı sevk edilen bu ilimizin SSK Hastanesi'ne acilen 8-10 adet pratisyen hekim tayininde zaruret vardır.

Zat-ı alilerinin bu şahsi olmayan ve kamusal nitelikte olan talebimizin karşılanmasına imkân sağlanması yönündeki emir ve direktiflerinizi saygılarımızla arz ederim.

Demirel'in itirafı: Elazığ'ın hesabını kabartan benim...

ELAZIĞ'dan Tuncay Küçüközer, Keban Barajı'nın bittiğinden beri Elazığ'ın Keban'ın elektrik tellerine baktığını, ne GAP'ta ne de bir başka projede yer alamadıklarını belirterek, Elazığ'ın Milli Geliri'nin gösterildiği kadar yüksek olmadığını, OHAL'den çıkmalarıyla da gerileme sürecine girdiklerini anlatmıştı. (5.2.1997)

Demirel, önceki gün eski parlamenterlerden Ali Rıza Septioğlu'nun başkanlığındaki Elazığ ve Sivaslılar'dan oluşan bir heyeti Çankaya Köşkü'nde kabul etti. Elazığlılar, Keban Barajı ve ferrokrom tesislerinin il kayıtlarında bulunması dolayısıyla ilin gelir ortalamasının yükseldiğini, bu nedenle Elazığ'ın 'Kalkınmada öncelikli yerlerde yatırımların teşviki'ne ilişkin yasa tasarısından yararlanamadığını belirttiler. (Sivaslılar da, aynı konudan yakınıyor)

Elazığlılar, Elazığ'ın kişi başına gelir seviyesinin 2500 dolar olarak hesaplandığını, il sınırlarındaki Keban Barajı'nı bundan çıkarınca gelir seviyesinin 1800 dolara indiğini savunuyorlar.

Demirel bu kabulde şöyle diyor:

‘‘Ferrokrom ve devletin diğer tesislerini de çıkarırsak, herhalde hesap düzgün hale gelir, gibi geliyor. Sivas'ta da Kangal ve Kılıçkaya'nın bu hesaba dahil edilmesi rakamı yükseltiyor. Meydana getirilen GSMH halkın cebine girmiyor. Bunun için 'bu hesap yanlış' diyorsunuz. Hesap yanlış olunca ne olur? Bağdat'tan döner. (Heyetten 'Ankara'dan döner' sesleri) Biraz sabırlı olun, hesapların düzeltilmesi için Başbakan'la konuşurum.

BENİM İMZAM VAR

Çalışmalarımız olmasa Keban Barajı, Ferrokrom, çok şey olmazdı. Elazığ'ın hesabında da bu görülmezdi. Sanıyorum Elazığ'ın hesabını kabartan benim. Hesaba ne girmişse altında benim imzam var. Hevesle bunu yaptık. O zaman 'elektrik çıkacak, Elazığ tellere mi bakacak? Başka yerlere elektrik gidecek, biz ne kazanacağız' gibi sözler söylendi. Bunlar hiç doğru olmayacaktı, olmadı da... Yıllarca müteşeebbis aradık, devlet olarak sanayileşmede ne lazımsa yaptık. Bunların çok faydası oldu.

Herkesin doğup büyüdüğü yere bir şey ilave etmesi bizi memnun eder. Ülkede iki şeye güveniyoruz: Demokrasiye ve girişimcilere... Onlara 'Avrupa'ya, Sibirya'ya gidiyorsunuz, bir de memleketinizin imar ve inşasına katılın' diyoruz.’’

Demirel, Elazığ'ın Türkiye'nin gelecekteki şehri olduğunu ve burada sanayileşmenin gelişmesi için hiçbir şeyin esirgenmemesini vurguluyor. İki heyetin üyelerine de ‘‘Sizin avukatlığınızı yapmak, herkesten önce bana düşüyor. Ortaya konulan iller listesi bir hesap şeklinden doğuyor. Ama yoksulluğun, fukaralığın göze çarpar olduğu yerlerde hesaba kitaba gitmeden bunları yapmak lazım. Biraz sabırlı olun’’ diyor.

Elazığ ve Sivaslılar, umarız Demirel'in bu sözlerden tatmin olmuşlardır.

Koltuk yolsuzluğu

‘‘(Gümrükten gelen belge) Bu önemli bir usulsüzlüktür. Bu yazı ile de yolsuzluk belgelenmiş oldu. Arada çok önemli bir fark var.’’

(TBMM Başkanlık Divanı Alt Komisyon Başkanı, DYP'li Kamer Genç)

‘‘Henüz ortada kesinleşen bir şey yok. İddialar kesinleşmeden böyle konuşmanızı doğru bulmuyorum.’’

(Aynı komisyonun ANAP'lı üyesi Levent Mıstıkoğlu)

ZİRAAT BANKASI'nın Güney bölgesindeki bir kentin veznedarından: Bankamızın ilgili yönetmelik gereğince açtığı üst görev sınavına katıldık. Kazandığımız halde iki yıldır bekliyoruz. Bizden daha düşük puan alanlar yükseldi, biz ise iki yıldır uyutuluyoruz. Suçumuz veznedar olmak mı? Emsallerimizden muhasebeci, hatta müdür olanlar var. Bizlere hiç olmasa şef yardımcılığı verilemez mi?

KANAL D'ye... Mehmet Ali Erbil'in 'Çarkıfelek' programında yaptığı esprileri banal ve çoğu zaman münasebetsiz buluyorum. Programa katılanlardan Çevre Bakanımız Sayın İmren Aykut bile bu soğuk esprilerden herhalde hoşnut olmamıştır. Çarkıfelek programının bundan önceki sunucusu, daha özgün ve nezaketli değil miydi?

İ. Cahit YİMSEK-Kuşadası/AYDIN

---