’Yerelcilere’ hayırlı işler

BÜYÜKŞEHİR Belediyesi’nde 2004 Mart’ından beri belki de dünyanın hiçbir ’metropol’ kentinde görülmemiş bir imar yoğunluğu faaliyetiyle milyarlarca dolarlık bir rant kapısı açılmış durumda.

CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin, bunu 10 milyar dolar olarak telaffuz ederken, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın ise "Bütün kararları CHP ile ortak alıyoruz" demesi dikkat çekiyor.

Yaşanan yağma karşısında İstanbul’daki ilçe ve belde belediyeleri ile onların üyelerinden oluşan Büyükşehir Belediye Meclisi’nin adını ’İmar Meclisi’ olarak nitelendirmek yanlış olmayabilir.

İstanbul’un nasıl hançerlendiğini, işlerin nasıl kotarıldığına ilişkin uygulamaları şöyle özetleyebiliriz:

Yoğunluk artırıcı imar plan değişiklikleri ile ilgili dosya sayısı tahminimize göre 5 bini geçmiş durumda. (Bu sayı nedense açıklanmıyor.) Bu eylül toplantısında, Meclis’in karşısına 400 dosya çıkarıldı AKP’li Sefer Kocabaş tarafından... İmar Komisyonu’ndan her ay bu sayıya yakın dosyanın genel kurul gündemine geldiği söyleniyor. Özellikle, seçim öncesinde bekletilmiş olan dosyaların önümüzdeki ekim ve kasım toplantılarında da meclise inmesi bekleniyor.

VAHİM TABLO

İstanbul Metropolitan Planlama Merkezi bir yandan İstanbul ve çevresinin 100 bin planlarını ve 25 bin ölçekli çevre düzeni planlarını yapmaya çalışırken, Büyükşehir meclisinde ’AKP işareti’ ile İstanbul’un plan durumu sürekli değişikliğe uğruyor, yoğunluklar artırılıyor. Bu uygulamalara "mahalle baskısı’ nedeniyle karşı çıkamadığını anlatan AKP’li bir meclis üyesi, "Bu yağma karşısında İstanbul’un 100 bin planına ihtiyaç kalmayacak bana göre" diyor ve ekliyor:

"Aman benden bir şey yazma!"

Gerçekten tablo vahim bir hal alıyor; kentin nefes almasını sağlayacak tüm sosyal donatı alanları imara açılmaya devam ediyor. Yeşil alan oranı gittikçe düşüyor.

Doğu-batı istikametinde iki köprü üzerindeki İstanbul rant pazarına dönüştürülürken, ’İstanbul’a vize’ önerisinde bulunan Başbakan Erdoğan’ı, İstanbul’un ’büyük devlet ve yerel yönetimden sorumlu imar komisyonu(!)’ üyeleri dikkate almıyor.

TOKİ ve KİPTAŞ, İstanbul’un iki yakasında konut üretimi için yarışıyorlar. Büyükşehir’in ilgili imar bürokrasisinin olumsuz görüşlerine karşın planlar, Büyükşehir Belediye Meclisi’nden oybirliği ile geçiyor. (Konut müşterilerinin çoğunun AKP’li yandaşlar olduğunu belirtmekte yarar var.)

Yasa gereği kendileri için özel imar planları uygulayan bu kurumların planlarına karşı acaba AKP veya CHP, karşı görüş belirttiler ya da şerh koydular mı? Yarın TOKİ veya KİPTAŞ’a tanınan imtiyaz ve emsallerin, başka hak sahiplerine verilmemesi durumunda ilerde büyük hukuki tartışmaların gündeme gelebileceği bildiriliyor. ’Gercekgundem.com’ sitesinde, yolsuzluklar ile TOKİ ve KİPTAŞ’a dönük eleştirileri gündeme getiren CHP’nin yeni İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin’in, önümüzdeki meclis toplantılarında CHP’li üyelerin önüne nasıl bir yol haritası koyacağı merak konusu oluyor.

YEŞİL ALANLAR TÜKENİYOR

Siyasetçilerin açtığı ’rant pazarı’na karşı öncelikle Mimar ve Şehir Plancıları ile İnşaat, Çevre, Orman, Ziraat Mühendisleri Odaları’na daha büyük görev düşüyor.

Bu arada kuraklığı ve susuzluğu düşünen var mı? Yok... Eylül ayının sonuna geldik, hava hálá 30 derece; Karadeniz kıyısındaki Kumburgaz’a yağmur düşerken, Hasdal’dan öteye damla düşmüyor. Çünkü İstanbul artık asfalt, beton ve kiremitle kaplı; yeşil alan yok...

İki büyük günah var; biri Allah’a ortak koşmak, diğeri de kul hakkı yemektir.

’İmar’ ihyalarını verene de, alana da hayırlı işler!

’İmar nurları’ (2)

BÜYÜKŞEHİR’den, 14 Eylül Cuma günü geçen ranta dönük imar dosyalarına devam ediyoruz. Hepsi de İstanbul imar yönetmeliklerine aykırı...

ÇEKMEKÖY’de havza alanında 96 dönüm arazi üzerine Aktürk İnşaat tarafından yapılan ve ’Rapsodi Evleri’ adıyla satışta olan yerle ilgili, İSKİ’nin yazılı olumsuz görüşlerine rağmen, su toplama havza yönetmeliğinin öngördüğü yapılaşma yoğunluğu standartlarının çok üzerinde imar değişikliği onaylandı. CHP itirazda bulunmuş ama reddedilmiş.

ALBAYRAKLAR’ın, TMSF’den 18.3 milyon dolara satın aldığı Erol Aksoy’un Büyükdere Caddesi üzerindeki İktisat Bankası’na ait genel müdürlük binasının iki olan emsali üçe çıkarıldı. ’Ticari alan’ fonksiyonuna kavuşturulan arsaya 2400 metrekare ilave inşaat hakkı tanındı. Emlak komisyoncularına göre, böylelikle arsanın değeri yaklaşık rayiç bedele göre 50 milyon dolara çıktı.

ÜMRANİYE İnkılap Mahallesi’ndeki kime ait olduğu raporda yer almayan 19 dönümlük 0.5 emsal, sanayi imarlı arsa İmar Komisyonu marifetiyle 4 kat imar artışına uğradı ve iki emsalle ’ticaret alanı’ ilan edildi. Böylece Ümraniye’ye yeni bir trafik yükü gelmiş oldu. (İmarda yeni bir ’akım’ ’transfer merkezi’ uygulaması... Siz bir arsanızın bodrum katlarını İETT araçlarının ’transfer merkezi’ olarak öneriyorsunuz ve bunun karşılığında yüksek kat yapma izni alıyorsunuz...)

’Kanlı imar cuması’ 630 sayfalık dosya 50 dakikada okunmaz

CHP Kadıköy Belediye Meclis üyesi Hüseyin Sağ, yoğunluk artırıcı imar planlarına karşı CHP grubunda eleştirel tavırlarıyla dikkat çeken bir mühendis. Grubunun bazı ’evet’lerine karşı çıkıyor. Belki de bu gerekçeyle CHP’den ihraç edilirse şaşmamak gerekiyor.

Sağ dün aradı, "AKP’li bir bürokratın yakınına Silivri’de tanınan ’ballı böreği’ bilmiyor musunuz?" dedi. Evet, ilginç imar rantını salı günü yazacağız.

Sağ’a sorduk, "İmar dosyalarını parti olarak nasıl izliyorsunuz?" dedik. İşte yanıtı:

"İzleme diye bir şey yok. Örneğin 14 Eylül ’kanlı imar cuması’nda 230 gündem maddesi geldi grubumuza; tam 630 sayfa da raporu... Raporları okuyup meclisteki oylamaya katılmak için 50 dakika var. Ben de ’Bu kadar dosyayı, sayfa numaralarını kontrol için çevirmeye kalksam 50 dakikada bitiremem’ dedim. AKP aslında bunu bilerek yapıyor; ben de buna ’kanlı imar cuması’ diyorum.

(SÜRECEK... AKP yandaşları hastane imarlarına doymadı... Tarlaya imar kime verildi?)
Yazarın Tüm Yazıları