Paylaş
Örneğin 14 Mayıs 2010 itibariyle ülke genelinde sulama barajlarının aktif doluluğu %69, enerji barajlarının aktif doluluğu %78, içme suyu barajlarının aktif doluluğu ise %62,5’tur. Bu barajların doluluğu geçen sene aynı tarihe göre yaklaşık %20 daha fazladır.
Ancak yağışlar ülke genelinde aynı oranda artmamıştır. Hatta bazı bölgelerde 2009’daki aynı tarihe göre yağış daha az olmuştur. Örneğin Akarçay, Ceyhan, Batı Karadeniz, Doğu Karadeniz, Seyhan Susurluk ve havzalarındaki barajların doluluk oranı geçen seneye göre daha azdır. Yağışlı mevsimi de dikkate alarak su depolama ülkemiz için önemlidir. Zira su depolama tesisimiz arttığı ölçüde seller ve zararları daha az yaşanacaktır. Sulama yapılabileceğinden kuraklık yüzünden ürün rekoltesi etkilenmeyecektir. İçme suyu sorunu yaşanmayacaktır. Hidroelektrik enerji üretimi artacaktır. Yağışlar ülkemizde yere ve zamana göre değişiklik göstermektedir. Ülkemizin yüzölçümünün büyük oluşu nedeniyle bir tarafta sel diğer tarafta kuraklık yaşanabilmektedir. Örneğin Hollanda, Belçika gibi ülkelerde bu farklılık görünmez.
Ülkemiz her 6 yılda bir orta şiddetli, her 18 yılda bir şiddetli meteorolojik kuraklık yaşamaktadır.
Ülkemizde halen tüm barajların aktif depolama hacmi yaklaşık 70 milyar metreküptür. Bu miktar en az iki katına çıkartılabilecektir. Bu durumda ise hem kuraklığa hem de sel baskınlarına çare bulunmuş olunacaktır.
Son dönemde artan yağışlar bizi rehavete sürüklememelidir. Daha iki sene önce çiftçimizin 5 milyar dolar zarara uğradığı, başkentin susuz kaldığı, enerjide yabancı kaynaklara mecbur kalındığı unutulmamalıdır.
Yağışların artmasıyla dönemsel rahatlama sağlanmış ancak sorun tümüyle çözümlenip su güvenliği sağlanamamıştır. Dursun YILDIZ İnş Müh., Su Politikaları Uzmanı
Kılıçdaroğlu’nun yolu Göksel’den geçmiş
ANKARA Kocatepe Camii’nde öğle namazından sonra üç ‘aydın’ın cenazeleri kaldırıldı. Siyasi analist ve stratejist Dr. Erhan Göksel, Ankara Sosyal Demokrasi Vakfı’nın kurucularından, kentbilimci Aydın Köymen ve CHP’nin 1977-80 dönemi Rize milletvekili, ünlü hukuk hocası Tahsin Bekir Balta’nın yeğeni Yılmaz Balta’nın son yolculuklarına her kesimden dostları katıldı.
Bu üç ismin ortak özelliği, Türkiye’nin sosyal, siyasal ve kültürel birikimine yaptıkları katkılardı. Haliyle cemaat bu üç ismin ortak özelliğine yakışan bir entelektüel seviyeye sahipti.
Verso’nun sahibi olan Erhan Göksel, özellikle son dönemde kamuoyuna yansıyan nitelikli analizleri; Türkiye’nin ve dünyanın geleceğine dair cesur öngörüleri onu Ergenekon soruşturmasına kadar götürdü. Ergenekon’la ilgili gözaltına alınması onu o kadar etkilemişti ki; bu olay onu istemediği bir ‘hicret’e yöneltmişti. Hakkında takipsizlik kararı verilmesine karşın çalışmalarına ilişkin ‘veri’ kaynaklarına el konulması, pek çok görsel ve yazılı basının üstü kapalı ambargosu nedeniyle, ‘sesi kısılmış’ ve o da ekonomik gerekçeleri de öne sürerek bir bankada çalışmak üzere Amerika’ya gitmişti.
Obezite sorunu nedeniyle Amerika’da bankanın tayin ettiği diyetisten gözetiminde 35 kilo zayıflayan Göksel, yakın çevresine tıp doktoru olmasından da kaynaklı Türkiye’deki doktorlara kendini tedavi ettirmek için iki haftalığına Ankara’ya gelmiş; birçok dostuyla ‘Türkiye’nin dışardan nasıl görüldüğü konusunda değerlendirmelerde bulunmuştu.
Amerika’daki doktorlara güvenmediğini de söylüyordu.
KİMLER VARDI?
Göksel, Köymen ve Balta’ya son görevlerini yapmaya gelenleri ‘ortaklaştırdığını’ söylemeliyiz. Yani bir cenaze ayrımı olmadı.Görebildiğimiz kadarıyla kimler vardı? ANAP’ın eski Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Sümer Oral, Cengiz Altunkaya, Yaşar Okuyan, Rüştü Kazım Yücelen ve Halil Şıvgın. DYP/DP’lilerden Ufuk Söylemez, Hasan Ekinci, Aytunç Çıray. CHP/SHP/DSP kökenliler; Hikmet Çetin, Murat Karayalçın, Mehmet Moğultay, Sabri Ergül, İbrahim Tez, Zeki Alçın, Ahmet Tan; MHP’den Mehmet Şandır, Şevket Bülent Yahnici; TP Genel Başkanı Abdüllatif Şener; BBP’den Genel Başkan Yalçın Topçu ve AKP’liler; Ali Coşkun, Kürşad Tüzmen ve Prof. Zafer Üskül. Ayrıca Prof. Yalçın Küçük, Prof. Korkut Boratav, Prof. Doğu Ergil, Murat Katoğlu, Soner Yalçın, Oray Eğin,
Nihat Genç, Mehmet Özer.
Erhan Göksel’in eşi Güler Göksel’i başta Süleyman Demirel olmak üzere Cemil Çiçek, Abdülkadir Aksu, Nazım Ekren ve Hilmi Güler ile Necmettin Erbakan, Numan Kurtulmuş arayarak başsağlığı dilediler. Bu arada cenazeye çelenk gönderen Kemal Kılıçdaroğlu ile Erhan Göksel’in de, Baykal’ı istifaya götüren sürecin hemen başında, Amerika’ya dönmeden kahvaltıda bir araya geldikleri ortaya çıktı. Evindeki kahvaltıda Göksel’in Kılıçdaroğlu’na “Türkiye parçalanıp gidiyor. Umut ise sen olacaksın. Korkma, beyaz bayrak yürüyüşünü başlat. Türkiye’nin sorumluluğu senin omuzlarında. Pazartesi günü adaylığını açıklarsan öne geçersin, beklersen şansını kaybedersin” diyerek genel başkanlık tavsiyesinde bulunduğu, yakınları tarafından belirtildi.
Biliyor musunuz
SARIGÜL’ün Türkiye Değişim Hareketi’nin (TDH) İzmir İl Başkanı Nihat Demirkol’dan sonra Ege temsilcisi, Ege-Koop Başkanı Hüseyin Aslan’ın görevi bıraktıklarını açıklamasından sonra Gaziantep’te de, SHP Belediye Başkan adayı ve Fiskobirlik eski Genel Müdürü Ökkeş Kıroğlu ile TDH’nin Gaziantep’teki kurucu başkanı ve mali müşavir Hasan Aktaş ile arkadaşlarının CHP’ye katılmak istediklerini, CHP Gaziantep Milletvekili Yaşar Ağyüz’e telefonla duyurduklarını... ? KURULTAY’da kameramanların itiş kakışı sırasında düşerek vücudunda ağır ezikler oluşan CHP PM’nin geçen dönemki üyesi Hüsniye Kaya’nın Ankara Numune Hastanesi’nden İstanbul’daki evine döndüğünü ve durumun iyiye gittiğini... ? KADIKÖY Belediyesi’nin emlak vergilerini (%120 artışla) tahsil ederken, bunun arasına 3 lira 25 kuruş numarajlama bedeli tahsil etmesinin ilçe sakinlerinin tepkisine neden olduğunu... ? EUROSOLAR Türkiye (Avrupa Yenilenebilir Enerjiler Birliği Türkiye Bölümü Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar’ın, 15-17 Haziran 2010 tarihlerinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek ‘9. Dünya Rüzgar Enerjisi Konferans ve Sergisi’nin ayrıntılı bilgilerinin www.wwec2010.com’dan öğrenilebileceğini açıkladığını...
Paylaş