İSKENDERUN’dan Doğan Süslü, vali atamaları üzerine şunları yazıyor:İlimiz Hatay’da AK Parti iktidarıyla birlikte çok sık vali değiştirilir oldu. Merkeze alınan Vali Nusret Miroğlu daha 13 ay önce ilimize atanmıştı. Tam ilimizi tanımaya başlamışken, merkeze alındı. Son yıllarda daha doğrusu iktidarınızla birlikte Hatay’da 4 yıl veya 4 yılı aşkın bir süre görev yapan vali olmadı.
Sayın Başbakanım... ’Medeniyetler Buluşması’ ile Hatay’da medeniyetleri buluşturdunuz ama Hatay halkını kısa görev süreleri manasında bir türlü Hatay Valisi ile buluşturmuyorsunuz.
Mülki amir değişikliklerinin Hatay’ımıza, ülkemize ve bize zarar verdiğini gözlemlemekteyim.
Hatay yoruldu, herkes etkilenir oldu.
GÜNÜN SORUSU "GENELKURMAY Başkanlığı Askeri Mahkemesi medyaya yayın yasağı koyma yetkisini hangi yasadan alıyor? Belge Genelkurmay’daki açıklama öyle hazırlanmadıysa niye yasak koymaya kalkılıyor? Genelkurmay’da hazırlandıysa ve gerçekse ’yayın yasağı’nın bir suç gizleme refleksinden başka ne anlamlı olabilir?" (Erdem ERDOĞAN)
İlimize Amasya’dan atanan Vali Sayın M. Celalettin Lekesiz’i de 13-15 ay sonra görevden alacaksınız, lütfen ne vali Lekesiz’i, ne de bizleri umutlandırmayınız.
Size yakın bölge milletvekillerinin, valileri dostluk maçında futbolcu değiştirir gibi değiştirme isteklerine karşı çıkınız.
Sayın milletvekilimiz Sadullah Ergin (aynı zamanda Adalet Bakanı)... Sizden cesaret alan dar siyasi ufka sahip kimi partililerinizin valilerden şikayeti lütfen sizi etkilemesin. Herkese karşı adaletli olmalısınız; kalkınma, sık sık değiştirmekle olmaz.
Eleştirimi sakın yabana atmayın. Bugün Hatay’da CHP kalesini yıktıysanız, sık sık Hatay Valisi değiştirmekle de kendi kalenizi yıkarsınız. Doğan SÜSLÜ-İSKENDERUN
Vali Dalmaz gitmemeliydi
"SİVAS Valisi Sayın Veysel Dalmaz’ın merkeze çekilmesini içime sindiremiyorum. Sivas için önemli bir kişinin, siyasi arenada yok oluşunu göz göre-göre kabul etmek, insanlığa sığmaz. Dalmaz beyefendiliği, insancıl olması ve halk ile iç içe yaşayan, halkı dinleyen, onlardan birisi olduğunu unutmayan ve inkar etmeyen kişiydi.
Merkeze alınmasının esas sebebi AKP’nin Sivas Belediye Başkanlığı’nı kaybetmesi mi? Belediye Başkanı seçilen BBP’li Sayın Doğan Ürğüp’ün önünün kesilmesi mi? Yeni Vali Sayın Ali Kolat, hem emniyetçi hem de belediyeci! Sivas Belediyesi’nin çalışmalarını yakından takip edecek, işi bildiği için bazı konularda sorun çıkaracak. Böylece Sayın Ürğüp’e iki yol görünecek. Ya görevinden ayrılacak. Ya da AKP saflarında yer alacak!
BAŞBAKAN, ’AKP ve Fethullah Gülen’i bitirme planı’ için TSK’ya dava açacakmış; açsınlar. Demokrasi dışı birtakım oluşumlar varsa, bunları sadece onlar değil, demokrasiye gönül vermiş tüm insanlar kabul etmez. Ancak madalyonun arka yüzüne bakmak gerekir. Amerika’ya yerleşmiş ve ABD yurttaşı olmuş bir cemaat lideri de, Ordu’nun içine sızmak sevdasından vazgeçmeli. Ordu, yol geçen hanı mı? Türk milletinin gözünün bebeği olan bir kurum, kendini koruma dizginlerini elinden mi bıraksın? Tamam, Türk ordusu siyasetin her zaman dışında kalsın ama bir politikacı gibi fikir yürüten, kanaat besleyen, emeller güden kimileri de, bu ordunun dışında kalmaya çalışsın. "Vay anam" diye bağırmaktan çok, bu hususa dikkat edilirse, cumhuriyetin ve demokrasinin bekçisi ordu, üstüne düşen görevi hemen herkesten sağlıklı biçimde yerine getirecektir. C. YEŞİLYURTANKARA
Kredi kartları
KREDİ kartları ile ilgili yeni düzenlemenin, potanisyel kredi kartı mağdurlarını da kapsaması gerekiyor. Yeni düzenlemede, kredi kartı mağdurunun, doğrudan bankayla muhatap olması gerekiyor. Avukatla muhatap olmaları yanlıştır. İcra masraflarının da bir kısmını bankaların karşılaması gerekir. Düzenleme bir an önce yapılmalıdır. Prof. Dr. Esfender KORKMAZ
Siz neden dertlisiniz
DSP Milletvekili Süleyman Yağız, Başbakan Erdoğan’ın bir TV programında "Diyorlar ki, Başbakan sinirli... Dertliyim ben dertli, sinirli değil" dediğini hatırlatıyor ve kendisine 26 soru yöneltiyor. İşte bunlardan birkaçı... "Geçim sıkıntısı çektiğiniz için mi dertlisiniz? Çoluk çocuğunuza ekmek parası bile bulamadığınız... Ürününüz tarlada kaldığı... Başınızı sokacak bir yuvanız olmadığı... Ekonomik kriz... Çek-senedinizi ödeyemediğiniz... Kredi kartının taksidini veremediğiniz... Vitrinlere bakıp bir şey alamadığınız... Eleştirilere tahammül etmediğiniz... Halkı azarlamanıza karşın üst üste seçim kazandığınız... Hastane kapısında bekletildiğiniz veya hastane hastane dolaştırıldığınız... Partinizin kısaltılmış adı için hálá AKP denmesi... Hukuk dış olarak telefonlarınızın dinlendiği... Ülkemizin bir polis devleti haline geldiği... Bir sabah vakti eviniz basıldığı vs. için mi... Sahi Sayın Başbakan siz neden dertlisiniz?"
Havayı kirletmenin bedeli nedir acaba
GEÇEN pazar günü; 13.00-14.30. Yer; Atatürk Havalimanı VIP salonu önü.
Singapur Devlet Başkanı’nı uğurlamak için gelen 35-40 resmi aracın askeri araçlar dahil hepsi çalışır vaziyette bekletiliyor. Şoförleri bir köşede toplanmış futbol dedikodusu yapıp sigara içiyor. Sebep: Arabalara dönen değerli bürokratlar sakın sıcaktan bunalmasınlar. Havayı kirletmenin bedeli olmaz. Ya bizim cebimizden harcanan benzin ve mazot. Yorumu size bırakıyorum. Prof.Dr.Orhan KURAL