Paylaş
Bu derginin Nisan 2012 sayısı, genellikle Türkiye ve Türklere ayrılmış durumda. Dergide, Cumhurbaşkanı N. Sarkozy ve Sosyalist Parti adayı F. Hollande ile Ermeni soykırımını inkâr yasası konusunda röportajlara yer verilmiş. Kin ve nefret dolu dergiyi okuyanlar Ermenileri melek, Türkleri ise cani olarak algılıyor. İnsan, tarihte hiç Türk-Ermeni dostluğu olmamıştır ve artık olamaz diye düşünmeden edemiyor.
Her iki Cumhurbaşkanı adayı da seçimden sonra ‘Ermeni Soykırımı İnkâr Yasası’nı yeniden gündeme getirip Anayasa Komisyonu’ndan geçireceklerini taahhüt ediyorlar. Ancak, N. Sarkozy’nin yaklaşımı oldukça sert. Röportajdaki değerlendirmesi şöyle:
“Bence mesele çok açık. Olayı inkâr, kesinlikle görüş bildirme (düşünce özgürlüğü) olarak kabul edilemez ve inkâr sürekli bir tehdittir; kurbanların hatırası için bir tehdittir; kurbanların gelecek kuşakları için bir tehdittir; tüm ulusal topluluk için bir tehdittir; soykırımı inkâr, kamu düzenine ve Cumhuriyetimizin temel değerlerine saldırıdır. Dolayısıyla, inkâr cezalandırılmalıdır.”
Türk yetkililerin politik, ekonomik ve ticari tehditlerine ne diyorsunuz sorusuna “Bu tehditler boş ve anlamsızdır, yüzlerce Fransız firması 75.000 Türk işçisi çalıştırıyor ve Türkiye’de en büyük ihracatı bir Fransız firması (Renault) yapıyor” yanıtını veriyor. Her iki partiden de böyle bir yasaya karşı çıkanlar; “Bilgisiz ve cahil ya da Ermeni düşmanı veya Türk hükümeti tarafından satın alınmışlar” olarak suçlanıyor.
Derginin diğer bölümlerinde Vatikan ve Kudüs arşivleri, Türk-Azeri işbirliği, Fransız istihbarat yönetimi DCRI’nin 22 Aralık 2011 ve 21 Ocak 2012 tarihli Türk mitinglerini fişleme raporları vs. bilgi ve görüşlere yer verilmiş.
Vatikan arşivlerinden örnekler verilmiş: Erzurumlu bir tanık
“Kaç çocuğun öldürüldüğünü gördüm. Kadın yeğenim iki yaşındaki çocuğunu omzuna alarak evden kaçtı. İki asker yaklaşarak bebeği annesinin gözü önünde öldürdüler. Şehrimizin dini liderinin katledilişini gördüm, önce gözlerini çıkardılar ve sonra sakallarını yoldular. Katletmeden önce, askerler dini lideri önlerinde dansetmeye zorladılar...” şeklinde beyanda bulunmuş. Bu yönde, yine Mustafa Süleyman isimli bir Türk askeri, binlerce Ermeni’yi barbarca öldürdüklerini korkunç bir şekilde anlatmış. Tüyler ürpertici katliamlar anlatılıyor!
Dergiyi okuyanların, 700 yıllık Osmanlı-Ermeni dostluğunu anlaması olanaksız. Bu kadar yüzyıl dost yaşayan bir topluluk nasıl olmuş da, 1915 yılında bu kadar acımasız olabilmiş. Türkiye, anılan soykırımı tanısa bile, bu kin ve nefret biter mi?
Bazı politikacıların ve yaşamını kin ve düşmanlığa adamış kişilerin eylemleri sürdükçe, bu düşmanlık bitmez. Özellikle, bu tür olayların çıkar ilişkileri ve oy kapma gibi basit nedenlerle kullanılması sağduyulu insanların kabul edeceği bir durum değildir. Her şeye rağmen umarım, sağduyulu insanların sayısı artsın ve dostluk kazansın.
Nazmi ÇAKMAK
Yük. Mühendis-FRANSA
18 Nisan felaket günüdür
Eskilerin bir sözü vardır:
“Kork April’in 5’inden Sarı öküzü ayırır eşinden!”
NİSAN ayının 18’i, eski takvimimizle Nisan’ın 5’ine gelir. İngilizce’de April, nisan demektir. İslami kültürde doğa kanunlarına Sünnetullah denir. Bu tarih, bir felaketin günüdür; taş mı düşecek, kar mı yağacak, deprem mi olacak? Beklenen bir şeydir. Peki bunun kim farkında?
Kırgınız yastayız
GAZİANTEP’te Dr. Ersin Arslan bir hasta yakını tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Doktorlar diyor ki: “Çok üzgünüz, çok kırgınız, çok öfkeliyiz... Hekimler ve sağlık çalışanları olarak bizler iyi değiliz, iyi bir sağlık hizmeti verecek durumda hiç değiliz. Hastalarımızın sağlığını riske atmak istemiyoruz ve bu nedenle yarın (bugün) gün boyu, bebekler ve kanser, diyaliz, acil ve yoğun bakım hastaları haricinde hasta bakamıyoruz!”
Kızlar kocaya oğlanlar hocaya
CUMHURİYETİ yıkmak için yola çıkanlar önce Köy Enstitüleri’ni ve Halkevleri’ni kapatmışlardı. Köy Enstitüleri kurulurken Hasan Âli Yücel’e “Köylüleri hep okutacak mıyız? Bizim çifti kim sürecek?” diye soran Emin Sazak Bey’in sorusununun yanıtı 4+4+4’le veriliyordu.
“Evet. Okutmayacağız.”
Bundan böyle köyde kızlar kocaya, oğlanlar hocaya.
Memduh MENEKŞE
MESAJ PANOSU
İLK sözlükçümüz Kâşgarlı Mahmud’un bininci doğum yılı dolayısıyla ünlü eseri Divanü Lügati’t-Türk’ü tanıtmak amacıyla yürütülen etkinlikler kapsamında dönemin Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Şükrü Halûk Akalın tarafından yazılan ‘Binyıl Önce Binyıl Sonra Kâşgarlı Mahmud ve Divanü Lügati’t-Türk’ adlı eserin tanıtımı bugün Fransa Büyükelçiliği’nde yapılacak.
BİR grup okurumuz bildiriyor: Maltepe sahilinde yapımı sürdülen kıyı düzenlenmesinde, -ihaleyi alan inşaat şirketinin taşeronlarının denizi taş yerine toprakla doldurması- biz semt sakinlerini dehşete düşürdü. Fay hattının bu kadar yakınlarında, sadece maddi kaygılarla yapılan bu suiistimal; ileriki yıllarda çok cana mal olabilir. Bu konuda İBB ne yapıyor? Bilgilenmek istiyoruz.
ÇOK sayıda Arap ülkesinden devlet liderlerinin, bakanların, diplomatik temsilcilerin ve akademisyenlerin katılacağı CHP’nin ‘Değişen Mevsimler: Arap Halklarının Demokrasi ve Özgürlük Yürüyüşü’ konulu konferansının açılışını 28 Nisan günü Kemal Kılıçdaroğlu ve Nobel ödüllü Tevekkül Karman yapacak, panel başkanlıkları ise Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, Dr. Serdar Taşçı ve Türk-Arap Birliği Başkanı Muhammed Al-Adil tarafından yürütülecek.
Biliyor musunuz
SİDE Belediye Başkanı A. Kadir Uçar’ın, belde olan kentlerinin ilçe statüsüne kavuşması için bir kampanya açtığını...
1 Mayıs Taksim kutlamaları için DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’in ortak bir açıklama yapacaklarını...
Paylaş