Paylaş
Keşan’dan Marmara Ereğlisi’ne, İğneada’dan Ergene’ye kadar Trakya’nın dört bir köşesini saran termik santral projeleri karşısında bölgesel olarak yapılan ‘Termik Santrala Hayır’ eylemlerinin en etkileyicilerinden biri cumartesi günü Ergene ilçesinin Ulaş (köyü) Mahallesi’nde yapıldı.
Trakya’nın geleceğini şekillendirecek yasalar olan çevre düzeni planlarında da özellikle “kömüre dayalı sanayi kuruluşları yapılamaz” ibaresi yer almasına karşın, çevrecilerin ‘gaz odası’ diye tarif ettiği kömürlü termik santral projelerinde neden ısrar ediliyor? Bunun açıklamasını yapabilmek mümkün değil.
Termik Santrala Hayır Platformu tarafından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın internet üzerinden yaptığı ÇED duyuruları kaynak alınarak derlenen üretim verilerine göre; Ulaş’ta 584 ton, Misinli’de 2447 ton, Büyükkarıştıran’da 360 ton kömür tüketilecek. Bu kapasitelerle ile bile, sadece üç proje için yılda bir milyon tondan fazla kömür tüketilmesi söz konusu olacak.
Ergene’nin Ulaş Mahallesi’nde ve Misinli Mahallesi’nde duyurulan projelerden sonra son olarak Lüleburgaz’ın Büyükkarıştıran beldesi de kömürlü termik santral tehlikesi ile karşı karşıya... Hem göçlerle kalabalıklaşan (Türkiye’nin yüzde 3’ü coğrafyasını oluşturan) Trakya’nın akılsızca 2-3 kat büyümesi planlanıyor hem de bu kadar yoğun bir yerleşim alanına bütün canlı yaşamını doğrudan etkileyecek kömürlü termik santral projeleri planlanıyor. Cumartesi günü yapılan mitingde konuşmacıların ortak çağrısı bu çarpıklığın bir an önce düzeltilmesi idi.
BİZ YANDIK SİZ YANMAYIN
Zonguldak Çaycuma’dan gelen kömür işçileri de Trakyalı köylü ve üreticilere “Biz yandık sizde yanmayın” dediler. Çevre aktivisti Murat Sevgi ‘Suyu, toprağı kirletilen yağma edilen Trakya’nın şimdi de havası zehirlenecek; Trakya gaz odasına sokulacak, bu ihanettir” dedi. E-5 yolu üzerinde Ulaş’ta, Ergene üzerinde kurulu olan Modern Karton, Türkiye’nin en büyük kâğıt tesisi; Eren grubuna ait... Doğalgazın giderek pahalılaşması sonucu, tesisin elektrik enerjisini kömürden sağlamak üzere teknoloji değişikliğine gidiliyor (174 megavat, 100 milyon TL maliyet).
Bölgede böyle bir santrala yetecek kömür yok; demek ki ithal kömürle işletilecek... Peki, Vahap Munyar’a “İthal kömüre sıcak bakmıyorum” diyen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak ne yanıt verecek? (Ayrıca yerli kömür kullanımı yasak değil mi?)
Marmara Denizi çevresinde ve Trakya ortasında 30’a yakın termik santral projesi bulunuyor. Bu izni verenlerin vicdanları sızlamalı; ÇED raporları görüşülürken köylünün yüreği yanıyor.
Bu tür etkinliklerde pek görülmeyen CHP’li Çorlu Belediye Başkanı Ünal Baysan’ın, mitingin öncüsü Ergene Belediye Başkanı CHP’li Rasim Yüksel’in önüne geçerek ağırlık koymak istemesi, ‘önümüzü kesiyorsunuz, biz siyaset istemiyoruz” diyen çevrecilerden tepki görmesi ilginçti... Baysan, esasında milletvekilliğine hazırlanıyor; Tekirdağ siyasetini dizayn etmeye kalkışması eleştiri konusu oluyor. (Şimdi ortaya bir de ‘Çorlu Üniversitesi’ düşüncesini attı.) CHP’li Tekirdağ milletvekilleri Faik Öztrak, Candan Yücer ve Emre Köprülü kendisini dikkatle izliyor. Edirne milletvekili Okan Gaytancıoğlu ve Erdin Bircan: “Onlar rahat, henüz ciddi rakipleri yok, 2019 için”...
CHP’LİLER ESASINDA KİRLİLİĞE ENGEL OLUYOR
Trakya çevresel bakımdan büyük sıkıntı yaşıyor, sahibi yok... Beş yıl önce ‘şafak harekâtı’ yalanları ile temizleneceği söylenen Ergene’nin, derin deniz deşarj hattının Marmara Denizi’nin derinliklerine salınacak olması ayrı bir endişe kaynağı oluyor... Yeraltı sularının giderek vahşice tüketilmesi, meralara çeşitli oyunlarla el konulması ve tarım alanlarının yağması... Ve şimdi de ‘gaz odaları’... Istranca Ormanları’nın ortasına konulmaya başlayan RES’ler...
Bilim adamları artık çeşitli etkinliklerde hep bunları anlatıyor; neler söylediklerini okuyacaksınız.
Anlaşılmayan bir şey daha var; iktidar büyükleri çevreyi CHP’li belediyelerin ‘kirlettiğini’ söylüyor. Peki, termik santrala karşı yapılan eyleme AKP’liler neden katılmıyor? Aslında bu belediyeler kirliliğe karşı mücadele ediyor.
Günün sözü
-“İşadamları yargı eliyle baskı altına alınmaya çalışılıyor, bir taraftan da yandaşlar için adrese teslim ihaleleler yapılıyor. ÖİB’nin İnebolu Limanı, Hopa Santralı, İstanbul ve Mardin’de ikişer araziyi paket halinde Cengiz Holding’e satması manidar.”
(CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak)
Zarrab da Al Capone’un cezasından tutuklandı
CHICAGO Savcısı, Al Capone’u ne gangsterlik ne raket ne de içki kaçakçılığından tutuklayamayınca, kendi üzerindeki arabaların birinin ödenmemiş trafik cezasını “devlet maliyesine zarar vermek” maddesine sokarak tutuklamış, arkasından da savcı ile avukatı arasındaki bir anlaşma neticesinde polise yardım etmesi karşılığı uzun sayılsa bile, yaptıklarına göre çok az bir hapse mahkûm edilmesini sağlamıştı.
Ne tuhaftır, Zarrab da aynı maddeden tutuklandı. Amerikan maliyesini zarara sokma suçundan...
Bu madde Amerika’da, genelde ağzından laf alınmak istenen ama hakkında başka ciddi tutuklama delili bulunamayanlar hakkında kullanılır.
Maliye, yargıya kati delil sunma mecburiyetinde olmayıp, sadece tezkere yazar. Hâkim, bunu ciddiye almak zorundadır.
Bize kalırsa, Zarrab’dan bir şeyler öğrenilmek isteniyor.
Acaba neler olabilir? Komplo teorisi yaratıcılarına hodri meydan diyelim.
Bize kalırsa durum 4 Nisan’da belli olacak.
Ancak:
-Eğer gerçekten bir şeyler biliyorsa ve konuşacaksa, ‘kefalet talebi reddedilir’...
-Eğer bir şeyler biliyor ama konuşmayacaksa, ‘kefalet talebini kabul ederler, çıkınca da birileri vuruverir’...
-Veya bir şeyler bilmiyorsa kefalete tabi bırakılır, kendisini kimse vurmaz. Ama sonra çooook uzun senelerini ya hapiste geçirir ya da İran’a postalanır.
Gerisi boş!...
Merak ediyorum o mayınlar nerede
HANİ bir zamanlar Güneydoğu’da yaygın bir mayınlı arazi sorunu vardı?
Hani bu sorunun çözümü için yıllar gerekiyordu?
Hani bu sorunun çözümü için çok paralar lazımdı?
Hani bu parayı bulmak için tüm Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ni tek kalemde, 40 yıllığına İsrail’e bırakmayı, bir tür hibe etmeyi düşünüyorduk?
N’oldu o mayınlar, nereye gitti?
Neden PKK’lıların ayakları altında patlamıyor acaba?
Paylaş