Paylaş
Bu güç elimizdeki kutsal oy pusulasında mevcuttur. Birleşen birleşsin, ayrı duran ayrı dursun.
Bu seçimlerde senin benim partim yok, iktidarın dışında en önde kim gidiyorsa onda birleşelim.
Tek ve birinci amacımız, önce bu iktidardan kurtulmak olmalıdır.
Kendi partimize oyumuzu bir sonraki seçime saklayalım.
Başka fırsatımız yok, oyumuzla hovardalık yapma lüksümüz de!
Ben önceki seçimde de bunu dedim ve yaptım.
Şimdi de bunu diyorum.
22 Temmuz'da da aynen öyle yapacağım.
Su koyvermeyin, oy verin!
Kazım ÇİLOĞLU
CHP de DSP de, birleşme olmazsa ikisi de erir
SON mitinglerinde verilen mesaj; 'birleşin' yerine ulaşmadı demek.
Önce Türkiye, sonra CHP'nin çıkarı gelir.
Bu birliktelik, partilere kontenjan ile seçilebilecek yerlerden aday göstermekle olur. DSP'ye söylendiği gibi, partini kapat gel derseniz olmaz. Bu, sen partini kapat, benim içimde eriyerek yok ol, demektir. Birliktelik olmazsa DSP ile CHP beraber eriyecek. AKP de yine başa geçecek. Biz de boşuna mitinglere katılmış olacağız. Sadece sol değil merkez sağ partilerle de işbirliği yapılmalı (DYP, ANAP)+ MHP de olur ve diğerleri...
Lütfen Sayın Baykal'a iletiniz.
Şartsız birleşin, başka Türkiye yok.
Siz hâlâ tehlikenin farkında değil misiniz?
Ataman YILDIRIM
22 Temmuz'da tatil mi yapalım
SAYIN Baykal, önünüze gelen bu birleşme fırsatını da teperseniz, sizleri, bizler değil gelecek nesiller de affetmez.
Açık olun ki bizler de yolumuzu çizelim.
Yok bu işi biz beceremiyoruz diyorsanız, onu da yine açık söyleyin.
Bizler de 22 Temmuz'da tatile çıkalım.
Türkiye'nin ve sosyal demokrasinin oyalamalı sözlerle boşa geçecek bir saniyesi bile yok.
Bunu artık iyi anlayın lütfen.
Berna YAŞAR
Bizlerle dalga geçmeyi bırakın
BU mu demokrasi? Bu mu temsilde adalet? Bu mu yönetimde istikrar? Bu mu seçmen iradesi? Sorun bakalım bir seçmene, geçen seçimde seçim bölgesinde oy verdiği partiden iki milletvekilinin adını söylesin.
Sorun bakalım bir seçmene, hangi partiye ve niçin oy vereceğini kestirebilmiş olsun.
Bakalım kim kiminle ittifak yapacak, kim kimi nasıl kazıklayacak. Yetti gari! Lütfen demokrasi diyerek bizlerle dalga geçmekten vazgeçin.
Yavuz KİTAPÇI
Ülkem için...
ORTAYA koyacağınız birleşme iradesi, Türkiye'nin yarını için kurduğumuz düşlerin gerçekleşmesi ve sağlıklı bir demokrasi adına umudumuz olacaktır. Başka yol yok Sayın Genel Başkan, geçmişten ziyade geleceği referans alarak, önyargısız, hırssız, kaynaşarak, çoğalarak, gençlerle, kadınlarla, engellilerle, bilgiyle, teknolojiyle ve çağın tüm gerekleriyle, benim için, ailem için, çevrem için ve ülkem için birleşin.
Cemile ÇETİN
KISA...KISA...
- AKP iktidarı, askerden 'muhtıra'yı, Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer ve Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in uygulamaları nedeniyle yemiş olabilir mi? (Yalçın BAŞER)
- CUMHURBAŞKANINI seçememiş bir Meclis'in kanun çıkarma gibi keyfiyeti olamaz. (Y.K.)
- MİLLET-Ordu el ele bir bütündür. Laik Türkiye... Devletim, milletim benim kutsal değerlerimdir.
(N.K.)
- LÜTFEN acilen harekete geçiniz ve AKP'nin rejimi değiştirme manevrasına bütün gücünüzle karşı çıkınız. (Rasim DAZKIRI)
Biliyor musunuz?
- SOL partilerden SDP, EMEP ve ÖDP'nin ittifaka açık olduğunu, DTP'nin bağımsız aday modeline daha yakın durduğunu, TKP'nin de bağımsız adaya uzak durduğunu; ancak gruplar arasında temasların sürdüğünü...
- 5.5.2007 tarihinde Mustafa Erdal tarafından kurulan ve Faik Bakoğlu'nun yönetimindeki 'Rize Zümrüt Gazetesi'nin 58. kuruluş yıldönümünü kutladığını...
- KIZILAY'ın genel başkan danışmanı Prof. Ahmet Mete Işıkara'nın, Moda Katolik Kilisesi'nde pazar ayinine (11.00) katılarak depreme hazırlık konulu bir konuşma yapacağını...
GÜNÜN SÖZÜ
"AKP saf temiz, insanların dualarıyla iktidara geldi, şimdi beddualar başladı. Buna üzülüyorum. Başından beri hareketin içinde varım. Ben Tayyip Bey'in mahkemesiyim. (...) Kimse, kardeşim seni istifaya göitüren nedir' diye sormadı.
(AKP'den istifa eden Amasya Milletvekili Hamza Albayrak)
--------------
İSTANBUL'da seçilecek 70 milletvekili için, bir milletvekiline 1. bölgede (Kadıköy) 143 bin, 2. bölgede (Beyoğlu) ve 3. bölgede (Surdışı) 142'er bin oy düştüğünü..
---------------
Atama bekleyen sağlıkçılar, Sağlık Bakanlığı'na kızgın
SAĞLIK Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu 2007 yılında hekimler hariç 42 bin sağlık personeli atanacağını ve atama başvurularının Nisan sonuna kadar tamamlanacağını açıklamıştı. Sağlık memuru (Toplum sağlıkçısı, hemşire, acil tıp teknisyeni anestezi teknisyeni, röntgen teknisyeni, laboratuvar teknisyeni, tıbbi sekreter, çevre sağlık teknisyeni, ebe) alımlarıyla ilgili yapılan bu açıklamalardan sonra söz konusu olan bu meslek gruplarındaki biz sağlıkçılar ayları ve aramızda seneleri bulan atama bekleyen arkadaşlarımız olmasına rağmen hala yetkili bir ağızdan sağlıkçı atamalarına dair açıklık gelmemiş bulunmaktadır. Aylardır 42 bin sağlıkçı alacağız diyerek bekletilmemize rağmen alım olmamıştır.
Ayrıca en son yapılan açıklamada (bir söyleşide) 35 bin sağlıkçı alımı cümlesi geçmiştir. Ayları hatta bazı arkadaslarımız için yılları bulan sağlıkçı alımlarındaki bu kaosa sağlıçılar olarak sessiz kalmamız beklenemez.
Atama bekleyen sağlıkçılar
Milli Eğitim, siyasete atılmak için bir sıçrama tahtası değildir
BASINDA yer alan haberlere göre, milletvekili aday adayı olmak isteyen kamu görevlilerinde “istifa telaşı” başladığı görülmektedir. Bu son derece doğal gelişmenin dikkat çeken tarafı ise en çok istifanın Milli Eğitim Bakanlığı’nda bekleniyor olmasıdır.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın önemli noktalarında görev yapan bürokratların siyasete atılmak için birbirleriyle yarışa girmeleri zihinlerde soru işareti yaratmaktadır. Milli eğitim, siyasete atılmak için bir sıçrama tahtası değildir.
Eğitimdeki siyasi kadrolaşmanın en önemli göstergesi, siyasi partiler eliyle kadrolaşan eğitim bürokratlarının, seçim dönemlerinde yuvalarına dönme heveslerini bu şekilde ortaya koymalarıdır. Yaşanan bu olay, ülkenin geleceğini ilgilendiren eğitimin, siyasete alet edildiğinin de bir göstergesidir.
AKP iktidarı ile birlikte yaşanan kadrolaşmanın yine en çok Milli Eğitim Bakanlığı’nda yaşandığı da rakamlarla ortaya konulmuştur. Yine Milli Eğitim Bakanlığı’nda, son olarak çıkarılan 'Eğitim Kurumlarına Yönetici Atama Yönetmeliği' ile 'vekalet' yöntemiyle getirilen yöneticilerin asaleten atanması çalışmaları da hızla sürdürmektedir. AKP iktidarının yangından mal kar kaçırma şeklinde uyguladıkları politikalar seçim sürecinde kendini göstermektedir.
Milli Eğitim Bakanlığı, siyasilerin arka bahçesi yapılmamalıdır. Siyaset çarkının kısa vadeli planları ile bir ülkenin eğitim politikası belirlenemez.
Yıllardır uygulanan politikalarla eğitim 'ulusal' niteliğinden uzaklaştırılmış, yaz-boz tahtasına çevrilmiştir. Bilimsel, laik, demokratik, parasız, ulusal eğitim Türkiye’nin öncelikli amacı olmalı, hiçbir koşulda bu amaçtan taviz verilmemelidir.
Yüksel ADIBELLİ-Eğitim-İş Genel Başkanı
Tokat sigara fabrikasına alınmak istenen 2. el makinaların yeni öyküsü
TBMM'de Anayasa değişikliklerinin görüldüğü önceki günkü görüşmelerde CHP Milletvekili Bayram Meral, AKP Tokat Milletvekili Ergun Dağcıoğlu'na "Tokat'ta namaz kılıp burada farklı şeyler yapıyorsun" deyince sert tartışmalar oldu. CHP Malatya Milletvekili Mevlut Arslanoğlu da,
yanlış iddialarda bulunduğu iç - AKP'li Dağcıoğlu'na "Yanlış konuşuyorsunuz" dedi.
Hatırlanacağı gibi köşemizde defalarca yazmıştık; Tekel'in ikinci el makina alımını...
TBMM'de önceki günkü oturumda, iktidar partisinin Ergun Dağcıoğlu, konuşmasında söz konusu makinal
arın alınmaması nedeniyle Tekel'in zarar ettiğini belirtiyordu.
Tekrar hatırlatalım... 4733 sayılı yasanın 6. maddesinin 2. paragrafı "Türkiye'de tütün mamulleri üretmek isteyenlerin tütün hazırlama bölümleri dahil tam ve yeni teknoloji ile tesis kurmaları şarttır" şeklinde olup Tekel'in makina alım şartnamesinde de bu hüküm yeralmıştır.
Tütün Üst Kurulu uzmanlarının incelemesi sonucu makinaların 2. el olduğunu belirlemiş ve yurtdışı edilmesinin gerektiği yönündeki rapor vermişti. Bunun üzerine Tekel, Ankara 1. İdare Mahkemesi'ne 2004-3249 E kayden dava açmıştı.
Mahkeme, 21.12.2005 tarihinde oybirliğiyle almış olduğu 2005-1496 sayılı kararda İstanbul Sanayi Odası'nın hazırlamış olduğu rapora itibar edilmediğini, İTÜ Makina Fakültesi tarafından hazırlanan raporun ise Tütün Üst Kurulu uzmanlarının teknik inceleme raporunu sakatlayacak nitelik ve ağırlıkta görülmediğini belirtilerek, davanın reddine karar vermişti.
Yine hatırlatıyoruz... Makinaların 2. el olduğu mahkeme kararıyla tescil edilmiş olmasıyla bizim de haklılığımızı ortaya çıkartmıştır.
BELGELERDEN HABERİ VAR MI
Haklı olduğumuz bir başka husus ise, Tekel'in Kıbrıs Türk Tütün Fabrikası için adedini 1.1 milyon Euro'ya, Tokat için de kiralama suretiyle 1 milyon 73 bin Euro'ya almak istediği makinaların Çin'deki fiyatı 290 bin dolar olduğudur...
Sayın Dağcıoğlu istediği takdirde, bunların belgelerinikendisine verebiliriz.
Tekel'in zarar etmesini makinalara bağlaması da yanlıştır. Gerekli araştırma ve incelemeyi yapmadığı anlaşılmaktadır.
Anlatalım:
1- Tekel 2004 yılında her biri Almak istedikleri 2. el makinaların 2.5 katı kapasiteye sahip iki adet yeni ve kullanılmamış makinayı Samsun Ballıca fabrikasına,
2- 2005 yılında yine 2. el makinaların 2.5 katı kapasiteye sahip 5 adet yeni ve kullanılmamış makinayı Tokat Sigara Fabrikasına.... Aynı kapasiteye sahip 2 adet makinayı da Samsun Ballıca fabrikasına satın almıştır.
Özetle, Tekel 'hileli' yollarla fahiş fiyatla almak istedikleri 11 adet makinanın 2.5 katı kapasiteye sahip dokuz adet makinayı son üç yılda almış, buna rağmen satışları 2003'da 60 milyar, 2004'de 51 milyar, 2005'de 41 milyar, 2006'da ise 40 milyar adet olmuştur.
Aynı yıllarda Türkiye'nin toplam sigara satışları (kaçak girişler hariç) sırasıyla 108.0, 107.8, 106.7, 107.9 milyar adet olmuştur.
Sayın Dağcıoğlu'na önerimiz, gerekli inceleme ve araştırmayı yapmadan 72 milyonun karşısında yüce mecliste konuşma yapmaması...
MECLİSTE NELER OLDU
TBMM Genel Kurulunda önceki gün Anayasa değişikliği teklifi görülürken, AKP'li Dağcıoğlu ile CHP'li Meral arasındaki söz düellosu şöyle gelişti.
AK Parti Tokat Milletvekili Ergün Dağcıoğlu, kendisinden önce söz alan CHP Ankara Milletvekili Bayram Meral'e yanıt vermek için konuşacağını söyledi.
"Bazı milletvekillerinin Meclisin hassasiyetine uygun konuşma yapmayı öğrenemediğini” ifade eden Dağcıoğlu, Meral'in "Tokat'ta namaz kılıp, burada farklı şeyler yapıyorsun" dediğini kaydetti.
Meral ile Tokat'ta hiç biraraya gelmediğini; hangi camide beraber namaz kıldıklarını öğrenirse memnun olacağını söyleyen Dağcıoğlu, Tokat Sigara Fabrikası ile ilgili iddialara değindi.
"İnsanlar söylediklerini ispat edecek, yoksa müfteri olarak söyledikleri sözün altında kalacaklardır” diyen Dağcıoğlu şunları söyledi:
"Benim İspanya'da Tokat Sigara Fabrikasına gelen makinelerle ilgili hangi bağlantıları verdiğimi biliyorsa burada söylemezse müfteridir. Meral'i bunu ispata davet ediyorum. Bizim, AK Parti'li milletvekili olarak bir tek şiarımız var, o da millete verdiğimiz sözleri yerine getirmektir. 4.5 yıl önce bazı muhalefet milletvekilleri, 'Tokat Sigara Fabrikasının önüne yatar, bu makineleri buradan başka yere götürtmeyiz' diyorlardı. Biz, o makineleri revize edeceğimizi, çağdaş hale getireceğimizi söyledik. AK Parti milletvekilleri olarak tek şiarımız var, o da millete hizmettir."
(Ne yazık ki Dağcıoğlu, bu sözleri söylerken, Tekel çalışanlarının saldırısına uğramıştı.)
CHP milletvekilleri, Dağcıoğlu'nun sözlerine tepki gösterdi. Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu, Dağcıoğlu'nun üzerine yürüdü. AK Parti ve CHP'li milletvekilleri araya girerek, tartışmayı sonlandırdı.
ENSARİ VE ÇELİK
Tekel'in 2. el makinalarının tartışıldığı dönemdeki genel müdürü Sezai Ensari idi... Ensari daha sonra Sümerbank Genel Müdürlüğü'ne verilmişti.
Türkiye'ye 'hileli yollarla' getirilmek üzere Ispanya MTS firması ile ortaklık kuran Şenol Çelik tarafından 'pazarlanmak' istenen 2. el makinalar daha sonra ithal edildiği ülkeye geri gönderilmişti.
Şenol Çelik, 2003 yılında Tekel stoklarından yaklaşık 200 bin ton tütün alma taahüdünde bulunmuş; 2. el makinaların alımı sırasında ise Sezai Ensari, bu kişiyi tanımadığını öne sürmüştü.
CHP Bahçeşehir belde örgütü açılıyor
UZUN zamandan beri kapalı olan Bahçeşehir Belde örgütü bugün 14.00 da açılıyor. Bu nedenle bir basın açıklaması yapan Bahçeşehir CHP Belde Başkanı Melahat Erdal "Ulu önderimiz Mustafa Kemal’in eserlerine sahip çıkmak isteyen herkesi yeni belde binasının açılışına bekliyoruz” dedi. Açılışa
CHP Milletvekillerinden Mehmet Ali Özpolat, Halil Akyüz ve Güldal Okutucu'nun katılacağı bildirildi. (Boğazköy girişi Toplu Konut Yapı Kooperatifi, B1 Yolu B Blok Kat:1, No:4 Bahçeşehir; 0212-607 22 22)
Paylaş