Yalçın Bayer: Sn. Öksüz, bu müdür hálá görevde kalacak mı?

Yalçın BAYER
Haberin Devamı

SAYIN Enis Öksüz'e... Telekom Mersin Başmüdürü İsmail İnam'la ilgili şikáyetleri biliyorsunuz. İnam, 13 yıldan beri bu görevde. Kendisi için ‘‘Hangi iktidar gelirse otobüste yerini ayırtır, onun için önemli olan sandalyesidir’’ dendiğini, bölge milletvekili olarak biliyorsunuz.

Biz de aktaralım:

Hakkındaki şikáyetler üzerine Telekom Genel Müdürü İbrahim Hakkı Alptür, İnam'la ilgili soruşturma açtırmış... Soruşturmaya gelen Başmüfettiş Mehmet Arslan soruşturmaya gölge düşürdüğünden bu görevinden alınmış. Bu kez Başmüfettiş Mehmet Şahdeviren gönderilmiş. Bihakkın bir rapor hazırlayarak Teftiş Kurulu'na sunmuş, müdürün görevden alınmasını, 15 milyara yakın idare zararının kendisinden tahsilini istemiş...

Bir başka olay:

İnam, Mersin Barosu'na kayıtlı avukat Şemsettin Demirhan'ı Telekom'a memur statüsünde işe almış; olabilir... Ama Demirhan müsamaha gördüğünden dışardan serbest avukatlığını sürdürmüş, 40 aylık hizmetinden sonra da emekli olmuş... Hem idari, hem adli yönden hakkında çeşitli şikáyetler yapılmış. Görevini suiistimal ettiğinden Baro'dan çıkarılmış.

İnam görevini sürdürüyor.

Bu arada İnam'ın, çok kızdığınızı bildiğimiz, hatta basına kendisi için ağır sözler sarf ettiniz kardeşiniz Celil Öksüz ile dost olduklarını biliyor muydunuz? Celil Öksüz'ün, İnam'a ‘‘Teminatın benim, seni hiç kimse alamaz’’ dediğinden ve aralarında kadınların bulunduğu 80 kişiyi 'hat bakıcısı' diye aldırdığından haberiniz oldu mu? Kadınların hat bakıcısı olduğu duyulmuş mudur?

Bunları Mersin'de herkes biliyor.

İnam görevden alınamıyorsa, hukuk yok oluyorsa, bu gücünü kimden alıyor?

Kime inanalım?

ANKARA'dan bir dostumuz anımsatıyor:

ARNAVUTLUK'dayken, ‘‘Bazıları kızacak ama Fethullah Gülen'in yurtdışındaki okulları övgüye değer’’ diyebilen Başbakan Bülent Ecevit'e mi...

Yoksa ‘‘Gülen laik Türkiye Cumhuriyeti'nin düşmanıdır ve mutlaka tutaklanması gerekir’’ diyen Nuh Mete Yüksel'e mi? Evet hangisine?..

Yaş çaycıların hali haraptır

RİZE çay üreticisi, çay bahçesinde 35 derecede sıcağın altında çayını toplarken, bu yıl hem verilen fiyatın düşük olması (162 bin/kilo) hem de getirilen kontenjan uygalaması sonucu ne yapacağını şaşırmış durumda. Hasat döneminde sıcaklıkların yüksek olması sonucu elindeki yaş çayın tesliminde Çay-Kur yetkililerince güçlükler çıkarılması, vatandaşı çaresizliğe sevk etmekte. Yetkililer bir açıklama yapmazken, çay üreticisinin geleceği karanlık gözükmekte. Sanayi ve iş imkánları açısından yoksun olan Rize ve bölge halkının, tek geçim kaynağı çay olması nedeniyle bu kışı zorlukla geçirecekleri anlaşılmakta. Hükümetin uygulamakta olduğu tarım politikası, çiftçiyi tamamen ortadan kaldırmıştır.

Şartlar bu şekilde devam ederse, zaten göç veren Rize ve çevre illerde yaşayan halk önümüzdeki yıllarda tamamen büyük kentlere göç edecektir.

Devletimizin acil çözüm üretmesi gerektiğine inanıyoruz. Yaş çay bedellerinin hem devlet, hem de özel sektör çay işletmecileri tarafından kısa zamanda ödenmesi için önlem alınmasını istiyoruz.

Devlet uyuyor

‘‘YİMPAŞ'ın Malatya'daki takıyyeciliğini Ankaralı okurunuz iyi yakalamış’’ diyor Antalya'daki okurumuz K.U...

Almanya'da kaçak eski RP'li Yozgat Belediye Başkanı vasıtasıyla para toplayan YİMPAŞ'çıların, borsaya açılmak üzere Sermaye Piyasası Kurulu'na yaptıkları başvuru konusunda hálá bir sonuç çıkmadığını ekliyor.

Okurumuz, şunları söylüyor: ‘‘Takıyyeciliğe gerek yok. Erkekler cuma namazına giderken, kadınlar alışveriş yapmayacaklar mı? Çalışan personeli cumaya gidecekse izin verilebilir, ama mağazayı kapatmaları doğru değil. YİMPAŞ mağazası Ankara'da niye kapatılmıyor? Malatya'daki yöresel özelliğine mesaj veriyorlar. Bu ülke din devleti olsun istiyorlar.’’

Konu üzerinde bir örnek aktarıyor:

‘‘Antalya'da Diyanet Vakfı'nın KOMAŞ adlı bir hipermarketi var. Cuma tatili yapılmıyor. Çalışan personel türbanlı ya da özel giysili değil. Çalışanların çoğunun başı açık.’’

Devletin görevlileri uyursa daha neler göreceğiz bakalım.

YİMPAŞ: YEREL YÖNETİCİNİN TASARRUFU

YİMPAŞ adına Malatya'dan yapılan açıklamada, dünkü ‘‘YİMPAŞ'ın Takıyyeciliği’’ konusunda okurumuz Sefa Şahin'in anlattıkları doğrulandı. YİMPAŞ'ın yaptığı açıklamada ‘‘Malatya mağazamız bölgenin kendi alanında en büyük yatırımı ve en çağdaş alışveriş merkezidir. Mağazamız iki haftalık olup çalışma düzeninin henüz bir sisteme oturmadığı gerçektir. Cuma saatindeki kapanışın mağazanın yerel yöneticisinin o güne ait bir tasarrufudur. Mağazamızda çalışan bayanlar, mesai dahilinde erkek personelde olduğu gibi YİMPAŞ kıyafetini giyer, isteyen başını örter, isteyen açar. Yöneticilerimizin çalışan bayanlara başlarının açılması ya da örtülmesi yönünde bir telkinleri yoktur’’ deniliyor.

Açıklamalar

- EKOL Uluslararası Taşımacılık A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Cem Kumuk, Dalya Dış Tic. ve Paz. A.Ş.'nin taşıma işini yaptıklarını belirterek, ‘‘Şirketimiz tarafından tanzim edilen gümrüklü genel antrepo beyannamesinin, ithalatçı şirket ve gümrük komisyoncusu tarafından tanzim edilen ithalat beyannamesiyle bir alakası yoktur. Bu doğrultuda adı geçen şirketlerin yapmış olduğu söylenilen kanunsuz işlemin tespit edilmesinde şirketimizin sorumluluğu bulunmamaktadır’’ dedi

- Eski adı Ekol Sped Uluslararası Taşımacılık San. Tic. Ltd. Şti olan Metin Grup Uluslararası Taşımacılık Turizm Sanayi ve Tic. Ltd. Şti'nin avukatı Mecit Pınar; Ekol firmasıyla daha önce isim benzerlikleri nedeniyle ihtilaflı olduklarını, firmayla hiçbir ilgilerinin olmadığını, Samandıra'daki antreponun Metin Grup Ltd'ye ait olduğunu, diğer firmanın antreposunun Sultanbeyli'de bulunduğunu söyledi.

Yazarın Tüm Yazıları