Paylaş
Yanlışsa düzeltiniz; doğruysa katılınız, ama susmayınız lütfen!
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusudur!
Daha başlarken Meclis partilerinin Anayasa’yı çiğnedikleri bir Cumhurbaşkanlığı seçimi süreci başladı...
Anayasa’ya göre Meclis içindeki partiler aday gösteremezler. Bu hak, partilerinden bağımsız davranacak olan vekillerindir. Meclis partileri vekillere bu yolu kapatmakla da Anayasa’yı çiğnemişlerdir.
Ben 43 yıllık bir hukukçu olarak Anayasa’da bundan farklı bir şey okuyamıyorum.
Ülke bu hoyrat, yaban, saygısız siyasetçileri ve siyaset tarzını sineye çekmek zorunda mıdır?
Yargıtay Başsavcılığ’na buradan suç duyurusu yapıyorum!
Not: Anayasa Mad. 101: Cumhurbaşkanı, kırk yaşını doldurmuş ve yüksek öğrenim yapmış Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri veya bu niteliklere ve milletvekili seçilme yeterliğine sahip Türk vatandaşları arasından, halk tarafından seçilir.
Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa cumhurbaşkanı seçilebilir.
Cumhurbaşkanlığı’na Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri içinden veya Meclis dışından aday gösterilebilmesi yirmi milletvekilinin yazılı teklifi ile mümkündür. Ayrıca, en son yapılan milletvekili genel seçimlerinde geçerli oylar toplamı birlikte hesaplandığında yüzde onu geçen siyasi partiler ortak aday gösterebilir.
Prof. Dr. Hayrettin ÖKÇESİZ
İhsanoğlu yolsuzluklar için ne düşünüyor?
ÇATI adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Cumhuriyet’in temel ilkelerine bağlı olup olmadığı yoğun şekilde tartışılırken 17 ve 25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet olayı gündemden düşüyor. Başbakan dört bakanının istifa zorunda kaldığı, kendisinin oğlu ile yaptığı ‘sıfırlama’ konuşmalarını yargıdan kaçırarak Cumhurbaşkanlığı’na aday oluyor. İhsanoğlu rakibinin yolsuzlukları için ne düşünüyor? Şu ana kadar bu konuda bir açıklaması duyulmadı. Bazı çevrelerin telkin ettiği gibi, kavgacı görünmemek için yolsuzlukların üzerine gidilmemesi kabul edilemez. Hem kampanya boyunca yolsuzluk ve rüşvet olayları anlatılmalı hem de seçim kazanılınca hesap sorulacağı halka anlatılmalı. İhsanoğlu’nu aday gösteren partilerin tabanlarının bu konularda en az laiklik ilkesi kadar duyarlı olduğu dikkate alınmalı.
Mustafa ÖZYÜREK
23. Dönem Milletvekili
Başbakan Erdoğan’ın adaylığı açıklandıktan sonra Üsküdar bir gecede afişlerle donatıldı.
Başbakan’ın istifa etmesi gerekmediğine göre...
YSK örtülü ödeneği nasıl denetleyecek
CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger, YSK’nın, ‘Cumhurbaşkanı adayı olan Erdoğan’ın istifa etmesi gerekmez’ yönünde görüş bildirmesi üzerine “Başbakanlık’ta düz bir memur iseniz, seçim kampanyasında kamunun imkânlarını kullanmamanız için görevden istifanız gerekiyor. Fakat örtülü ödenek bütçesinden 1.5 milyar TL’ye yakın harcama yetkisine sahip Başbakan’ın istifası gerekmiyor. Bu durumda, Erdoğan’ın seçim gününe kadar görevini sürdürmesi, eşit şartlarda seçime katılma ilkesine aykırıdır” dedi. Başbakan’ın örtülü ödenek bütçesini seçim kampanyasında kullanma olasılığına dikkat çeken Erdal Aksünger, “Başbakan, Ekonomi Bakanı ile imzaladığı birkaç belgeyle yasallaşan ve nereye harcandığını kimsenin bilmediği örtülü ödenek bütçesini, direkt veya dolaylı olarak seçim çalışması için kullanması halinde, YSK bunu nasıl denetleyecek?” diye soruyor.
AKP Dönemi Yıllık Örtülü Ödenek Harcamaları şöyle: 2012-1.2 milyar TL, 2011-951.2 milyon TL, 2010-706.1 milyon TL, 2009-634.4 milyon TL, 2008-510.8 milyon TL, 2007-436.5 milyon TL, 2006-327.4 milyon TL, 2005 -156 milyon TL.
Anadolu öğretmen liseleri kapatılamaz
‘ÇÜNKÜ İNSAN YETİŞTİRİYORLAR’
21 HAZİRAN 2014 tarih, 29037 sayılı Resmi Gazete’de, Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle Anadolu öğretmen liselerinin kapatılması kabul edilemez. Bu bir eğitim cinayeti, 166 yıllık geçmişi olan öğretmenlik mesleğine vurulmuş bir darbedir.
Bir oldubittiyle yapılan bu yönetmelik değişikliği; 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Yasası’na, ILO-UNESCO’nun ortaklaşa düzenlediği, Türkiye’nin de altına imza attığı Öğretmenlik Statü Tavsiyesi adlı uluslararası sözleşmeye aykırıdır. Bu yanlış karar düzeltilmelidir.
Milli Eğitim Bakanlığı öğretmen yetiştirmeyle bağını koparmamalı, bindiği dalı kesmemelidir.
Halk çocuklarının öğretmenlikle bağı koparılmamalıdır.
Eğitim fakültelerine aday yetiştiren yaklaşık 300 Anadolu eğitim lisesi kapatılmamalıdır.
Onlar köy enstitülerinden, öğretmen okullarından izler taşıyan okullardır.
Kapatılan 21 köy enstitüsü yerinde, Anadolu öğretmen liseleri yanında birer eğitim fakültesi ve uygulama ilkokulu açılarak bu okullarda kökten öğretmen yetiştirilmelidir.
Nasıl tarih köy enstitülerini, öğretmen okullarını kapatanları bağışlamıyor, nefretle anıyorsa, eğer bu karardan dönmezlerse Anadolu öğretmen liselerini kapatan, AKP iktidarını ve onun bakanı Nabi Avcı’yı da aynı duygularla anacaktır.
İmam hatip okullarının ortaokulları bile varken insan yetiştiren öğretmen adaylarının okuduğu liselerin kapatılması kabul edilemez.
Mustafa GAZALCI
22. Dönem CHP Milletvekili
Doğalgaza zam yok ama...
ENERJİ Bakanı Taner Yıldız, temmuz ayı içinde doğalgaza zam yok dedi. Aynı gün doğalgaz almak istedik, 140 liradan fazla gaz vermediler. Ertesi gün limit 75 liraya indi... Gaza zam yok ama alımına limit geldi!
Gündem cumhurbaşkanı seçimine kilitlenmiş ama millet geçim derdinde! Bakan zam yok diyor, satışa kota geliyor. Bu yürütme, halktan değil taşerondan yana! Firmalar zarar edeceğiz diyor, zamsız fiyattan vatandaş dilediği gibi gaz alamıyor. Böylesi ne duyuldu ne görüldü; resmen halkla oynuyor, dalga geçiyorlar!
Metin ALTAY
OKUYUNUZ
İnönü’nün iki sözünü bilir misiniz
16.00 haberlerini izlerken dondum kaldım. Ekmeleddin Bey’e imza vermeyen 21 milletvekilinin ihracı gündeme gelmiş. CHP’de son kararı da Genel Başkan Kılıçdaroğlu verecekmiş...
Gafletin, delaletin, vefasızlığın böylesi görülmemiş. Bunu gündeme getirmek bile utanç verici olmalı. 1992 yılında CHP’yi yeniden inşa eden Deniz Baykal herhalde acı acı gülümsüyordur.
Ey CHP’li vekiller, ey CHP meclis üyeleri, ey CHP teşkilatlarında çalışan arkadaşlarımız Deniz Baykal olmasaydı hiç biriniz olmazdınız.
Merak ediyorum hangi gerekçeyle ihraç kararını vermek isteyecekler. Ne yapmış bu 21 milletvekili, görünen gerekçe Ekmeleddin Bey’e imza vermemişler, yani demokratik haklarını kullanmışlar. Bunun dışında nasıl bir gerekçeniz olabilir. Bu milletvekilleri cumhuriyetin temel değerlerini mi sarsmışlar, yoksa Atatürk ilkelerinden mi vazgeçmişler?.. Pes ki ne pes...
Eminim hepiniz şu deyimi biliyorsunuz; “Dağdan gelip bağdakini kovmak.”
Gerçi böyle bir karar almaya gücü yetmez. İster misiniz sonunda Deniz Baykal’ı kovuyorlardı ben kurtardım desin.
Siz İsmet İnönü’yü tanır mısın Sayın Kılıçdaroğlu... Hani CHP’nin ikinci Genel Başkanı, hani Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci Cumhurbaşkanı. Bu değerli insanın iki tane önemli sözü vardır. Birincisi; “Eşkiyanın gece ne yapacağı belli olmaz.”
İkincisi daha önemlidir:
“Hadi canım sen de maskaralar.”
Abidin AYDOĞDU
‘Bizleri, yani milletvekillerini de dinlediniz mi?’
CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal’ın; TBMM Bilgi İşlem Dairesi’ne ilişkin; TBMM Bilgi İşlem Dairesi’nin TBMM’deki tüm milletvekillerinin makam telefonlarını kayıt altına aldığı ve TBMM sistemine bağlı tüm bilgisayarlarda yer alan bilgilere ulaşabildiği yönündeki iddiaları önergeyle Meclis Başkanı Cemil Çiçek’e sorduğunu...
Yeşilköy’deki kiliseye kimler saldırıyor
İSTANBUL Milletvekili Prof. Dr. Aydın Ayaydın’ın İçişleri Bakanı Efkan Ala’ya; İstanbul Yeşilköy’deki kiliseye son 1.5 ay içinde iki kez 10’ar kişilik gruplar halinde yapılan saldırılara yönelik; “Kiliseye yapılan saldırılar ile ilgili olarak bugüne dek herhangi bir adli ve/veya idari işlem yapılmış mıdır, Hıristiyan cemaatine mensup kardeşlerimize yönelik bu çirkin ve kabul edilemez saldırıların önlenmesi, ülkemizde yaşayan gayrimüslim yurttaşların can ve mal güvenliğinin tesis edilmesi hususunda ne gibi tedbirler alınmıştır, bundan sonra hangi tedbirlerin alınması öngörülmektedir?” diye sorduğunu...
Özkes, Arınç’a soruyor: Fethi Paşa Korusu kundaklandı mı?
İSTANUL Milletvekili İhsan Özkes, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a soruyor:
Üsküdar Fethi Paşa Korusu Hüseyin Avni Paşa Köşkü’nün, Fethi Paşa Korusu’nun imara açılması için kundaklandığı iddiaları doğru mudur? Yangına geç müdahale edildiği iddiaları doğru mudur? Doğru ise sorumlular hakkında yasal işlem başlatılmış mıdır? Anıtlar Yüksek Kurulu’nun 23 Haziran 2014 tarihinde korunun sahibi Cengiz İnşaat’a restorasyon için izin vermesinden 5 gün sonra Hüseyin Avni Paşa Köşkü’nün şüpheli biçimde çıkan yangın sonucu tamamen yok olması rastlantı mıdır? 2002 yılından günümüze kadar yanan, tahrip olan ve zarar gören tarihi miraslar hangileridir? Bu yapıların akıbetleri nedir?
Koru yangınının ‘cezası’ ağır olur
İSTANBUL Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da, koru yangını ile ilgili olarak Cengiz İnşaat’la ilgili çarpıcı sorular yöneltiyor, Bülent Arınç’a...
Diyor ki:
Cengiz İnşaat AŞ’nin 23 kasım 2007 tarihinde 31 milyon 690 bin 132 TL muammen bedelle TMSF’den satın aldığının açıklandığı Hüseyin Avni Paşa Korusu için Cengiz İnşaat AŞ tarafından TMSF’ye bu güne dek hiçbir ödeme yapılmadığı iddiası doğru mudur? Cengiz İnşaat A.Ş.’nin 23 Kasım 2007 tarihinde 31 milyon 690 bin 132 TL muhammen bedelle TMSF’den satın aldığı koru için TMSF ile Cengiz İnşaat A.Ş. arasında imzalanan sözleşmenin 2012 yılında iptal edilerek yenilendiği ve 2012 yılındaki satış sözleşmesi ile Hüseyin Avni Paşa Korusu’nun yüzde 65’lik kısmının bu kez bedelsiz olarak ‘0’ TL’ye Cengiz İnşaat A.Ş.’ye devrine onay verildiği iddiası doğru mudur? Cengiz İnşaat A.Ş.’ye AKP hükümeti tarafından “bölgedeki imar yasağının kalkacağı” güvencesinin önceden verildiği iddiası doğru mudur? Yangının çıktığı 28 Haziran 2014 tarihinden 5 gün önce 23 Haziran 2014 tarihinde - bu tarih aynı zamanda Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından koru içinde bulunan tarihi Hüseyin Avni paşa Köşkü’nün restore edilmesi için Cengiz İnşaat A.Ş.’ye ön izin verildiği tarihtir. - koru içindeki tarihi eserlerin Cengiz İnşaat A.Ş. tarafından tahliye edildikleri iddiası doğru mudur? İddialar doğruysa, Cengiz İnşaat A.Ş. tarafından tahliye edilen Hüseyin Avni Paşa Korusu içindeki tarihi eserler hangileridir; tarihi eserler nereye götürülmüştür?
Temmuz ayında havuza tadilat mı yapılır?
BAKIRKÖY’deki Atatürk Spor ve Yaşam Köyü’nde havuz üyeliğim vardı. “30 Haziran’da telefonuma 1 Temmuz’dan itibaren geçici olarak hizmet veremeyeceğiz” diye bir mesaj geldi. Havuzu aradım, nedeninin spor kompleksindeki tadilat olduğunu söylediler. Tadilatın ne zaman biteceğine dair bir zaman da vermiyorlar. Ortalama bir ayı bulur diyorlar. Hem tesisin en çok kullanılacağı yaz döneminde böyle bir tadilata girişmeleri, hem de Ramazan başında bu mesajı atmaları biraz manidar geldi.
Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu, göreve geldikten sonra spor kompleksinin ve içindeki anakolu yönetimini toptan değiştirdi. Herkes şaşkındı, neden bunlar oldu diye... Ama esas anlaşılmayan Ramazan da olsa, temmuz ayında havuz tamire alınır mı?
Elvan YARMA
Hikmet Çetin ‘19. Yılında Srebrenica Soykırımı’nı anlatacak
AZERBAYCAN’ın başkenti Bakü’de yapılan 23. AGİT Parlamenter Asamblesi Genel Kurulu’nda CHP Kayseri Milletvekili ve TBMM AGİTPA Komisyonu üyesi Dr. M. Şevki Kulkuloğlu’nun AGİTPA İnsan Hakları, Demokrasi ve İnsani Meseleler Komitesi Başkan Yardımcılığına yeniden seçildiğini... CHP İzmir Milletvekili, gazeteci Mustafa Balbay’ın 6 Temmuz 15.00’te Almanya’da Frankfurt Sosyaldemokratlar Derneği’nin düzenlediği ‘Geçmişten Geleceğe Türkiye’ isimli konferansta konuşma yapacağını... BOSNA Sancak Akademi Kültür ve Tarih Vakfı’nın düzenlediği Hikmet Çetin’in konuşmacı olacağı ‘19. Yılında Srebrenica Soykırımı’ başlıklı konferansın 5 Temmuz Cumartesi günü İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde yapılacağını...
Paylaş