Paylaş
Rusça hariç diğer yabancı dillerde yayımlanması işi Almanya’nın Leipzig kentindeki K.F.Köhler Yayınevi’ne verilir. Yabancı dilde ilk baskılar İngilizce, Fransızca ve Almanca yapılır.
Fransızca ‘Discours du Ghazı Moustafa Kemal President de la Republique Turque Octobre 1927’ adıyla basılır. Fransızcaya tercümeyi kimin yaptığı bilinmiyor. Ancak tercümenin Ankara’da kontrol edildikten sonra K.F.Köhler Yayınevi’ne verildiği biliniyor.
İngilizce Nutuk ‘The Great Speech by Mustafa Kemal Ataturk’ adıyla basılmış. Tercümeyi Fransızca baskısından Kurt Koehler bizzat yapmış... Almanca ise ‘Der Weg zur Freiheit’ (Özgürlüğe Giden Yol) olarak basılıyor. Tercümeyi yine Fransızcadan Almancaya Dr. Paul Roth yapmış. Hepsi de 1928-1929 yıllarında Alman yayınevince basılır.
Bunları niçin yazıyoruz? Bugün Frankfurt Kitap Fuarı başladı. Ülkeyi, edebiyatını, yazarlarını, kitaplarını tanıtmak için müthiş bir fırsat... Kitap fuarı direktörü Jürgen Boos, “Burası söyleyecek bir şeyi olana uluslararası bir fırsat” diyor. Fuara katılan Türkiye, Atatürk’ün ‘Nutuk’unun ilk baskılarını keşke sergileseydi, müthiş bir fırsat olabilirdi. Umut gelecek yıllara...
ENGELLERİ YIKMAK
TÜRKİYE’nin 11 ilinden 22 azimli kız çocuğunun ilham veren hikâyelerini anlatan ‘Ben İstersem: İlham Veren Hayatlar’ kitabı 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü’nde kitapçılarda yer almaya başladı... Gazeteci-yazar Melis Alphan’ın fotoğrafçı Mustafa Seven ile beraber 4 ay boyunca Anadolu’da binlerce kilometre yol yaparak engellere rağmen bilim, sanat, spor gibi alanlarda varlık gösteren kız çocuklarıyla konuşarak Aydın Doğan Vakfı için hazırladığı kitap özellikle, kız çocuklarına ilham verecek hikâyelerden oluşuyor.
Aydın Doğan Vakfı’nın her yıl UNICEF, UNFPA ve UN WOMEN ile birlikte düzenlediği ‘Dünya Kız Çocukları Günü Konferansı’nın beşincisini 11 Ekim günü ‘Kız Çocuklarının Güçlenmesinde Başarı Hikâyeleri: Görünmez Engelleri Aşmak’ temasıyla yapıldı. Konferansta, kız çocuklarının vizyonlarını genişleterek geleceği şekillendiren etkili bireyler haline gelebilmeleri için neler yapılması gerektiği, alanlarında uzman pek çok değerli konukla birlikte ele alındı. Gazeteci-yazar Alphan kitap için şöyle konuşuyor:
“Bu kitap benim için aynı zamanda öğretici oldu. Türkiye’deki eğitim sisteminin çocukların önünü nasıl tıkadığına bizzat tanıklık etmiş oldum. Bildiğimiz bir şey olsa da resmi çok daha net gördüm. Elbette hayatta engeller var. Ne yazık ki bu dünya düzeninde hayata herkes aynı noktada başlamıyor. Ama kafadaki engeli yıkınca ve emek verince, her zaman olmasa da sıklıkla o engeller yıkılabiliyor”.
Kitapta yer alan hikâyelerden biri, görme engelli atlet Öznur Alumur’a ait. Alumur “Kız çocukları korkmadan hayata atılmalı. Ben çok yoksul ve yoksun bir çocukluktan sonra, spor sayesinde hem okudum hem de aileme destek oldum. Ben yaptım, onlar da yapabilir” diyor.
Kitabın hikâyelerinden oluşan ve dün açılan ‘Ben İstersem’ fotoğraf sergisi 26 Ekim’e kadar Taksim Sanat Galerisi’nde gezilebilecek ve yıl içinde İBB Kültür AŞ desteğiyle pek çok mekânda sanatseverlerle buluşacak.
TARIM ÇOK KÖTÜ
157 bin kişilik kadrosuna rağmen, tarım sektörü ve çiftçinin sahipsizliği, Ekvator ikliminin yukarı gelişi, havadaki meteorolojik gelişmeler, buzulların erime hızındaki artış, okyanusların yükselmesi bakanlığın hangi birimi tarafından takip ediliyor, hangi üniversitemiz bu durumlardan vazife çıkarıyor? Bilen varsa lütfen bize de anlatsın. Tarım ve gıda kırmızı çizgidedir. Bakanlık ise doğru söz söyleyip işini doğru yapan Karacabeyli besici-çiftçinin “Başına nasıl çorap örerim”in peşindedir. Umur-u devlet erliktedir, mertliktedir!
Dr. Müh. Yalçın KOÇAK
BİLİYOR MUSUNUZ?
CEMİL Kılıç’ın ‘Kur’an ile Aldatmak’ söyleşisinin Tarihçi Kitabevi’nde 19 Ekim Cumartesi 16.00’da yapılacağını...
KKTC’den 18 belediye başkanının Avcılar Belediyesi’nin misafiri olarak İstanbul’a geldiğini...
MESAJ
BEŞİKTAŞLI bir grup okurumuz soruyor: Beşiktaş Belediyesi mülkiyetinde, İstanbul’da en çok akaryakıt satan bayiler arasında bulunan ve Mustafa Cengiz’in işlettiği Akatlar’daki benzin istasyonunun daha süresi bitmeden, ihaleye çıkılmadan 2035 yılına kadar uzatıldığı iddialarına karşı tarafların bir açıklaması olur mu?
Paylaş