Neden, Kayseri-Rize kavgası

Tayyip Erdoğan ile Abdullah Gül arasındaki gizli çekişme su yüzüne çıktı

CUMARTESİ günü Kayseri'de 1-1 biten Kayserispor-Çaykur Rizespor karşılaşmasından sonra çıkan olayların arkasında siyasetten parasal ilişkilere, AKP ile MHP arasında su yüzüne çıkan çekişmeye kadar uzanan bir sürü neden bulunuyor.

Peşinen söyleyelim; çok tehlikeli bir süreç başlayabilir. Bunun için herkesin olayları serinkanlılıkla değerlendirmesi gerekiyor. Hele Rizeli ve Kayserili okurlarımızın şiddet ifade eden çıkışları spor barışına hiç yakışmıyor.

Olayı anlayabilmek için iki tarafı da dinlemek gerekiyor.

RİZELİ FUTBOLCUNUN BONSERVİS BEDELİ

Rize 'Yeşil Zümrüt' Gazetesi'nin sahibi Faik Bakoğlu anlatıyor:

‘‘Rize ile Kayseri maçı daha önce, Rize'nin sahasının kapalı olması nedeniyle Ordu'da yapılmış ve 2-0 galibiyetimizle sonuçlanmıştı. O maçta da taraftarlar arasında saha dışı olaylar olmuştu. Ayrıca, Rize'den sezon başında Erzurum'a verilen oradan da Kayseri'ye kiralanan Rizeli Barış Özkan adlı futbolcunun bonservis bedeli nedeniyle iki takımın arası zaten açıktı. Rize, Kayseri'nin gelirlerine temdit koyduruyordu.’’

Olayları sadece bu boyutta almamak gerekiyor. Erdoğan'ın Rizeli, Gül'ün de Kayserili olması siyasi çekişmeyi de gündeme getiriyor.

Rize'den bazı siyasetçiler de görüştük...

TAYYİP-GÜL REKABETİ

Gül
Başbakan olunca, Kayserili bazı yandaşlarını çeşitli görevlere getirmiş; hatta, Rize Milletvekili Sütloğlu'nu Çevre Bakanı yapmıştı. Özel Kalem Müdürü'nden korumalarına kadar düşünürseniz Gül'ün kadrosu, 4 ay aradan sonra gitmiş oldu... Yaşanan buruklukla birlikte geride gizli bir çekişme ve rekabet de ortaya çıktı. Mesut Yılmaz'la her alanda etkinliği görülen Rizeliler'in, Kayserili bir Başbakan'a niye tahammül edemediklerinin sorgulanması gerektiğini söyledi Rizeli bir ANAP'lı bize...

VALİNİN KELLESİNİ İSTİYORLAR

Cengiz İnşaat'
ın sahiplerinden olan Ekrem Cengiz'in yeğeni Rizespor Asbaşkanı Nurettin Cengiz... Sedat-Vedat Peker kardeşlerin teyze çocuğu olan N. Cengiz yoğun bir geçmiş olsun mesajı ve çiçek yağmuruna tutulmuş; ‘‘Kayseri'ye emrin var mı?’’ diye notlar gönderilmiş kendisine.

Dayak diyenlerden Abdülkadir Kart, Tayyip Erdoğan'a en yakın milletvekillerinden... Kayseri Valisi Nihat Canpolat ve Emniyet Müdürü'nün kellelerini istemiş Erdoğan'dan... Erdoğan da ‘‘Bakarız’’ deyince, araya Abdullah Gül girmiş. Gül ve Erdoğan olayların gerginleşmemesi için ilgili kişilere talimat vermişler:

‘‘Aman gerginlik yaratmayın.’’

KALKANDERELİLER VE ÜLKÜCÜLER

Cengiz
ailesi Rize Kalkandereli, güvenlik kayıtlarına göre bölgenin en 'kavgacı' ilçesi olarak biliniyor. Gençlerbirliği ile yarın kendi sahasındaTürkiye Kupası yarı finalini oynayacak olan Rizelilere soğukkanlı davranmaları öneriliyor herkesçe...

Olayların arkasında bir başka neden de, gizliden gizliye su yüzüne çıkan AKP ile MHP arasındaki çekişme gösteriliyor. Kayserispor Başkanı Mete Eke, eski bir ülkücü... Kayseri'den arayan AKP'li bir okurumuz, ‘‘Kayserispor'u yönetenlerin nasıl kişiler olduklarını bizler biliyoruz’’ dedi. Mete Eke, 12 Eylül 1980'de Konya 2. Ordu Komutanlığı Sıkıyönetim Mahkemesi tarafından cürüm işlemek amacıyla 'çete oluşturmak ve yönetmek' iddiasıyla yargılanmış...

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı AKP'li Mehmet Özhaseki partisinin Rize milletvekillerinin yaralanmasına çok üzülmüş ve onları belediyenin hastanesinde tedavi ettirmiş... ‘‘Sahaya inmeseydiniz belki bu olaylar olmazdı’’ demiş.

Kay-TV Genel Yayın Yönetmeni Recep Bulut, olayı kaşımanın kimseye bir yararı olmayacağını belirtti. Rizelilerin valiyi suçlamasına karşın ‘‘Vali ne yapsın, tarafları ayırmak için didinip durdu. Kimse haksızlık etmesin. Her iki kentin sporseverleri, kana kan hesabı yapmamalıdır. Yoksa bundan herkes zarar görür’’ dedi.

Kayseri’ye böyle başkan olur mu?


AZERBAYCAN'daki işlerini yarım bırakarak dün İstanbul'a dönen Rizespor Başkanı Ekrem Cengiz, bugün bir basın toplantısını yapacağını söyledi bize; ‘‘Halbuki maç güzel geçmiş; ama sonradan başkanın tahriki ile olaylar çıkmış. Bir kulüp başkanının, yöneticileri ile birlikte milletvekillerimize saldırması dünyada görülmüş şey değil! Bunun hesabı görülmelidir’’ diyor.

‘‘Kayseri'deki maçlarımızda hep dostluk gördük. İkinci maçı da aynı hakem -Bülent Demirlenk- idare etmiş. Hakemden şikáyetimiz yok aslında. Ancak Kayseri'nin başkan ve yöneticilerinin bu olaylara karışmasının nedenini anlamıyoruz. Federasyonun bu olaylara seyirci kalmaması lazım. Ayrıca kulüp başkanlarının kimlerin eline geçtiğinin de bir göstergesidir bu... Benim de size bir gün hangi koşullarda kulüp başkanlığı yaptığımı anlatmam gerekiyor. İyi niyetli insanlar bu manzara karşısında sosyal faaliyetlerden kaçınmak istiyor.’’

Kırşehir Kalesi mertliğin sembolüdür


MEHMET Atılgan adlı kişinin CHP Kırşehir Milletvekili Hüseyin Bayındır'ın TBMM'deki çirkin konuşmasına açıklık getirdiğini sanarak tarihi Kırşehir Kalesi için, ‘‘Geçmişte burası erkek fahişelerin çıkıp kendilerini sattıkları yerdi’’ şeklinde yorum yapması, bütün Kırşehirlileri yaraladı. Bu tepe öyle ıssız bir yer değildir. İl Jandarma Komutanlığı ve öğrenci pansiyonu olarak yıllarca hizmet vermiştir. Konya'nın Alaattin Tepesi

gibidir. Kimsenin Kırşehir'i kötülemeye hakkı yoktur.

Dursun YASTIMAN

Gazeteci-KIRŞEHİR


Halil Bezmen Allah’a havale


HALİL Bezmen tahliye edilmiş. Resimlerde bütün aile gülerek poz veriyor. Bize karşı işlediği suçları bizler (hisse senedi mağdurları!) bağışladık mı? Elimizde Mensucat Santral'ın çöpe atılmayı bekleyen senetleri var. Kendisini Allah'ın adaletine havale ediyorum.

Aynur ARAN-ERENKÖY


MESAJ


RESSAM Nermin Seyhan'ın, Yeşilköy 2001 Sanat Galerisi'nde (Yeşilköy-2001 Kolej) açtığı sergisi 26 Nisan'a kadar açık kalacak.
Yazarın Tüm Yazıları