TEKNOSA firmasının, ’Telefonumu Kullanamıyorum’ (6.12.2006) başlıklı yazıyı biraz geç de olsa yayınlıyoruz:
"Kayıt dışı ve klonlu olduÄŸu ileri sürülen cihazların kapatılması Telekomünikasyon Kurumu yetkisinde takip edilmektedir. Teknosa’nın bu süreçte herhangi bir sorumluluÄŸu ve yetkisi bulunmamaktadır. Olası hatalar konusunda müşterilerine yardımcı olabilmek adına Teknosa, üretici firma olmamasına raÄŸmen servis hizmetleri konusunda operasyonel destek saÄŸlamakta ve kayıt dışı telefonlarla ilgili doÄŸru yönlendirme yapmaya çalışmaktadır.Â
Mağazalarımızda sadece yasal ithalatçı ve/veya onun distribütörleri olan firmalar tarafından ithal edilen, üzerine onaylı etiket yapıştırılarak piyasaya arz edilen ürünler satışa sunulmaktadır. Müşterimizin Teknosa Ankara Migros mağazasından almış olduğu Sony Ericsson marka cep telefonunun kapatılması konusunda, üretici firma Sony Ericsson ile irtibata geçilmiştir. Sony Ericsson firması Teknosa mağazalarında satışa sunulan Sony Ericsson marka cihazların, satılan diğer tüm cihazlar gibi gümrük işlemleri yapılmış ve hologram işlemleri tanıtılmış ürünler olduğunu teyit etmiştir.
Teknosa olarak memnuniyeti saÄŸlamak adına, yetkimiz ve bilgimiz dışında geliÅŸen kayıt dışı telefonların kapatılması konusunda müşterilerimizi maÄŸdur etmemek için 444 00 78 numaralı çaÄŸrı merkezimiz aracılığıyla müşterilerimize yardımcı olmaktayız. Müşterimiz ile temasa geçirilerek sorununun müşteri memnuniyeti lehinde gerçekleÅŸtirilmesi saÄŸlanılmaya çalışılmaktadır.Â
Tarım Bakanı’na, teneke kutulardaki hijyen sorunu için bir tasarım gönderdim
Ä°ncelediniz mi
TENEKE kutu içeceklerin satışı ve depolaması esnasında, ağız kısmının açıkta kalması sebebi ile bu satış şekli kesinlikle hijyenik değildir.
Teneke kutu içeceklerin ağız kısmındaki bu çok ciddi sağlık problemini çözecek tasarımımın Türk Patent Enstitüsü’nden, 12.12.2006 tarih ve 2006 00618 no ile patentini almış bulunuyorum.
Bu konu ile ilgili Bakanlığınıza yazmış olduğum dilekçeme, 25.5.2006 tarih ve 1770 sayı ile cevap verilmişti.
Bakanlığınızın cevabında, teneke kutu içeceklerin ağız kısmında gerçekten hijyen problemi olup olmadığı araştırılacak ve tasarımımın bu sağlık problemine çözüm üretip üretmediği tespit edilecekti. AÇ-TAK ismini verdiğim tasarımımın faydalı görülmesi halinde değerlendirilmeye alınacağı bildirilmişti, henüz cevap alamadım.
Teneke kutu içecekleri çoğunlukla gençlerimiz tüketmekte ve bu ürün, bu satış şekli ile büyük tehdit oluşturmaktadır. Tasarımım sayesinde, teneke kutu içeceklerin ağız kısmı bir pet kapakla koruma altında tutulacak, tüketici önce pet kapağı açacak, sonra teneke kutunun ağzını açıp içecektir.
KENT planlamasında olmayan bir yoldan söz edeceğim, yani imar bütünü içinde yeri olmayan, üstelik çift yönlü bir sokak ile karşı karşıya kaldığım, Ankara 50. Yıl Lisesi’nin önündeki çift yönlü, bir tarafı uçurum yoldan...
Gözlemlediğim kadarıyla; trafik akışına kolaylık getirmeyen bu sokağa yol demek olası değil. Çünkü kent ve mühendislik disiplini ile uzaktan yakından ilgisi olmayan bu sokağın işlevini; çok kısa bir zaman farkıyla Etem Köslü ve Kayık sokakları fazlasıyla yerine getiriyor.
Bağlar Caddesi’ni kesen, Etem Köslü ile Kayık sokakların arasında kalan bu sokağın tabelası bile yok; halk, Kiraz Sokak diyor. Çift yönlü bu daracık sokağa zaman zaman ağır vasıtalar da giriyormuş. Endişe veren tarafı ise bazı gençlerin araçlarla hız yapmaları...
İşin özü; her an bir felaket yaşanabilir bu isimsiz ve işlevsiz sokakta.
ANKARA’nın önemli ancak ihmal edilmiş tarihi mekanı Çukurhan’ı restore et-işlet-devret modeliyle 29 yıllığına kiralayan Koç Grubu’nun, hanı butik otel olarak restore edeceğini.
VAKIFLAR Genel Müdürü Yusuf Beyazıt’ın, yurt genelinde korunması gereken 18 bin 500 taşınmaz kültür varlığına sahip olduklarını, son üç yılda bu kültür varlıklarından bin 111’inin genel müdürlük tarafından restore edilerek ayağa kaldırıldığını, söylediğini...