Paylaş
Perinçek’in yeni bir kitap yazdığını haber veriyor Kömeçoğlu... Kitabın adı: ‘Arşiv Belgeleri Işığında Türk-Rus Diplomasisinin Gizli Sayfaları: Muhteşem Süleyman’dan Nâzım Hikmet’e’. 460 sayfa.
İsminden de anlaşıldığı üzere kitap, Türk-Rus ilişkilerini ele alan farklı dönemlerden ve farklı olaylardan oluşuyor. Esas olarak olumlu yanları ön plana çıkartıyor. Ayrıca aralarda Ermeni meselesiyle ilgili kritik bölümler de var. Kitabın önsözünü Rusya’nın yaşamakta olan en önemli Türkologlarından, eski Moskova Devlet Üniversitesi Asya ve Afrika Ülkeleri Enstitüsü Müdürü Prof. Mihail Meyer yazmış. Son sözü de Aleksandr Dugin’e ait. İkisi de yazılmış olmak için değil; nitelikli, kitaptaki tezleri tartışıyorlar. Hem Türk-Rus işbirliğinin olumlanması, hem de Ermeni meselesinde Türk tezlerinin yayılması bakımından bu yazılar önemli.
Kitabın içeriği nedir diye soracak olursanız... Kitap, Türk-Rus ilişkilerinin tarihsel arka planındaki olumlu yönlerini merkeze almaktadır. İki ülke arasındaki siyasi, askeri işbirliklerini ortaya koymakta, iki toplumun kültürel, sanatsal ve edebi ortak yönlerinin altını çizmektedir. Bu çalışma, günümüzde hızlı bir şekilde gelişmekte olan stratejik ortaklığın sağlam bir zemine oturmasına ve bu ortaklığın tarihsel olgularla desteklenmesine hizmet etmektedir. Kitap, diğer taraftan Ermeni meselesi konusunda Türkiye’nin tezlerini de bölüm bölüm incelemektedir. ABD’de peşi sıra kararların alındığı bir dönemde Rusça konuşan ülkelerin kamuoyunu bilgilendirmek açısından önemli.
Kitapta Kurtuluş Savaşı’nda İnebolu’nun lojistik faaliyetindeki rolü de ele alınıyor. Denk kayıklarının fotoğrafı bulunuyor. Ayrıca Sovyet denizaltılarının gizli görevle İnebolu’ya geldikleri de anlatılıyor.
Kitabının yaklaşık 20 seneyi bulan bir arşiv çalışmasının ürünü olduğunu söylüyor Perinçek...
Dolayısıyla şimdiye kadar yazılmış Türk-Rus ilişkilerine dair eserlerden içerdiği özgün belge ve kaynaklarla farklılık göstermekte ve tarih bilimine de yeni bir katkı sunmaktadır. Bilimsel bir çalışma olmakla birlikte, iki ülke arasındaki tarihin bilinmeyen, ilginç sayfalarına ışık tutarak ve görsel malzemelere de sık yer vererek geniş bir kitleye hitap etmektedir. Dolayısıyla kitap, sadece akademik çevrelerle sınırlı kalmayacak, geniş bir okuyucu potansiyeline sahiptir.
2020 ZOR YIL OLACAK, DERTLER BİTMEYECEK
Çalışma hayatının uzman gazetecilerinden Şükrü Karaman, “Yeni yılda emekçi ve emekliyi zor günler bekliyor” diyor ve köşemiz için şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Hiç kuşkusuz hükümetin açıkladığı eylem planlarında yer alan, milyonlarca emekçiyi çok yakından ilgilendiren kıdem tazminatı fonu önümüzdeki yıla damgasını vuracak, yoğun tartışmalara yol açacak. Siyasi iradenin bir türlü dinmeyen tutkusundan ötürü hemen hemen her yıl kıdem tazminatı temcit pilavı gibi ısıtılıp gündeme getiriliyor. Daha önce hazırlanan çeşitli yasa taslakları sosyal taraflar arasında uzlaşma sağlanamayınca rafa kaldırılmıştı. Görünen o ki, 2020’de de fonlu sistem raftan indirilerek işçi ve işverenin görüşüne yeniden açılacak. Hükümetin yaşama geçirmeye kararlı göründüğü sistemde ‘Yaptım oldu’ mantığından çok, emek örgütlerinin talep ve önerilerinin dikkate alınmasında sayısız yarar var.
Türk-İş ve DİSK’in kırmızı çizgi ilan ettiği, yaşama geçirilmesi halinde genel grev gerekçesi saydığı fonlu sistemde üçlü uzlaşının nasıl sağlanacağı merak konusu. Umulur ki siyasi iradenin daha önceden açıkladığı gibi emekçinin geleceği, oğlunun düğün, kızının çeyiz parası olan kıdem tazminatında hak kayıpları olmaz.
MEMURLAR İÇİN DE ZOR
Sadece işçiler değil, memurlar açısından da 2020 zor bir yıl olacak.
Kamu personel rejiminde yapılmak istenilen değişiklik kamu çalışanlarını yakından ilgilendirecek. Eğer bu değişiklik gerçekleşirse memura iş güvencesi sağlayan 657 sayılı yasa tümü ile allak bullak olacak.
Memura bir anlamda iş güvencesi sağlayan 657 sayılı yasada değişiklik yapılması hükümetin gündeminde yer alıyor. Eğer yasada değişiklik gerçekleşirse kamu çalışanı performansına göre değerlendirilecek, yeterli görülmeyenlerin işine son verilebilecek. İş güvencesine sahip olan memur 657 sayılı yasada yapılacak değişiklikle bunu yitirecek.
Yaklaşık 13 milyon emeklinin yeni yıldan en büyük beklentisi, düşük aylıklarında iyileştirme yapılmasına olanak sağlayacak intibak yasasının çıkması ve sağlık hizmetlerinden alınan katkı payı kesintisine son verilmesi.”
UMUT VE KORKU YAN YANA
ŞiDDETSİZ Toplum Derneği Başkanı Rıza Sümer 2020 yılı dileğinde şöyle diyor: “İlk kez, ülkemizi ve dünyayı daha büyük şiddet tehlikesinin beklediği korkusunu yaşıyorum. Umut ve korku yan yana. Umut ve insansoyu bir gün şiddeti sonlandıracak.”
BİLİYOR MUSUNUZ
TÜRKİYE ile İran arasında imzalanan ‘dini işbirliği’ anlaşmasına göre İranlı uzmanların Türkiye’deki ilahiyat fakültelerinde ‘İslam fıkhı’ dersi vereceğini, dini kitapların tercüme edileceğini ve çeşitli etkinliklerin düzenleneceğini...
MESAJ PANASO
CUMHURİYET’le, Türk bayrağı altında, eşsiz ve ölümsüz bilge Şeyh Edebali’nin öğütleriyle, eşsiz
kahraman-komutan ve ölümsüz dâhi-deha-önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ışığında; Türk ulusuna aidiyet duygusu olmayanların güç, makam, yetki, söz hakkına sahip olmadığı bir yıl olsun 2020!
Alpaslan YALÇIN
NÖBETÇİ noterlik ve noterlik hizmetlerinde 2020’de başlayacak yenilikleri içeren bilgilendirmeyi Adalet Bakanlığı sitesinde okuyabilirsiniz. (www.basin.adalet.gov.tr/Etkinlik/ nobetci-noterliklere-yogun-ilgi)
Paylaş