Meriç’in öte yakasındaki Türklerin bir fotoğrafı

Yaklaşık 600 kişi, Batı Trakya Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği’nin Keşan Ağadayı Tesisleri’nde verdiği iftara gelmişlerdi. Türkiye’den de 400’e yakın Batı Trakya kökenli işadamı, doktor, mühendis, avukat, öğretim üyesi ve gibi ‘vatan toprakları’nı unutmayan vefalı üyeler de soydaşlarını unutmamışlardı...
Yani Batı Trakya’nın diyasporası..
Nitekim, Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Genel Başkanı Burhanettin Hakgüder, burada yaptığı konuşmada, 66 yıl önce temelleri atılan derneğin taviz vermeden kuruluş inancını tertemiz geçmişi ile yaşattığını söyledi.
Hakgüder, Batı Trakyalı Türklerin Lozan’a göre Yunanistan’a ‘emanet’ edildiğini, ancak Türklere gerekli olan hakların verilmediğini ve baskı gördüğünü belirterek şöyle devam etti:
“Bizim yürüttüğümüz dava 1923 yılında Lozan’da atılan imzanın takipçisi, sessizlerin sesi, kimsesizlerin kimsesi olma adına yürüttüğümüz bir davadır. Bu dava kutsal bir davadır. Çünkü Türk milleti Ege’den ve Kerkük’ten bahsederken, ‘mesele’ diye bahseder, ama Batı Trakya ve Kıbrıs denilince bu ‘dava’dır. Bizler göçmen değil, oranın bin yıllık sahibiyiz.”
İki yakanın insanları akraba, komşu ya da ‘ülkedaş’... Kucaklaşmaların ardından iftar sonrasında yapılan konuşmalarda dünden daha fazla birlik ve beraberlik dilekleri söylendi. İftarda kimler mi vardı? Organizasyonu düzenleyen Türkiye’den Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Genel Başkanı Burhanettin Hakgüder, AKP milletvekilleri Mehmet Müezzinoğlu (Edirne), Hakan Çavuşoğlu (Bursa), CHP’li Kemal Değirmendereli (Edirne), MHP eski milletvekili Cemalettin Uslu... Batı Trakya’nın yeni milletvekilleri, birleşik sol Syriza Partisi’nden Ayhan Karayusuf (Rodop) ile Hüseyin Zeybek (İskeçe) ve PASOK’tan Ahmet Hacıosman (Gümülcine), merhum Sadık Ahmet’in kurduğu ancak % 3 barajı nedeniyle işlevsiz olan DEB Partisi Genel Başkanı Mustafa Aliçavuş, eski milletvekilleri İlhan Ahmet, Ahmet Faikoğlu, Kozlubekir, Yassıköy, Mustafcova belediye başkanları ve seçilmiş müftüler İbrahim Şerif (Gümülcine), Ahmet Mete (İskeçe)... Derbent’teki Seyit Ali Sultan Dergâhı ile Gümülcine’deki Alankuyu Derneği’nin temsilcileri de vardı.
IRKÇI YUNANLAR
Beş gün önce Gümülcine’de Türk Gençler Birliği önünde gösteri yapan ‘ırkçı’ grupların saldırısı da iftardaki konuşmalarda gündeme geldi. Yunanistan’ın bu tür tahriklere karşı daha duyarlı olması istendi. Sıkıntılar nedeniyle Batı Trakya ve Balkan kökenli 70 milletvekili ile Türkiye ve Batı Trakya’daki STÖ’lerin oluşturduğu, Yunanistan’daki Türk milletvekilerinin katılacağı TBMM Batı Trakya Destek Grubu’nun ekim ayında yapacağı toplantıda bu sorunların masaya yatırılacağı da açıklandı.

Neler söylediler

Türk’üz ve Müslüman’ız

- BATI Trakya’nın sorunları üzerinde ilginç konuşmalar yapıldı: Mehmet Müezzinoğlu (milletvekili): Biz istisnasız hepimiz Türk’üz ve Müslüman’ız. Bu iki ayağımızı güçlü kılarsak, Yunan ne yapmak isterse istesin bütün oyunları bozabiliriz. Milli kimliğimiz ve manevi duruşumazla, önümüzdeki süreç Batı Trakya için çok daha anlamlı olacaktır. 3. iftarımızı gelecek sene en az 3 bin kişilik bir organizasyon yapmalıyız. Sizleri Kozlukebir, Sirkeli ve Edirne’de 5 bin kişilik iftarlarda buluşalım. Şahin Köyü’nde, bayram namazında bakanımız Bekir Bozdağ ile sizi yalnız bırakmayacağız. Kılıçdaroğlu, Bahçeli ve bakanlarımız Batı Trakya’yı ziyaret ederek, Türkiye iktidarı ve muhalefeti ile Batı Trakya’nın yanındadır.”
- Kemal Değirmendereli (milletvekili): Bu kadar baskıya rağmen, Batı Trakya Türklerinin kültürünü ve dinini kaybetmiyor. Bir Batı Trakyalı olarak, atalarımızla gurur duyuyorum ve TBMM’de size her türlü katkıyı yapmaya hazırım.

Batı Trakya bir bilmecedir

- Ahmet Mete (İskeçe Müftüsü): Batı Trakya bir bilmecedir. Neden çözülemiyor, bilmiyorum. 6 yıldır müftüyüm, bu bilmeceyi ben de çözemedim. Yunan bizi çok güzel halletmiş, çözmüş bizi. Batı Trakya bir mutfaktır, bunu kimse unutmasın! O mutfakta, o aşa elini koyacak, ateşte yakacak olan insanlara, aman lütfen dikkat edin! (Özeti; dışarıdan müdahale eden dini grupların müdahalesini istemeyiz şeklinde yorumlandı sözleri. Y.B.)
- Mustafa Ali Çavuş (parti başkanı): Biz haklarımızı aramak için yola çıktık. AB üyesi olmasına rağmen Yunanistan, Batı Trakya Türklerinin sorunlarını çözmemekte direniyor; insanlarımızı 3. sınıf vatandaş olarak yaşatmaya devam ediyor. Ne eğitimde, ne müftülüklerde, ne vakıflarda ilerleme olmadı, olmuyor. Bizim suçumuz Türk olmaksa biz bundan vageçmiyoruz.

Yatırım çağrısı

- BATI Trakya’daki Gümülcine Başkonsolosluğu’na atanan Osman İlhan Şener’in (37) özgüvenli konuşması dikkat çekti:
“Atina Büyükelçimiz Kerim Uras ve yardımcısı Özlem Ulueren’in selamlarını iletmek istiyorum önce. 3 yıl Selanik’te konsolos, 4 yıl da Atina’da müsteşar olarak görev yaptım, bir aydan beri de şerefli olduğu kadar zor ve yıpratıcı bir yer olan Gümülcine’deyim. Sorunlarımız aynen devam ediyor. Yunanistan, müftülerimizi tanımıyor. İskeçe Türk Birliği’nin tabelası hâlâ asılı değil. Bir AB ülkesinde bunu anlamak gerçekten zor. Azınlık anaokulları yok. Daha da vahimi Rodos ve İstanköy’de soydaşlarımız var ama azınlık statüleri yok. Ama bunların üstesinden geleceğimize inanıyorum. Çağrım şudur: Batı Trakya’yı sadece seçimlerde hatırlamayın. Bir ekonomik kriz yaşanıyor. Ben sizleri Batı Trakya’ya yatırım yapmaya davet ediyorum. Kendi gücünüz yoksa gücü olan vatandaşlarımızı ikna edin. Çünkü Batı Trakya Türklerinin buna ihtiyacı var. İkincisi Batı Trakya Türklerinin liderliğinde üç sacayağı tanıyoruz. Müftüler, soydaş milletvekilleri ve soydaş belediye başkanları. Azınlık, her zaman bu soydaş önderlerin arkasında olup desteklemelidir.”

Yolunuz açık olsun

MERİÇ’in iki yakasından söz ederken Çanakkale Olay gazetesi (Aynur Ganiler) ile Diyarbakır Özgür Haber gazetesi (Naci Sapan) arasında imzalanan dostluk protokolünde birlik, beraberlik ve barış mesajları verildi. Barış meşalelerinin barışın kenti Çanakkale’den ateşlendiği yorumunun yapıldığı dostluk protokolü töreni, katılımcıların da katkıları ile adeta mini bir barış kongresine dönüştü. Barışın kenti Çanakkale’de imza altına alınan protokol ile dünyaya barış mesajları gönderildi. İnadına barış, inadına kardeşlik... Bu örnek gelişmeden de söz edeceğiz.