YURDUN çeşitli yerlerinde görev yapan bir grup memurdan gelen notu, Maliye Bakanlığı’na iletiyoruz:
Meclis’te önümüzdeki hafta ‘memurlara ve kamu görevlilerine bir derece verilmesine dair kanun’u binlerce memur umutla bekliyor.
Şimdiye kadar 1979 ve 1991 yıllarında verilen bu imkán, sadece kanunun yürürlük tarihinde memurluk yapanları kapsadığından herhangi bir nedenle o tarihte görevde bulunmayan Emekli Sandığı iştirakçilerini kapsam dışında tutarak büyük bir haksızlığa neden olmuştur. Primlerini ödediği halde ‘üzümünü ye bağını sorma’ mantığıyla iştirakçiler bu fırsattan yararlandırılmamıştır.
Diğer bir husus da kanunun yürürlük tarihinden sonra memur olanların durumudur. Bunlar da yeni bir kanun çıkmasını 10-15 yıl beklemek zorunda kalmakta ve bu sürede devamlı olarak düşük maaş almaktadırlar.
Hükümetten aynı hatanın tekrarlanmamasını, yeni mağdurların yaratılmamasını istiyoruz.
Önerimiz şudur: Halen kamu görevinde bulunanlar ile geçmişte memurluk yapmış Emekli Sandığı iştirakçiliğini sürdürenleri kapsamalı ve bu hakkın ‘kanunun yürürlük tarihinden sonra işe başlayanlara’ da verilmesini içermesidir. Hukuk devletinin gereği de budur. Sorun böylece kökünden halledilmiş olacaktır.
Biz kapıkuluyuz
ADIM Ali Vural; İstanbul Gaziosmanpaşa’dan; CHP’liyim, halen il delegesiyim. Aşağıdaki sorularımın sütunlarınızda yer bulmasını ümit ediyorum: Kurultay hazırlıkları için ne kadar harcama yapılmıştır. (Ayıp olmasın ama biz seçimlerde bayrak, tutkal yokluğu nedeniyle en yakın partili arkadaşlarımızı incitmek zorunda kalıyoruz.) Sayın Livaneli ve Sayın H. Fehmi GÜNEŞ (ki ulu çınarımızdır) 15 yıldır Sayın Baykal’a karşı neden olumsuzluklarını dile getirmemişlerdir? Neden bu olumsuzlukları örgütle, halkla paylaşmamışlardır? Sorarım; Sarıgül’ün kalkanına ihtiyacınız mı vardı? Benim kötü bir niyetim yok, sadece bilmek istediklerimi yazdım. Biz nasılsa kapıkuluyuz, Kurultay sonrası da CHP kimliği her zaman olduğu gibi yine onurumuz olacaktır.
Ali VURAL
CHP Kurultayı
ÜÇÜNCÜ bir aday ortaya çıkıp onun etrafında birleşilmesi gerekiyordu. Sarıgül çekilirse ilerde mutlaka bazı politik kazanımlar elde edebilirdi. Tarih kazanamayacağı savaşa girip de kaybeden liderlerle doludur. Baykal’ın işi her durumda zaten bittik. O da başarılı olamayacağı bir makama soyunarak bunca yıl CHP’yi eritmedi mi?
Murat ÖZKUL
CHP Kurultayı’nı dışardan 1000 polisin koruyacağı, içerde ise polis bulunmayacağı bildiriliyor. Görünüşe göre kurultay demokratik bir toplantı değil; genel merkezin bir politik entrikası şeklinde olacak şekilde düzenleniyor. CHP’ye despotluk yakışmıyor.
Ankaralı bir seçmen
CHP’nin yok oluşunun sürecini mi, yoksa var oluşunun sürecini mi yaşıyoruz. Bence var oluşunun sürecini yaşıyoruz.Bundan dolayıdır ki CHP iki aydan beri gündemdedir. Halkımızın CHP’ye bir diyeceği yoktur. Sadece partiyi halktan kopuk hale getiren 1992’den beri CHP’yi yönetenlerden şikáyetçidir. Partiyi halktan uzaklaştıran, parti içi demokrasiyi ortadan kaldıran bu yönetim derhal uzaklaştırılmalıdır. Türk halkı delegelerden bu kararı bekliyor.
Osman YAZAN-KIRKLARELİ
CHP’de doktriner bir kavga olmuyor ki... Baykal partideki çalışma arkadaşlarını yanlış belirliyor. Türkiye’nin ihtiyacı olan kadroları değil, kendine uygun isimleri yanında taşıyor.
Bu nedenle de enerjilerini boşa tüketiyorlar.
Muzaffer ERGÖZ-BODRUM
Uca’nın fotoğrafı vize alamadı
TV programcısı Metin Uca, dertli mi dertli:
‘ADD’nin bir etkinliği için 3-4 Şubat tarihlerinde Almanya’ya gidecektim. ADD’nin Almanca yazılı davet mektubu ile birlikte, dünyanın her yerinde geçen Anadolu Sigorta’dan sağlık sigorta belgemi de ekleyerek ‘kültür vizesi’ olmak üzere pasaportumu vize için gönderdim. Ancak fotoğrafımın arkasında fonda kahverengi çizgi var diyerek pasaportumu iade ettiler. Ben her gün TRT’de program yapıyorum. Yeni çıkan kitabım Türkiye’de en çok satanlar listesinde... Bu saatten sonra Almanya’ya sığınacak halim yok. AB’ye gireceğini söyleyenler önce Almanya’dan kültür vizesi alıp Almanya’ya girmeyi denesinler.’
Vietnam’ı yaşamak
RAMAZAN Öztürk’ün, TRT 1’de hazırladığı Vietnam’da geçmişte yaşananların anlatıldığı ‘Kırılma Noktası’ programı etkileyiciydi. Toplum olarak daha fazla bilgiye, araştırmaya, okumaya ihtiyaç duyduğumuz bugünlerde yapmış olduğu bu seviyeli program için teşekkür ediyorum. Düğün, evlilik, kaynana programları ve sayısını bile bilmediğim dizilerin TV ekranlarına hákim olduğu bir dönemde bu program gerçekten çok faydalı. Araştırılıp hazırlanması zor olsa gerek. TV’lerde izlenecek bir şeyler ararken, 30 yıl önce Vietnam’da yaşanmış bir savaşın insan hayatında nasıl izler bıraktığını görmek, bugün Irak’ta olanların gelecekte nasıl etkiler bırakacağının işaretlerini veriyor. Öztürk’ün bu gibi etkileyici programlarının sürmesini diliyorum.
Özgür YILMAZ
Mesaj panosu
KÖMÜR İthalatçıları Derneği (KİAD) Başkanı Nurol SARIÇİÇEK, Hasan Pak, Prof. Mustafa Öztürk, Doç. Kadir Alp, M.Sabri Oral’ın katılacağı ‘Türkiye ve İthal Kömür’ paneli yarın Swiss Otel’de. (0212-416 79 07)
BAKIRKÖY’ün en kalabalık caddesi olan Ebuziya Caddesi’ni, iki adet çadır çay bahçesi işgal ediyor. Büyükşehir Belediyesi, Kadıköy’de imara aykırı olan çay bahçelerini ortadan kaldırdı. Bakırköy neden gözardı ediliyor.
F. NİKSAR
İETT’den Kadıköy-Beykoz hattına ek sefer koymasını istiyoruz. 15 kilometrelik yolu camlara yapışarak gitmekten bıktık. Remzi DİNÇ
Biliyor musunuz
KIBRIS Türk Mukavemet Teşkilatı kurucusu mücahit Dr. Fazıl Küçük’ün damga pullarında olan fotoğrafının kaldırılıp yerine ‘Kıbrıs eşeği’ resminin konulduğunu...
GÜNÜN SÖZÜ
‘CHP’de olan her şey herkesi ilgilendirir. Ben de bununla ilgili konuşma hakkımı kendimde bulurum. Çünkü CHP ideolojisi 200 yıllık bir yenilmişliğimize, geri kalmışlığımıza, 100 yılda bulabildiğimiz merhemin adıdır. CHP herhangi bir parti değildir, olmamalıdır. CHP’lilere paranın pulun, eşkıyalığın egemen olmadığı bir kurultay diliyorum.’