Paylaş
Yangın sahalarını birlikte gezdiğimiz IC yetkililerinden Abdullah Keleş Ankara’dan arayarak “Kendi sahasında fizibilitesi yapılmış 40 MW güneş santralı üreten yapıyı devreye alma kararı aldık” dedi. Santral işletici ortakları IC İçtaş Enerji ile Limak Enerji şirketlerinin her biri, ayrı ayrı 100 MW gücünde güneş enerjisi lisansı aldılar. Evet, yenilenebilir enerji kaynakları çoğaldıkça enerji arz güvenliği riski azalacak demek gerekiyor.
Yeniköy-Kemerköy kömür sahasında köylü kadınlar genç arkeologların denetiminde kazı yapıyorlar. Bu da büyük bir emek…
GELELİM YANGINA
Yolumuzu “Ören, Çökertme, Bozalan, Gökbel ve Mazı” yönüne çevirdiğimizde ise yangının zarar boyutuna ve dehşet veren yönüne tanık olduk. Üzerinden 11 ay geçmiş olmasına rağmen hâlâ bölge insanlarının yangından endişeleri devam ediyor.
Mazı köyünde yükselen dumanlar Bozalan köyüne uğramış, dağ tepe tüm alanları yakmış. Bozalan köyünde tüm köylülerin zeytinlikleri yanmış. Oradan Çökertme’ye yönelen yangın, buradaki ağaçları yakıp Akçakaya köyüne yönelmiş. Akçakaya köylüsü, aynı zamanda Yeniköy-Kemerköy Termik Santralı’nda çalışan Bülent Dönmez, ailesinin 800 adet zeytin ağacının yandığını gözyaşları içinde anlattı. Ne kadar acı bir tablo. Santral işletmecileri taşınacak zeytin ağaçlarının her türlü bakımlarının yapılarak köylülerin istedikleri sahalarına dikilmesine katkı sağlamaya hazır olduklarını söylediler. Bunun için tek sorun, zeytinlerin taşınmasına izin verecek olan yasal düzenlemenin yapılamamış olması.
Akçakaya köyünden sonra yangın iki kolda ilerleme yapmış. Kuzeyden gelen Yeniköy Termik Santralı’na doğru ilerlemiş. Güney kanadında ise Çökertme-Kemerköy arasındaki bölgeyi yakmış. Termik santral işletmecileri ve kamu kurumlarından sağlanan müdahale araçları sayesinde Türkevleri Mahallesi dahil olmak üzere birçok yazlık site yangından kurtarılmış. Kemerköy’e yönelen yangın santralın şalt sahasını yakıp Ören’e devam etmiş. Gördüğümüz manzara insanı ürküten cinsten. Sadece yukarıda saydığımız alanda yaklaşık 16 bin hektar ormanlık alan yanmış. 5.200 metreküp ağaç yok olmuş.
Orman İdaresi sahada ciddi bir çalışma başlatmış durumda. Yaklaşık 20 milyon fidan dikimi planlanıyor. Bu nedenle Orman İdaresi’nin Muğla Müdürü Yasin Yaprak ve Milas İşletme Müdürü İbrahim Çetin Akkaya’yı ve tüm ekiplerini bu çalışmalarından ötürü kutlamak gerekiyor.
Unutmadan söyleyelim; 3.100 kişinin çalıştığı maden ve santral binalarında her türlü dayanışma dikkat çekici. O gün santral emekçilerinden Sami Bostancı kalp krizi geçirip vefat etmiş. Taziye ziyaretine gittik; öğrendik ki iki oğlu Serhat ve Mustafa Bostancı da 2015 yılından beri santralda çalışıyorlar. Acılarını paylaştık, rahmet diledik.
‘EMEKLİ GÜNÜ’NDE BURUK
ATATÜRK’ün emekliye ayrıldığı 30 Haziran (1927) her yıl ‘Emekliler Günü’ olarak kutlanıyor. Kurucu liderimiz, “Bir milletin yaşlı vatandaşlarına ve emeklilerine karşı tutumu; o milletin yaşama kudretinin en önemli kıstasıdır” ifadesi ile emekli ve yaşlı yurttaşlara verdiği önemi göstermiştir. Lakin aradan geçen süreçte emekli komik aylık geliri ile günümüzde yoksulları oynamakta. 13.7 milyon emeklinin 11 milyonunu oluşturan işçi ve Bağ-Kur emeklisi, son derece düşük aylıkla yaşama mucizesi gösteriyor. Emeği ile çalışarak yıllarca ülke kalkınmasına omuz veren emekli bu konumu hiç ama hiç hak etmiyor.
Temel talepleri ne mi? En düşük emekli aylığının belirlenen yeni asgari ücret düzeyine çıkarılması, 1.100 lira olan bayram ikramiyesinin en az 2.500 lira olması, cepleri boşaltan sağlık hizmetinden yapılan kesinti ve ilaç katkı payının sonlandırılması, 2000 sonrası işçi ve esnaf emeklilerini içerecek yeni intibak yasasının ivedilikle hayata geçirilmesi, düşük aylıklarda radikal iyileştirme yapılması, aylıkları doğrultusunda yüzde 4-5 oranındaki ek ödemenin yüzde 9-10’a yükseltilmesi, bayram ikramiyelerinin yanı sıra yılda en az iki aylık tutarında ikramiye verilmesi, memur emeklilerinin yararlandığı toplu sözleşme haklarının işçi, esnaf, çiftçi, emekli dul ve yetimine de yansıtılması.
Bir vatandaş ailesiyle birlikte gönlünce dinlenmeyi ve gezmeyi hak etmiyor mu?
Şükrü KARAMAN
AFRİKALI KOMŞULARIMIZ ARTIYOR
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer sordu, Çevre ve Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum yanıtladı: “Türkiye Sudan, Nijer, Venezüela’da arazi ararken, ülkemizde yabancılar 4.088 arazi ve 64.512 mesken satın aldı. Yabancıların aynı sürede ülkemizde edindiği arazi, arsa ve tarla sayısı ise 4.089 oldu. Alışları yapanların ‘Aruba, Bermuda, Eritre, Ruanda, Vanuatu, Cibuti, Burkina’ ülkelerinden olduğu açıklandı. Arazi ve mesken alımında Çin 103 arazi, 1130 mesken, S. Arabistan 67 arazi, 615 mesken, İsrail 45 arazi, 477 mesken-dükkân, Yunanistan 34 arsa yanında 146 mesken-dükkân alımı yaptı.”
MESAJ PANOSU
DOSTLAR yeni bir dünya kuruluyor. Hadiseleri değerlendirirken asla eski alışkanlıklarınızla bakmayın. Evinizin balkonundan imkânınız ölçüsünde tarlaya mutlaka ata tohumu ile ‘çiftçilik’ yapın. Topraklarınızı satmayın. Oturduğunuz evin dışında eviniz varsa şimdi satınız.
Ramazan KURTUOĞLU
1980 dönemi öncesi hatırlarım, solcular Kadir İnanır’ı, sağcılar Cüneyt Arkın’ı severdi. Tülay KAYA
BİLİYOR MUSUNUZ?
Çiftçinin borç sarmalı
KIRKLARELİ Milletvekili Vecdi Gündoğdu’nun, Bakan Kirişci’ye “Enflasyon ve girdi maliyetlerindeki yüzde 300-500 oranlarındaki fahiş artışlar Kırklareli, Edirne ve Tekirdağ illerinde üretim yapan ayçiçeği üreticisini üretemez, toprağını ekemez hale getirmiştir. Üreticinin banka ve kooperatifler aracılığıyla kredi kullanan üretici sayısı ve kullandıkları toplam kredi miktarı ne kadardır?” diye sorduğunu...
TÜRK Eczacıları Birliği ve Eczacı Odaları tarafından yayımlanan deklarasyonda, ‘Eczacıların sorunlarının görmezden gelindiği’ vurgulanarak “Meslek onurumuzu korumak için gerekirse eczane kapatma da dahil olmak üzere kademeli eylem planımız acilen hayata geçirilecektir” denildiğini...
Paylaş